Müzik

Hayata dair pek çok şeyi içtenlikle anlatan Çimen’in müziği, yeni yorumlar ile taze kalmaya devam ediyor : Mazlum Çimen – Benim İçin Söylenenler…

Mazlum Çimen, ilk önce babası Nesimi Çimen’den öğrendiği müziksel altyapı ile başlayan, konservatuvar yıllarında başlangıçta keman sonra da bale ile devam ederek pek çok sevilen çalışmada; hatta sinemada bile yer alan ve nihayetinde 1990’lar ile birlikte albümlerini de yayınlamaya başlamasıyla, film müzikleri yapmasıyla gelişen; son olarak müziğin prodüksiyon alanına da geçerek pek çok yeni ismi kazandıran; saydığımız tüm bu alanlarda başarısını kanıtlamaya devam eden çeşitli bir sanatsal kimlik olarak yolculuğuna devam ederken, yıllar içinde hem kendi söylediği hem de diğer sanatçılardan duyduğumuz eserlerini; babası Nesimi Çimen’in bir bestesinin açılışını yaptığı, yeni yorumlarla bir konsept albüm haline getirdi: Benim İçin Söylenenler…

Çimen’in sahibi olduğu Çimen’s Yapım etiketiyle yayınlanan iki CD’lik albümün süpervizörlüğü, Çimen’in oğlu Saki Çimen’e, genel koordinatörlüğü ise Mustafa Kınış’a ait. 

Albüm, Çimen’in 1995 yapımı “Çimen Türküleri” albümünden art arda iki eserin yeni yorumlarıyla açılıyor. İlk önce Yıldız Tilbe yorumuyla Meluli dizelerine (Karaca Hüseyin Erbil) baba Nesimi Çimen eseri “Yavaş Yavaş”  Nesimi Çimen’in bağlamasının kaydıyla açılıyor ve Mazlum Çimen de bağlama, cura ve şelpesiyle babasının tınısını günümüzde devam ettirerek esere başlıyor. Mehmet Akatay’ın perküsyonları ve Eylem Pelit’in bası da yer yer öne çıkarak eseri dengeliyor. Ardından, Çimen’in Cahit Sıtkı Tarancı dizelerine bestelediği “İstanbullum” Soner Sarıkabadayı yorumuyla geliyor. Ali Yılmaz’ın bağlama solosuyla başlayan eserde Erdem Sökmen’in gitarı da ekleniyor; eserde akustik bir anlayış hakim.

Sırada, Çimen’in Can Yücel’in şiirine bestelediği, Edip Akbayram’ın “İlk Günkü Gibi” albümünde, Çimen’in ise “Lal Figan” albümünde seslendirdiği “Ben Hayatta En Çok Babamı Sevdim” Orçun Sünear yorumu ve Albert Luza düzenlemesiyle geliyor. Barış Doğukan Yazıcı’nın trompeti ve Taşkın Akarsu’nun trombonunun önde başladığı ve perküsyonların reggae tınılar kattığı eserde Cantekin Kafalı’nın gitarı ve bası da eseri canlı tutuyor ve reggae havayı destekliyor. Luza da piyano ve klavyesiyle eseri tamamlıyor. Sondaki şiir kısmı da üflemelilerle başarılı bir uyum yakalıyor. Albümden dikkat çeken bir yorum-düzenleme oluyor. Ardından, “Çimen Türküleri” albümüyle bilinen ve bu sefer Mazlum Çimen’in Meluli dizelerine bestelediği bir eser “Dilber” Halil Sezai yorumuyla, Saki Çimen & Sezai ortak düzenlemesiyle geliyor. Saki Çimen’in synth-klavye fonu ve Sezai’nin geri vokalleri ile dengelenerek başlayan eserde Saki Çimen’in piyanosu da elektronik ritmlerle öne çıkarak Uğurcan Sesler’in çellosuyla birlikte güçleniyor. Orta kısımda Sesler’in çello solosu başarılı ve Sezai de geri vokalleriyle eserin duygulu yapısını tamamlıyor.

Sıradaki eser, Doğan Duru yorumu-düzenlemesiyle, Çimen’in Emekçi dizelerine bestelediği ve 2002 yapımı albümüne ismini verdiği “Feryad-ı İsyanım” oluyor. Duru’nun klavye fon ve klavye solosunun uyumuyla başlayan eserde, orta kısma doğru elektronik ritm ve gitar da eseri destekliyor ve orta kısımda Duru geri vokaliyle de eseri güçlendiriyor. Son kısımdaki elektronik ritmler ve klavye solo esere yer yer 1980’ler tınıları katıyor. Albümdeki başarılı düzenlemelerden biri. Ardından, Çimen’in 2006 yapımı “Buluşmalar” albümünde seslendirdiği, Meçhuli (Hasan Öztürk) dizelerine bestelediği “Cahil Nadanla” Hayko Cepkin yorumuyla geliyor. Cepkin’in klavyesi ve elektronikleriyle başlayan eserde Necati Karadayı’nın bağlaması yer yer öne çıkarak klavye-ritm ile dengeleniyor ve Cepkin de geri vokalleriyle eseri güçlendiriyor. Orta kısımda bağlama solo ve Cepkin’in elektronikleri esere 1980’ler tınıları katıyor.

Albüm, “Çimen Türküleri”nden bir başka eserle, Çimen’in Ali Rıza Töriyen dizelerine bestelediği “Değil Misin”in Jehan Barbur yorumu ve Saki Çimen düzenlemesiyle devam ediyor. Kafalı’nın akustik gitarı ve Saki Çimen’in klavye-piyano-synth uyumuyla başlayan ve Kafalı’nın basının da desteklediği eserde Barbur da çift ses vokaliyle eserin duygusunu destekliyor. Kafalı’nın kopuzu da yer yer öne çıkıyor. Sırada, “Buluşmalar”dan bir başka Çimen eseri, Çimen’in aynı zamanda yapımcılığını üstlendiği Edip Bülbül yorumu-düzenlemesiyle geliyor “Sokağın Tavanı Kadar” Bülbül’ün geri vokali ve bağlama fonuyla başlayan eserde Bülbül çift ses vokaliyle de eseri güçlendiriyor. Bülbül’ün bağlamalarının uyumu ve Ahmet Gökhan Coşkun’un basıyla ilerleyen eserde Fedai Tayyar’ın klavyesi de yer yer öne çıkıyor.

İlk CD’nin son eseri, Çimen’in Levent Güner ile 1991’de kaydettiği “Eski Bir Sevda” albümünde, ve 1992’de Banu’nun “Gider Olduk” albümünde yer alan, Sabahattin Ali dizelerine Çimen bestesi “İstek” Suavi yorumu ve Mehmethan Dişbudak düzenlemesi oluyor. (Dijital platformlarda -Banu’nun yorumundaki gibi “Yanıyor Beynimin Kanı” olarak geçiyor) Volkan Kaplan’ın bağlaması ve Eyüp Hamiş’in neyinin öne çıktığı, Timur Atasever’in çellosunun da desteklediği eserde Dişbudak’ın ritmleri ve akustik gitarı da bağlama-ney uyumuyla dengeleniyor. Suavi’nin çift ses vokali başarılı. Dişbudak’ın bası da eseri tamamlıyor.

İkinci CD, hem Çimen’in hayatının hem de Türk Halk Müziği’nin büyük kaybı olan babası Nesimi Çimen’e ağıtı olan ve ilk olarak “Çimen Türküleri”nde seslendirdiği eseri “Sen Benden Gittin Gideli”nin Feride Hilal Akın yorumu; Paix (Barış Korkmaz) ve Gus’un ortak düzenlemesiyle açılıyor. Klavye solo ve plak çıtırtılarıyla başlayan eserde Onur Özçelik’in perdesiz gitar solosu öne çıkıyor. Basın da desteklediği eserde orta kısımda elektronik ritmler ve çift ses vokal de dahil olarak geri vokallerle esere güncel bir anlayış katıyor. Son kısımda Özçelik’in perdesiz gitar solosu başarılı. Bir eserin günümüz tınılarına da başarıyla uyarlanabileceğine güzel bir örnek oluyor. Ardından, Çimen’in Metin Altıok şiirinden bestelediği ve “Metin Altıok Şiirlerinden Şarkılar” albümünde seslendirdiği “Kuşlu Gazel”in Teoman yorumu ve Safa Hendem düzenlemesi geliyor. Hendem’in gitar ve basının Mehmet Cem Ünal’ın piyanosuyla dengelenerek başladığı eserde orta kısma doğru klavye-elektronikler ve İstanbul Strings’in yaylıları öne çıkıyor. Son kısımda klavye fon ve yaylıların uyumu eseri senfonik bir tınıya getiriyor.

Sırada, “Çimen Türküleri”nden bir Çimen eserinin Çamur grubu yorumu var “Sev Beni Beni” Çağatay Kadı düzenlemesi olan ve Çimen’in “Çimen Türküleri”ndeki yorumundan alınan kesitle-klavye soloyla başlayan eserde Kadı’ın rock tınılar katan elektrosu ve Kutay Özcan’ın bağlamalarının dengelendiği eserde Erkal Öztürk’ün davulu ve Barış Cem Songur’un perküsyonu klavyeyle dengeleniyor. Murat Ak’ın çift ses vokali de başarılı ve Güngör Uçuk’un bası da yer yer öne çıkan klavye ile eseri tamamlıyor. Ardından Çimen’in Lal Figan albümünde ve (Saki Çimen ile) Hanımın Çiftliği’nde yer alan eseri “Çıksam Issız Dağlara”nın Ender Balkır yorumu ve Önder Meral düzenlemesi geliyor. Gitar ve Şenol Arkun’un çellosunun Emre Sınanmış’ın duduğuyla dengelenmesiyle başlayan eserde bas da yer yer öne çıkıyor, orta kısma doğru Yaşar Erdoğan’ın perküsyonu da Balkır’ın çift ses vokaliyle dengeleniyor. Orta kısımda çello-duduk uyumu başarılı.

Albüm, “Buluşmalar” albümüyle bildiğimiz art arda iki Çimen eseriyle devam ediyor. İlk önce  “Bukağı” Haluk Levent yorumu ve Yıldıray Gürgen & Özer Bakkaloğlu düzenlemesiyle geliyor; Bakkaloğlu’nıun gitarının klavye ve klavye fon ile dengelenerek başladığı eserde Bakkaloğlu’nun bası da eserin akustik tınısını destekliyor, orta kısma doğru elektronik davul da eserin duygusunu destekleyerek dahil oluyor. “Başımın Belası” ise Eylem Aktaş yorumu ve Uğur Ateş düzenlemesiyle geliyor. Ezgi Kaki’nin obuası ve klavye fon ile başlayan, Aktaş’ın vokaliyle dengelenen eserde Ömer Aslan’ın perküsyonu ve Cem Şengül’ün gitarı da dahil olarak eserin duygusunu destekliyor. Onur Kamer’in bası da eseri tamamlıyor.

Son üç eserden ikisi, “Lal Figan” albümünden. İlk önce, Yasemin Göksu Demir sözlerine Çimen bestesi “Gel Gönül” Emre Sertkaya yorumu-düzenlemesiyle geliyor. Gitar solo ve Sertkaya’nın vokaliyle akustik bir anlayışın hakim olduğu eserde Sertkaya’nın tiz vokalleri-çift ses vokalleri başarılı. Ardından Çimen’in Meluli’den bestelediği bir başka eser “Bugün Nalanı Efkarım” Barabar grubundan geliyor. Fırat İkisivri düzenlemesi olan. İkisivri’nin akustik gitarı ve Özgür Taş’ın davuluyla başlayan eserde Serkan Polat, Serkan Keskin ve İkisivri’nin vokal uyumu eseri canlı tutuyor. İkisivri’nin cura ve bağlaması da eseri destekliyor ve Polat’ın perküsyonuyla dengeleniyor. İkisivri’nin elektrosu ve Keskin’in bası eseri tamamlıyor. Son eser ise 2001 yapımı “Çimen Sesleri“nde yer alan Zuhal Olcay sözlerine Çimen bestesi “Kaçak Korku” ve albümde de sözlerin sahibi Zuhal Olcay seslendiriyor. Eylem Pelit düzenlemesi olan Volkan Öktem’in davulunun İstanbul Strings’in yaylılarıyla dengelendiği eserde Çağdaş Oruç’un soprano saksafonu ve Ercüment Orkut’un klavyesi, Pelit’in basıyla birlikte uyumlu bir şekilde caz tınılar katarak ilerliyor.

Albüm, pek çok müzik türünden sanatçı veya grubu br araya getirirken, hayata dair pek çok şeyi içtenlikle anlatan Çimen’in müziği, yeni yorumlar ile taze kalmaya devam ediyor; bu bağlamda kendi alanında yılın başarılı çalışmalarından biri oluyor.