Erol Evgin… 1970’lerden beri çoğu eseri “ilk kendi yorumuyla” sunabilmiş ve bu bağlamda hem Çiğdem Talu & Melih Kibar ile müziksel ortaklığını zaman içinde kendi besteciliği ve 1990’larla birlikte Dr. Selma Çuhacı ile yaptığı müziksel ortaklığıyla bugünlere duayen bir sanatçı olarak aktif kalabilen Evgin, iki albümlük “Altın Düetler” ile de, hem ilk söylediği şarkıların unutulmadığının hem de yorumunu kattığı şarkıların zamanla onunla özdeşleştiğinin bir kanıtı olmuştu. Şimdi ise Evgin’i, müzikte profesyonelleştiği dönemden günümüze kadar gelen besteleri yorumladığı akustik bir seçki-albüm ile dinliyoruz : Sevdiklerim (Akustik)…
Universal Müzik Türkiye / Erol Evgin Prodüksiyon ortak yapımı olan albümün müzik direktörlüğü ve düzenlemeleri, Evgin’in yıllardır uyumlu bir müziksel ortaklığa imza attığı Firuz İsmailov’a aitken, Stüdyo Arı’da yapılan albümün kaydı Meriç Memikoğlu, mix-mastering aşaması ise Arıkan Sırakaya imzası taşıyor.
Albüm, art arda üç Sezen Aksu eseri ile başlıyor. İlk önce, Aşkın Nur Yengi başta olmak üzere çeşitli yorumlarıyla bildiğimiz “Yazık” geliyor. İsmailov’un klavyesinin akordeon tınısıyla başlayan ve Emir Özoğlu’nun davulunun Özcan Yılmaz’ın kemanıyla dengelenerek ilerlediği eserde Ezgi Gürbüz’ün vokali de İsmailov’un piyanosu ile birlikte eserin duygusunu destekliyor. Zafer Şanlı’nın bası da eseri tamamlıyor. Ardından, Evgin’in aktif olarak müzik yaptığı dönemlerin bir diğer klasiği “Kaybolan Yıllar” geliyor. Keman-davul-piyano uyumuna Fulya Akgün’ün elektrosu da ara ara öne çıkarak dahil olurken Gürbüz de geri vokaliyle eseri canlı tutuyor. Sırada, Aksu’nun 1980’lerden bir eseri “El Gibi” var. İsmailov’un klavyeleri ve davul-elektro-piyano-bas uyumuyla başlayan eserde keman öne çıkarken klavyeler esere 1980’ler tınıları katıyor. Evgin de yer yer tiyatral vokaliyle Gürbüz’ün geri vokaliyle dengelenerek eserin duygusunu destekliyor.
Sırada, 2010’lardan iki eser var; ilk olarak Model’den dinlediğimiz Can Temiz eseri “Bir Pazar Kahvaltısı” İsmailov’un klavyeleriyle başlayan eserde davul-bas uyumu da eseri hareketlendiriyor. Gürbüz de vokaliyle eseri canlı tutuyor. Ardından söz yazarı olan Sıla’dan dinlediğimiz Fatih Ahıskalı bestesi “Yan Benimle” geliyor. Akgün’ün elektro ve akustik gitarlarının yer yer alaturka keman ve davul-bas ile uyumuyla dengelenen eserde davul esere reggae tınılar katıyor.
Albüm, bir “oğul Evgin” eseri; Murat Evgin eseri “Mektup” ile devam ediyor. (Murat Evgin, Twitter sayfasında “Mektup”un, babasının 1998’den beri seslendirdiği 16. Bestesi olduğunu yazmıştı.) Klavye-keman uyumuyla başlayan eserde davul-keman uyumu eserin duygusunu gitar-bas ile destekliyor. Gürbüz de vokaliyle eseri tamamlıyor.
Sırada, Evgin’in “altın dönemi” olan 1970’lerden iki eser geliyor. İlk önce, Evgin’in de Selmi Andak eseri “Geli Geliver”i yorumlayarak katıldığı 1. Topluiğne Beste Yarışması’nın birincisi; Esmeray yorumu ve eşi Şemi Diriker bestesi “Unutama Beni” geliyor. Kemanın önde olduğu eserde davul-piyano-gitar uyumu eseri destekliyor. Ardından, 1980’lerde müzikaller ve programlar vesilesiyle bir arada olduğu Nükhet Duru’nun unutulmaz yorumlarından; Mehmet Teoman sözlerine Cenk Taşkan bestesi “Beni Benimle Bırak” geliyor. Klavye ile başlayan eserde davul-gitar-bas uyumu da eseri güçlendiriyor. Nakaratta Gürbüz de vokaliyle eseri tamamlıyor.
Son eser ise yeni bir eser, Evgin’in birlikte pek çok şarkıya imza attığı Dr. Selma Çuhacı sözlerine bestelediği “Vedasız Aşklar” oluyor. Keman-piyano ve klavyenin akordeon tınısının gitar-davul uyumuyla dengelenip hareketlendirdiği eserde Gürbüz da vokaliyle eseri destekliyor. Evgin’in sevilen eserlerinin arasına kısa sürede yerleşecektir.
Evgin, müziğe başladığı yıllardan bugüne gelen şarkılardan bir seçkiye yeni bir şarkı ekleyip akustik tınılarla yorumlayarak (İsmailov’un yönetimindeki orkestra, eserleri devleştiriyor) halen müzik dünyasında başarıyla var olmaya devam edeceğini bir kez daha kanıtlıyor; bu bağlamda yine arşivlerde yer almayı hak edecek başarılı bir albüme imza atıyor.
Yorum Ekle