Müzik

Kırılan tüm kalplere bir merhem niteliğinde : Kalben – Kalp Hanım…

Kalben ilk solo albümünü çıkarttığından bu yana dört yıl geçti ve hem ilk albüm hem de 2017 sonunda yayınladığı “Sonsuza Kadar” albümüyle birlikte sağlam bir kitleyi de kazanmaya devam etti. Bu arada pek çok düet ve proje albümde yer almasıyla da dikkat çeken Kalben’i en son 2019 yazında çıkan “Aşk Çeşmesi” EP’siyle ve 2020’nin art arda getirdiği iki proje albüm (Nükhet Duru – Hikayesi Var, Murathan Mungan – 2020 Model) ile dinlemiştik. Şimdi ise Kalben’i, “Aşk Çeşmesi”nde yer alan bir eserin isim olduğu Garaj Müzik etiketli üçüncü albümüyle dinliyoruz : “Kalp Hanım”…

Genco Arı’nın düzenlemelerini üstlendiği albümde Mete Özgencil eseri “Bende Kal” haricindeki tüm eserler Kalben imzası taşıyor. Kalben ayrıca gitarıyla da eserlere dokunuyor.

Albüm, “Yankılar” ile açılıyor. Arı’nın klavye fonu ve elektrosunun önde başladığı ve Sercan Halili’nin klasik kemençesiyle dengelendiği eserde Arı’nın piyanosu da kemençe ve Nar Çiçekleri String Section’un yaylıları ile dengeleniyor ve Kalben’in geri vokalleriyle tamamlanıyor. Eser, bir önceki albüme ismini veren “Sonsuza Kadar”a gönderme yapan sözleriyle de bir yolculuğun devamının ilk durağı niteliğinde ilerliyor.Ardından “Avrupa Var, Amerika Var” elektro gitar ve akılda kalıcı olan, hip-hop’a göz kırpan klavye fon ile ilerleyen eserde elektronik ritmler de yer yer öne çıkıyor. Yaylının da desteklediği eserde Halil İbrahim Işık’ın trompeti de eseri canlı tutuyor. Arı’nın bası ve efektleri de eseri tamamlıyor.

Sırada, “Son Bir Gece” Arı’nın klavye ve ritmleriyle başlayan eserde Arı’nın davul ve elektrosu da çello ile dengeleniyor. Elektronun sert tınısı eserin duygusunu klavye ile birlikte dengeliyor. Ardından “Leyla’nın İzleri” Arı’nın elektroniklerinin Metehan Köseoğlu’nun gitar fonuyla dengelendiği eserde Ömer Arslan’ın perküsyonu da elektro fon ile ilerliyor. Yaylı ve elektronik ritmlerin uyumu da eseri canlı tutuyor ve geri vokallerle dengeleniyor. Son kısımda yaylı-gitar-davul uyumu başarılı. Kalben’in kendine özgü söz yapısıyla da dikkat çekiyor.

Sıradaki eser, “Kasımpatılar” tam bir 80’ler disko ritminde başlayan (ve bu bağlamda “Çek”in ritmik yapısını hatırlatan) eserde gitarların ve basın klavye fon ile uyumu, ritmlerle dengelerek ilerliyor. Orta kısma doğru Köseoğlu’nun gitarları öne çıkıyor. Orta kısım geri vokallerle canlı kalarak akılda kalıyor. Albümün öne çıkan başarılı eserlerinden biri.

Albüm, bir Mete Özgencil eseri “Bende Kal” ile devam ediyor. Arı’nın elektronik ritm ve klavye fonuyla başlayan ve bir önceki eserin disko tınısını devam ettiren eserde orta kısma doğru Kalben’in çift ses vokali de bu canlı havayı destekliyor. Özgencil’in kendine özgü eser üslubunu koruduğu yeni bir başarılı eser oluyor. Ardından “Seni Özlerim” Arı’nın çan tınısındaki elektronikleriyle başlayan eserde klavye fon akılda kalıyor ve o hip-hop’a göz kırpan üslubu koruyor. Kalben’in tiyatral vokali de eseri canlı tutuyor. Fonda Halil İbrahim Işık da trompetiyle kısa bir kesitle yer alıyor. Albümden dikkat çeken bir başka eser.

Sırada, “Gezegen” Arı’nın piyanosu eşliğinde akustik bir yoruma sahip olan eser, Kalben’in duygulu eserlerini sevenlerin beğenisini kazanacaktır. Ardından “Son Adalar” gitar ile akustik bir tınıda başlayan eserde Arı’nın klavye fonu da akustik yapıyı destekliyor. Yaylıların ve klavyenin uyumu yer yer öne çıkıyor. Orta kısma doğru davul ve elektro da eserin duygusunu destekliyor ve son kısma doğru da yaylılar ve Hasan Gözetlik’in trombon fonu eseri tamamlıyor.

Son iki eserden ilki; Umut Çetin ile düet “Çiçekçi” Arı’nın piyano ve elektronik fonuyla başlayan eserde orta kısımda Hasan Gözetlik’in trombon solosu başarılı ve Umut Çetin de vokaliyle dahil oluyor. değişken müziksel yapısıyla dikkat çeken eser de Kalben ve Çetin uyumlu bir düet performansına imza atıyor. Son eser ise (ilk olarak “Aşk Çeşmesi EP’sinde yer alan) “Kalp Hanım”ın (albüm için yeniden kaydedilen) akustik versiyonu oluyor (bu bağlamda albümde sadece akustik versiyon yer alıyor) Kalben’in gitarıyla Arı’nın piyanosunun ve basının uyumuyla ilerleyen eserde Kalben, ilk versiyondaki orkestrasyonun aksine vokalini daha öne koyuyor ve bu bağlamda esere farklı bir duygu katıyor. Son kısımdaki konuşma da sanki bir konser havası vererek albümü sonlandırıyor.

Kalben, zaman içinde kendi müzikselliğini hem şiirsel hem de akılda kalıcı sololarla ve Arı’nın bu şiirsel havayı koruyan orkestrasyonlarıyla destekleyerek “Kırılan tüm kalplere bir merhem niteliğinde” başarılı bir üçüncü albüme imza atıyor.