Röportajlar

İlk teklisi “Beni Bırakın”ı dinleyicilerle buluşturan Adon Armada ile bir röportaj…

Nisan ayının son günlerinde ilk çıkışını yapan ve dikkat çeken isimlerden birisi de uzun zamandır müzikle ilgilenen Adon Armada oldu. Kendi eseri alternatif tınılı ilk teklisi “Beni Bırakın”ı Garaj Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluşturan Adon Armada ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle “Beni Bırakın”a kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız?

-“Beni Bırakın”a kadar olan müzik yolculuğumda 4 şarkılık bir EP yayınladım. Ancak sonrasında ortaya çıkan işin kalitesinden memnun kalmadım ve şarkıları tüm dijital platformlardan kaldırıp, müzik kariyerimde yeni bir başlangıç yapmak istedim. Bunun dışında durmadan ve bıkmadan üretmeye özen gösterdim. Her gün daha iyi bir müzisyen olmak için çabaladım. Yazdım, çizdim, dinlettim. Mümkün olduğunca müzik fikirlerine önem verdiğim insanlardan geri dönüşler alarak bestelerimi ve sözlerimi daha da iyi hale getirmeye çabaladım.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve bu bağlamda “Beni Bırakın”ın oluşum süreci nasıl gelişti? Düzenlemeyi üstlenen Ahmet Kalabay ile yollarınız nasıl kesişti?

-Bir tekli yayınlamaya başarısız sonuçlanan EP’den sonra karar verdim. İsimsiz bir sanatçı için tekliler üreterek yola devam etmenin daha mantıklı olacağına karar verdim. “Beni Bırakın” benim ilk göz ağrım diyebilirim. Oluşum süreci bakımından beste formlarını en bilinçli kullanmayı başardığım ilk şarkı. Yazılan sözleri mi bestelemeliyiz yoksa enstrümanımızla bestenin ana hatlarını çıkartıp üzerine söz mü yazmalıyız tartışması, sizin de aşina olduğunuz bir tartışmadır. “Beni Bırakın”ın oluşum sürecinde bu seçeneklerden ikincisi ağır bastı. Ahmet Kalabay ile yolum çok değer verdiğim, yol göstericim giyebileceğim Batuhan Mutlugil sayesinde kesişti. Batuhan Mutlugil ile de Bodrum Yalıkavak’ta tanıştık. Kendisi değerli zamanının bir kısmını bana ayırdı ve müzik, sanat ve tabii ki benim bestelerim üzerine dolu dolu ve çok keyifli bir sohbet gerçekleştirdik. Sonrasında ise müzik yolculuğumda bir yol gösterici, mentor olmaya devam etti.

Garaj Müzik ile yollarınız nasıl kesişti?

-Tıpkı Ahmet Kalabay’la olduğu gibi, Garaj Müzik’le de yolum Batuhan Mutlugil sayesinde kesişti. Kendisi müziğe derinden beslediğim sevgiyi ve hayallerimin peşinden gitme azmimi hissetmiş olacak ki beni Garaj Müzik’le tanıştırarak, yolculuğumu bir üst seviyeye taşımamda yardımcı oldu.

Beni Bırakın ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Geri dönüşler gayet olumlu oldu. En umut vadeden yorum ise şarkının farklı olduğu yönündeki yorumlardı. Üretilen bir sanat eserine yapılan farklı yorumu sevindirici olduğu kadar biraz endişe verici de. Ancak yine de şarkımı dinleyen insanlardan farklı yorumunu duymak beni çok mutlu ediyor. Ben ürettiğim ve üreteceğim şarkıların farklı olarak nitelendirilmesinden büyük mutluluk duyuyorum. Baktığınızda ürettiğim şarkılar gibi ben de farklıyım. Bu yorumu duymak kendimi ifade edebildiğimi kanıtlıyor.

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Kendi müziğimi daha iyi tanımlamak için size biraz kendi müzik zevkimden bahsetmek istiyorum. Güne The Moody Blues “Nights in White Satin” ile başlayıp, Selda Bağcan “Mağusa Limanı” ile devam edip, Aleyna Tilki “Sen Olsan Bari” ile bitirebiliyorum. Sanatçı, grup ya da tür ile değil, şarkılarla bağlantı kuran bir dinleyiciyim. Müzik dinleme alışkanlığım her bir şarkıyla özel bağlantı kurmamdan geçince de kendi ürettiğim müzik de her zaman bir türe ait olmayabiliyor. Ürettiğim her bir şarkı kendi müzik beslenmeme göre apayrı bir yol alabilme yetisine sahip. Ancak yine de bir tanım yapmam gerekirse müziğimin; popüler müzik, rock ve alt dalları, geleneksel müzik ve elektronik müziğin sınırları içerisinde gidip gelen, bazen sınırları da aşıp apayrı türlere ulaşabilme potansiyeline sahip karma bir yapısının olduğunu söyleyebilirim.

“Beni Bırakın”dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Tabii ki var. Umarım ben ölünceye kadar da olmaya devam ederler. İlk teklimi yayınladıktan kısa bir süre sonra ikinci teklim için Ahmet Kalabay’la kolları sıvadık ve şu an ikinci teklinin de sonlarındayız. Sonrasında 3, 4 ve daha fazlasını yapmak, kendimi müzikte gerçekleştirmek istiyorum.

Adon Armada’ya bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Beni Bırakın”ı tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.