Röportajlar

Yeni teklisi “Ben Yine”yi dinleyicilerle buluşturan Zilan Küçükbalaban ile bir röportaj…

Zilan Küçükbalaban… Müziğin eğitiminden gelen ve öğrencilik yıllarından beri kendi şarkılarını yazmaya başlayan Küçükbalaban, bu bağlamda alternatif tınılı ilk teklisi “Perdelerin Arkasında” ve Mavi Zebra ile düeti “Yaşarsın Boşluğumda” ile dinleyecilerin dikkatini çekmeye başlamıştı. Şimdi ise Küçükbalaban, R&B tınılı kendi eseri olan yeni teklisi “Ben Yine”yi Jeremy Production Studios etiketiyle (aynı zamanda firmanın ilk yapımı oldu) dinleyicilerle buluşturdu. Küçükbalaban ile Bi’Kuble için; müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle Perdelerin Arkasında’ya kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda konservatuvar eğitiminiz size müziksel anlamda neler kattı?

-Müziğe ilgim küçüklükten beri vardı. 1996 doğumluyum ve çocukluk dönemlerimde 4-5 yaşlarımdayken annemin söylediği Zazakî türküleri söyler, tekrar ederdim. Mesela Metin & Kemal Kahraman kardeşlerin şarkılarını annem söyler ben de eşlik ederdim. Müziğe ilgim küçüklükten beri vardı aslında. Ortaokulda bir müzik grubumuzun sene sonu gösterisinde “Buruk Acı”yı seslendirmiştim. O zaman ilk defa sahneye çıkmıştım. Benim için unutulmaz bir anıdır. Bir süre bale dersleri aldım Çanakkale’de. Ailem yeteneklerimin farkında olduğu için beni doğrudan Çanakkale Akçansa Güzel Sanatlar Lisesi Müzik Bölümü’nün sınavlarına yönlendirdi. Keman ve piyano ile tanışmam lisede oldu. Ardından İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera -Şan- bölümü sınavlarını kazandıktan sonra üniversite hayatım başlamış oldu. Konservatuvarın bana katkısı çok. Özellikle şan dersleri bana çok şey kattı. Bununla beraber tabii ki müzik teorisi dersleri de çok şey kattı. Ben klasik müzik okudum ve klasik müzik de müziğin temelini oluşturuyor. Klasik eğitim aldıktan sonra üretmek daha kolay oldu, hocalarımın üzerimde büyük emeği var.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve Perdelerin Arkasında’nın oluşum süreci nasıl gelişti? Düzenlemenizi üstlenen Aytuğ Erdil (Mavi Zebra) ile yollarınız nasıl kesişti? Perdelerin Arkasında ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Öncelikle 2017 senesinden beri piyano başında sürekli bir şeyler üretmeye çalışıyordum ve “Perdelerin Arkasında” benim ilk göz ağrımdır. Hatta ilk olarak İngilizce sözlerle yazmıştım, ancak sonrasında fikrimi değiştirip Türkçe diline dönüştürdüm. Şan aynıydı, fakat bu sefer sözlerin anlamı farklıydı. Aytuğ ile de çevremden tanışıyordum. Hiç unutmuyorum bir gün bir tiyatro oyunu çıkışı metro ile dönüyorduk ve kendisi o zamanlar müzik yapmaya yeni yeni başlamıştı. Evinde küçük bir stüdyosu olduğundan bahsetti. Beraber de müzik yapmayı teklif etti ve sonra başladı Perdelerin Arkasında yolculuğu. Çok güzel de geri dönüşler aldık. 

Ayrıca Mavi Zebra ile “Yaşarsın Boşluğumda”yı yayınladınız. Şarkının oluşum süreci nasıl gelişti ve şarkı ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Aytuğ elinde bir şarkı olduğunu ve benimle düet yapmak istediğini belirtmişti. Ardından tekrardan bir araya gelip bu şarkı için çalışmalara başladık. Şarkı çevremiz tarafından çok beğenildi ancak ne yazık ki çok tanıtım yapmadığımız için az dinlenildi… Belki ileride keşfedilir, bilemeyiz.

En son “Ben Yine”yi dinleyicilerle buluşturdunuz. Şarkının oluşum süreci nasıl gelişti? Düzenlemenizi ve prodüksiyonunuzu (Jeremy Production Studios olarak) üstlenen Abdülkadir Çığşar ile yollarınız nasıl kesişti?

-Abdülkadir ile yollarımızın kesişmesini sağlayan Ufuk Beydemir oldu. Ufuk ile Instagram’daki canlı yayınlarından tanışmıştık. Kendisi konuk olarak yayına birçok kişiyi alıyordu, bir gün beni de aldı yayınına ve orada tanıştık. Opera okuduğumdan dolayı bir projede beraber çalıştık arkadaşlarımın da eşliğiyle. Bu projenin ardından uzun bir zaman geçti, ben de yapım şirketi arayışındaydım. Aklıma Ufuk geldi ve ona yazdım. O da bana Jeremy’i önerdi. Gittim ve Abdülkadir karşıladı beni.  Ürettiğim şarkıları beğendi, anlaştık ve ilk olarak “Ben Yine” ile çıkışımızı yapmaya karar verdik.

Ben Yine ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-“Ben Yine” ile ilgili olumlu geri dönüşler alıyorum. Özellikle dinleyen herkesin “Kendimi şarkının nakarat kısmını söylerken buluyorum!” gibi cümleler kurması beni çok mutlu ediyor. 

Klibi yöneten Özge Uçar Çığşar ile yollarınız nasıl kesişti? Klibin oluşumu nasıl gelişti ve klip ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Özge ile Abdülkadir Çığsar ve Tuğçe Tunçtürk yakından tanışıyordu. Kendisinin çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Klibimizin çekimini Kadıköy Tiyatro 34’te gerçekleştirdik. Heyecanlı bir süreçti. Çok sevdiğim arkadaşım Mutluhan Kasap cast olarak oynadı. Koreografimize de yardımcı olan Halise Eryılmaz ve Beril Korkmaz da konservatuvardan müzikal bölümünden arkadaşlarım. Her birinin ayrı ayrı emeği var. Geri dönüşler ise gayet güzel. 

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Ben Yine’den yola çıkarsam R&B-Pop olarak tanımlayabilirim. 

Ben Yine’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Olmaz mı? Birçok ürettiğim çalışmam var elimde. Sabırsızlıkla bekliyorum yayınlamak için.

Zilan Küçükbalaban’a bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Ben Yine”yi tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.