Mini-Röportajlar serisi, bir önceki çalışmalarında (tekli / EP / albüm) röportaj yaptığım isimlerle yeni çalışmalarını konuştuğum bir röportaj serisi olarak haftanın belli günlerinde devam edecek.
Mini-Röportajlar serimizin on beşinci konukları; Grena, Cihangül ve Pınar Güzel oldu.
Grena, kendi eseri ve düzenlemesi dördüncü teklisi “Oyun”u BBI Music Co. etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu.
Oyun’un oluşum süreci nasıl gelişti? Bu bağlamda BBI Music Co. ile yollarınız nasıl kesişti?
-Oyun teklisinin oluşumu, 17 günlük kapanma ile gelen evde kalma sürecinde tekrar tekrar üzerinden geçerek gerçekleşti. Dualitenin yanıltıcı olduğunu düşündüğüm o sıralarda, hem değişim arıyordum hem de durgunluk. Bu süreçte BBI Music Co. Şirketinden Cihad (Satıroğlu) ağabey ile zaten etkileşimdeydik. Çalışmalarını uzun süredir takip ediyordum ve birlikte bir projeye başlamak istiyordum. Cihad abinin bana “Emre neden vocoder (robotik vokal) denemiyorsun?” demesi ile uzun zamandır içimde kalmış ama cesaret edemediğim vokal anlayışına giriş yapmış oldum. Şarkı son bir vocoder dokunuşuyla bu hali almış oldu. Sözlerine gelecek olursak, ilk defa bir şarkıyı vokal üzerine kurdum. Aslında ilk olarak bir şiir halinde var olan “Oyun” teklisi bu yüzdendir ki nakarata sahip değil sadece müziksel açıdan daha güzel bir etki bıraktığı için tekrarlanmış kısımlara sahip. Sözlerde ikiliklerden kaçan bir insanın intihar ile yaşam arasındaki ikilikte yeniden ona maruz kalması ve reddetmesinden bahsediyor.
Oyun ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Oyun çıktığından bu yana şarkıyla ilgili bana söylenen her şey çok güzeldi, düzenleme ve prodüksiyon anlayışım çevremdeki dinleyiciler ve diğer herkes için daha anlaşılır bir hal almış oldu. “Bir şarkı yayınlandıktan sonra kendi kendini var eder!” diye düşünüyorum. Bu bağlamda çevremden gelen benim bile fark etmediğim özgün fikirler Oyun şarkısının varoluşunu çok iyi etkiledi.
Oyun’dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-Oyun şarkısından sonra benim bile düşündükçe heyecanlandığım çok güzel projelerim var. Bir EP de diyebilirim, bir albüm de diyebilirim. Biraz kaçamak bir cevap verip yolculuğumda anlatamadığım her şeyi müzikle anlatmaya karar verdiğimde hepsi bir şarkıya dönüşecek ve Grena da bunları temsil eden bestelerin üreticisi olacak. Dediğim gibi ben de büyük bir heyecanla başka projeleri bekliyorum.
Cihangül, Beyza Durmaz eseri, Fırat Özbaylar düzenlemesi ikinci teklisi “Yoruldum”u Mahzen Media etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu.
Yoruldum’un sahibi Beyza Durmaz ve düzenlemesini üstlenen Fırat Özbaylar ile yollarınız nasıl kesişti?
-Beyza abla ile Instagram üzerinden bir iletişim sağladık. Bilirsiniz zaten; çok samimi bir şekilde karşıladı, şarkısını yorumlamak istediğimi söyledim, o da “Tabii ki!” dedi. Hemen Fırat ağabeye gönderdim. Kendisi benim öz ağabeyim gibidir. Her zaman bana destek olmuştur. Fırat ağabeyim şarkıyı duyduğu gibi “Hemen yapalım abicim!” dedi. Sevgili Beyza ablama ve sevgili Fırat ağabeyime buradan da teşekkür etmek isterim!
Yoruldum ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Güzel dönüşler aldım, devamının gelmesini beklediklerini söylediler. Herkes şarkıyı bana çok yakıştırdı. Radyolardan, sosyal medyadan çok güzel dönüşler aldım, mutluyum. Ama siz de bilirsiniz ki reklamsız sistem çok ilerlemiyor. Her şeyin sistemli ilerlemesi gerekiyor. Yine de ben mutluyum, dönüşler çok olumlu, bakalım…
Yoruldum’un klibini yöneten Deniz Akkabak ile yollarınız nasıl kesişti? Klibin oluşum süreci nasıl gelişti ve klip ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Deniz, çok sevdiğim bir arkadaşımın arkadaşıydı. Şarkıyı dinledi, çok beğendi ve böyle bir çalışma oluştu. Çalışma sırasında zaten desteğini esirgemedi. Herkes kendi işi gibi sahiplendi, Deniz de aynen öyle sahiplendi. Kendisiyle çalışmaktan çok keyif aldım. Beni klibiyle şarkıyla bütünleştirdi açıkçası. Bu konuda da içim rahattı ve beğenileceğine zaten inanıyordum…
Yoruldum’dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-Tabii ki. Hali hazırda düşündüğümüz birkaç proje mevcut. Fakat ülke gündemi hepimizi zaman zaman etkilediği için bazı şeylerin doğru zamanını beklemek durumundayız. Umarım her şey çok güzel olur.
Pınar Güzel, önceki teklisi “Paramparça” ile açılışını yaptığı ve düzenlemelerini kendisinin üstlendiği ilk albümü “İnsomnia”yı yine Arpej Yapım etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu.
Öncelikle bir albüm yapmaya nasıl karar verdiniz ve İnsomnia’nın oluşum süreci nasıl gelişti?
-Albüm yapmak nicedir aklımdaydı. Arpej Yapım’ın ortaklarından olan Özlem Hanım ile görüştük. Pandemi sürecini anlatan ve kendi tarzımı yansıtan bir albüm yapmak istediğimden bahsettim. Olumlu karşılanınca adımlarımı atmaya başladım. Ülkece kapanma sürecindeydik. İnsomnia, o zor sürecin yansımalarını taşıyan bir albüm oldu.
İnsomnia ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-İnsomnia, dinleyiciler için çok şaşırtıcı bir albüm oldu. Albümde telefon eden ısrarcı koyundan tutun mors alfabesi kullanarak mesaj gizlememe kadar birçok ilginç fikir bulunuyor. Bununla birlikte, ülkede hiç kullanılmamış bir sound yakaladım. Fikirlerimi en doğal bakış açılarımla sundum. Bunların beğeneni çok beğendi, beğenmeyeni de henüz alışamadı. Zamanla beni anlayan bir kitleye ulaşacağımı biliyorum.
Albümün yine eşiniz Caner Ceyhun Çay yönetmenliğinde çektiğiniz çıkış klibi Deli Akşamlar’ın oluşum süreci nasıl gelişti? Deli Akşamlar klibiniz ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Deli Akşamlar’ın sürecini pandemi epey etkiledi. Klip çekmek istiyorduk fakat evimizden doğru düzgün çıkamıyorduk. Ben de garajda çekmeye karar verdim. Garajı Ceyhun’la boyadık. Dekorlarımızı seçtik ve klibimizi çektik. Ceyhun’un senaryoları benim için hep keyifli geçiyor. Çünkü beni çok iyi tanıyor ve ona göre yazabiliyor. Çok deli işi bir klip olduğu yönünde yorumlar aldık ve almaya devam ediyoruz. “Demek ki şarkıyı yansıtabilmişiz!” diye düşünüyoruz! (gülüyor)
İnsomnia’dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-Yeniden albüm sürecine geçtim. Belki önden bir tekli yayınlayabiirim. Sunum aşamasında gecikmeler yaşamazsam, tahminen 2022 kış aylarında 2.albümü yayınlarım.
Grena, Cihangül ve Pınar Güzel’e bu mini-röportajlar için teşekkür ediyorum. Üç sanatçıyla bir önceki çalışmalarında yaptığım röportajları aşağıdaki linklerden okuyabilirsiniz.
Yorum Ekle