Son dönemde dinleyicilerle buluşan ilk teklilerden biri, yaşamını Almanya’da sürdüren ve zaman içinde içindeki müzik tutkusu ile kendi şarkılarını yapmaya başlayan Özlem Ballı’nın Dinç Müzik Yapım etiketiyle dinleyicilerle buluşturduğu kendi eseri “Yanar Döner” oldu. Ballı ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle Yanar Döner’e kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız?
-En büyük hayalimdi bir gün söz yazarı ve bestekar olarak tanınmak. Bu sebeple hiç yazmaktan vazgeçmedim. Müzikten uzak durmamak adına üretime odaklandım her zaman.
Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve Yanar Döner’in oluşumu nasıl gelişti?Düzenlemenizi üstlenen Burhan Kafadar ile yollarınız nasıl kesişti?
-Almanya’da müzikal ve teknik anlamda kendini çok iyi geliştirmiş aranjörlerden bir tanesidir Burhan Kafadar. Kendisiyle sosyal medya aracılığı ile tanıştık. “Yanar Döner”in düzenlenmesinde yer alması çok isabetli bir karardı, çok keyifli bir çalışmaydı. Kendisine tekrar teşekkür ederim. Son 2 yılda askıya aldığım ve mutlaka sunmam gerektiğini düşündüğüm eserlerimden bir tanesiydi. “Yanar Döner” tamamen yaşadığım duygulardan ve hislerimden oluşmuştur.
Dinç Müzik Yapım ile yollarınız nasıl kesişti?
-Bir arkadaşımın tavsiyesi üzeriyle tanıştım. Kendisine ve Dinç Müzik yapımcı şirketine candan teşekkür ediyorum.
Yanar Döner ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Beklediğimden çok daha olumlu ve güzel tepkiler aldım. “Yanar Döner” ile dinleyicilerimize dokunabilmenin sevincini yaşıyorum. Bu gururu ve mutluluğu anlatmak zor.
Ayrıca teklinizin klibini yöneten Ömer Pekyürek ile yollarınız nasıl kesişti? Klibin oluşumu nasıl gelişti ve klip ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Ömer Pekyürek ile 2017 yılında kardeşim Ümit Ballı’nın yer aldığı “Kemal Sunal Fon Müzikleri” adlı klip çalışmasında tanıştık. İşini titizlikle yapan bir yönetmendir. Gelen olumlu tepkilerden çalışmanın başarılı oluşunun sevincini yaşıyorum. Kendisinin emeği çok büyük, çok teşekkür ediyorum.
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
-Belli bir tarz hedeflemedim hiç. Sözlerin ardından yapmış olduğum müziğin sonunda tarzıda çıkıyor ortaya. Duyguyla da alakalı. Ben hayatta bazı şeylerin de eğitimle değil duyguyla alakalı olduğuna inanıyorum. Genellikle aşk hikayelerinden oluşan eserlerimin daha çok gençlere hitap etmesini istediğimden, Pop-Alaturka tarzı diyebilirim.
Yanar Döner’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-Tabii ki. Hazırda olan eserlerimden tekrar elemelerin sonunda 2. teklinin üzerinde yoğun bir tempoyla çalışmalar için kolları sıvadım.
Özlem Ballı’ya bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Yanar Döner”i tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Yorum Ekle