Müzik

Koloğlu’nun başarılı besteciliğine bir ilk albümle dokunuş : Sina Koloğlu – Geceden Sabaha…

Sina Koloğlu denilince insanların aklına ilk önce Bulutsuzluk Özlemi’nin klavyecisi olmasının yanı sıra tabi ki Reyting Canavarı köşesi geliyor. Koloğlu, zaman içinde belgesel ve program müziklerine de imza attı ve şimdi ise Koloğlu’nu, 9 enstrümantal bestesinin oluşturduğu DokuzSekiz Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluşan ilk albümüyle dinliyoruz : Geceden Sabaha…

Albümün müzik direktörlüğü ve düzenlemeleri Durul Varol imzası taşırken Deu Gsf Kayıt Stüdyosu’nda kaydedilen kayıtların mix ve mastering çalışmaları Alp Varol imzası taşıyor.

Albüm, “Kar Çiçeği” ile açılıyor. Varol’un piyanosu ve Fatih Kaya’nın trompetinin birlikte başladığı eserde trompet öne çıkıyor. Orçun Aktaşlı’nın akustik davulunun desteklediği eserde orta kısımda Gülten Yeğin’in klasik kemençe solosu başarılı. Son kısımda Akın Eldes’in elektrosu öne çıkarak esere rock tınıları katıyor. Demirhan Baylan’ın bası ve Varol’un hammond-synth eşliği eseri tamamlıyor. Ardından, “Bozkırın Atları” Varol’un klavyesi ve elektronik perküsyonlarının uyumuyla başlayan ve perküsyonların hareketlendirdiği eserde Yavuz Akalın’ın neyi öne çıkıyor. Çağdaş Yaylı Grubu’nun yaylıları da destekliyor ve klavye-brasslar da eseri güçlendiriyor, orta kısımda Varol’un elektro solosu başarılı ve Varol basıyla eseri tamamlıyor.

Sırada, “Palmira” var. Elektronik eklemelerle başlayan eserde Varol’un elektro-synth uyumu, Akalın’ın neyiyle birlikte öne çıkıyor ve Baylan’ın bası da eserin heyecanlı yapısını destekliyor. Aktaşlı’nın akustik davuluyla birlikte klavye-yaylılar da dahil olarak ney ile dengeleniyor. Orta kısımda klavye fon ile davul neyi öne çıkarıyor. Ardından, albüme ismini veren “Geceden Sabaha” klavye fon ve Varol’un elektro-synth uyumuna kemençenin eklenmesiyle başlayan eserde elektronik ritmler de öne çıkıyor. Özden’in akustik-elektrik gitarları da eseri desteklerken orta kısımda Aktaşlı’nın davulu dahil oluyor ve son kısma doğru Gökçen Güngördü’nün keman solosu başarılı. Son kısımda Dorukhan Yaldız’ın Chapman Stick eşliği de eseri tamamlıyor. Yer yer deneysel bir eser denilebilir.

Sıradaki eser “Romantik” Özden’in elektrosunun öne çıktığı ve Varol’un piyanosuyla dengelendiği eserde Baylan’ın perdesiz bası ve Aktaşlı’nın akustik davulu da eseri güçlendiriyor. Ney de eseri destekliyor Varol’un synth-hammond tınıları da eseri tamamlıyor,. Ardından “Öksüz” plak çıtırtıları ve Varol’un synth tınılarıyla başlayan eserde Varol’un elektrosu davul ile dengelenirken Koloğlu’nun Hammond solosu öne çıkıyor. Orta kısımda Varol’un piyanosu öne çıkıyor ve Varol’un synth fonu eseri tamamlıyor.

Albüm, “Kına” ile devam ediyor. Gürhan Yüksel’in bağlamasıyla başlayan eserde Varol’un klavye fon da bağlamayı destekliyor. Yüksel’in curası da Gürkan Özkan’ın tablasıyla dengeleniyor. Varol’un piyanosu orta kısma doğru öne çıkıyor. Son kısımda ise elektronikler ve Aktaşlı’nın davulu öne çıkarken Varol’un ve Özden’in elektroları eseri güçlendiriyor. Varol’un synth fonu ve Baylan’ın bası eseri destekliyor. Son kısımda ise Çağdaş Yaylı Grubu’nun yaylıları ve synth uyumu eseri farklı bir tınıya getiriyor, bu bağlamda yine deneysel bir çalışma olduğu söylenebilir. Ardından “Rüyadan Uyanış” Çağdaş Yaylı Grubu’nun yaylıları ve Koloğlu’nun harpsichordunun uyumuyla başlayan eserde Koloğlu’nun synth tınıları da yaylılarla dengeleniyor. Son kısımda Koloğlu piyano solosuyla öne çıkıyor ve harpsichord ile uyumlu ilerliyor, yaylıların da eklenmesiyle eser tamamlanıyor. Albümün dikkat çeken çalışmalarından biri.

Son iki eserden ilki “YNSN” Varol’un elektro-synth uyumu ve davul-bas uyumunun devam ettiği eserde Kaya’nın trompeti ve bas-synth dengesi başarılı. Synth tınıları esere yer yer 1980’ler tınıları katıyor. Son kısımda ise Eldes’in elektro solosu başarılı. Son eser ise “Distopya” Koloğlu’nun piyanosuyla başlayan eserde Çağdaş Yaylı Grubu’nun yaylıları piyano ile dengeleniyor ve bir davul atağı-ritm de dengeliyor ve üflemeli uyumu da eseri güçlendiriyor. Son kısımda yaylı-piyano ve klavye-obua birlikteliği ritmlerle eseri tamamlıyor.

Albüm, hem başarılı bir müzisyen kadrosunu bir araya getirmesiyle (ve tabi Bulutsuzluk Özlemi’nden arkadaşları Akın Eldes ile Demirhan Baylan’ı unutmadan) hem de Durul Varol’un düzenlemedeki yetkinliğiyle, Koloğlu’nun başarılı besteciliğine bir “ilk” albümle dokunuş niteliği taşıyarak arşivlerde yer almayı hak ediyor.