Müzik

Efsane müzisyenden geriye kalan özel bir anı : Kerim Çaplı Project – Kayıp…

Müzisyen bir aileden gelen Kerim Çaplı, Amerika’da müzik hayatına başlamış ve Jimi Hendrix gibi pek çok müzisyen ve müzik grubuyla sahneyi paylaşmıştı. The Monkees grubu da onun dönüm noktalarından birisiydi. Türkiye’ye döndüğünde ise gitar, tuşlu çalgılar ve davul üzerine pek çok sahne performansına imza atmıştı. 2004 yılında aramızdan ayrılan Çaplı’nın yayınlanmış bir solo albümü yoktu ancak anısına yapılan Blue belgeseliyle de bilinir olmuştu ki Çaplı, 1990’ların ortalarında Erekli-Tunç stüdyosunda tüm enstrümanları kendisinin çaldığı, vokalleri kendisinin yaptığı ve sekiz bestesinden oluşan bir demo albüm kaydetmişti : Kayıp…

Albüm, Alen Konakoğlu’nun mix ve mastering çalışmasıyla yayınlanır hale getirildi ve Arpej Müzik etiketiyle ilk önce CD, ardından plak olarak raflarda yerini aldı. Proje, Kerim Çaplı’nın oğlu Ahmet Çaplı imzası taşıyor. 

Albüm, İzzet Öz’ün Çaplı’yı anlattığı ve Öz’ün anlatımlarını seven dinleyiciyi gülümsetecek bir açılış konuşması ile başlıyor. İlk eser ‘Hit And Run’ Çaplı’nın klavye ve gitarıyla başlayan hareketli eserde Çaplı geri vokalleriyle de bir vokal kadrosu atmosferi yaratıyor. Elektronik ritmler de eseri canlı tutuyor. Eser, kaydın yapıldığı 1990’ların müzikalitesini de yansıtıyor ve Çaplı özellikle tiz vokallerde eserin canlılığını sürdürüyor. Ardından ‘Inside Outside’ elektronik ritmler ve klavyenin gitarla birleşimiyle başlayan eserde Çaplı’nın klavye solosu ve gitarı, geri vokalleri ile birlikte aynı canlılığı koruyarak ilerliyor. Son kısımda Çaplı’nın bası da öne çıkarak eseri tamamlıyor ve klavye-ritm uyumuyla devam ediyor. 

Sırada ‘Mainline’ var. Çaplı’nın sert gitar tınılarıyla başlayan eserde klavye ve ritmler de bu havayı destekliyor. Çaplı da geri vokalleriyle esere güzel bir müziksellik katıyor. Son kısımda Çaplı’nın klavye solosu ve elektro solosunun uyumu başarılı. Ardından, Türkçe bir eser geliyor ‘Muhtacım Sana’ klavye solo ile başlayan ve elektronik ritmlerle dengelenen eserde Çaplı eseri geri vokalleriyle de desteklerken, basıyla da eseri güçlendiriyor. 1990’ların pek çok eserinde duyduğumuz klavye tınılarını duyduğumuz eser, çoğu dinleyiciye ‘Zamanında çıkabilseydi yıllar içinde sevilen ve klasikleşen eserlerden biri olabilirdi…’ dedirtecektir. 

Albüm, ‘South City Lady’ ile devam ediyor, klavye ve ritmlerle aynı hareketli yapıyı devam ettiren eserde Çaplı gitarıyla da eseri destekliyor. Çaplı’nın yorumundaki tiyatral üslup da esere güzel bir renk katıyor. Son kısımda Çaplı’nın gitar solosu başarılı. Ardından bir enstrümantal Çaplı eseri ‘Sunrise’ ritm ve klavyenin birlikteliğine gitar da ekleniyor ve eserdeki değişimler eseri canlı kılıyor. Çaplı’nın bestelerindeki armonik zenginliğin de bir örneği oluyor. Eser, aynı şekilde 1990’ların synth rock çalışmalarının tınısını içeriyor.

Sıradaki eser ‘That’s What Love Is’ Çaplı’nın elektrosunun ön planda başladığı ve ritm ile klavyelerle dengelendiği eser, geri vokallerle de soul bir tını içeriyor. Orta kısımda Çaplı’nın elektro solosu albümün en sevilen sololarından biri olacaktır. Ardından albümün diğer Türkçe eseri ’Kim Kurtarır Canımızı’ Çaplı’nın klavyesi ve davuluna sert gitar tınılarının eklenmesiyle başlayan eser sözlerindeki ironiyle de dikkat çekiyor. Son kısımda Çaplı’nın elektro solosu başarılı. 

Son eser ise özel bir çalışma, ‘Muhtacım Sana’nın, teknolojinin imkanları ile oluşturulan bir ‘baba-oğul’ düeti versiyonu (feat. Ahmet Çaplı); İskender Paydaş’ın düzenlediği yeni altyapıda İskender Paydaş’ın klavye ve davulu ön planda başlıyor. İlk olarak Kerim Çaplı’nın vokaliyle başlayan esere Ahmet Çaplı’nın vokali ekleniyor. Gür Akad’ın elektro solosunun yer yer öne çıktığı eserde Akın Eldes de gitarıyla eseri destekliyor. Zafer Şanlı ve Taner Öngür’ün bası eseri güçlendiriyor. Paydaş’ın başarılı düzenlemesi ve Kerim Çaplı’nın vokalinin altyapıya aynı başarıyla uygulanması ve Ahmet Çaplı’nın da uyumlu vokaliyle birlikte eserin bu versiyonu da dikkat çekecektir; son kısımda Akad’ın elektro solosu başarılı. Eserin kayıt-mix-mastering çalışması da Konakoğlu imzası taşıyor.

Albümün CD kartonetinde Ahmet Çaplı’nın yanı sıra, Kerim Çaplı ile yolu kesişen pek çok değerli müzisyenin görüşlerine de yer verilmiş; aynı zamanda Kerim Çaplı’nın da müzik üzerine söylediği sözler yer alıyor.

Albüm, aramızdan ayrılalı 15 yıl olan efsane müzisyen Kerim Çaplı’dan geriye kalan özel bir anı olarak, arşivlerde yer almayı hak ediyor.