Röportajlar

Yeni teklisi “Meçhul”ü dinleyicilerle buluşturan Melis ile bir röportaj…

2022’nin başarılı ilk çıkışlarından biri, müziğin eğitiminden gelen bir isim olan Melis’in ilk teklisi “Herkes Kadar” olmuştu. Melis, 2023’te de  “Nefes Ver” teklisiyle devam ettirdi. Şimdi ise yeni teklisi “Meçhul”ü Trio Yapım etiketiyle dinleyicilerle buluşturan Melis (Melis Akça) le Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle “Herkes Kadar”a kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda konservatuvar eğitiminiz size müziksel anlamda neler kattı?

-Müziğe çok küçük yaşlarda şarkı söyleyerek başladım. Abim bağlama çalar, ben söylerdim. Sahne serüvenim ise, henüz 7 yaşımda iken, okulun yıl sonu konseriyle başladı. Aslen Balıkesirliyim. O yıllarda, okulun dışında, il ve ilçe korolarında da yer alıyordum. 9 yaşımda gitar çalmaya başladım, yine bu yıllarda ilk bestemi yapmıştım. İlk ve ortaokul yıllarım konserler, gösteriler ile devam etti. Lisede de birçok konser ve etkinlikte yer aldım. Aynı zamanda, çeşitli kafe ve organizasyonlarda da sahne almaya başlamıştım. Kocaeli Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Performans (Ses Eğitimi) Bölümünü kazandıktan sonra, konser ve sahne çalışmalarım profesyonel anlamda tüm hızıyla devam etti. Konservatuvar eğitimi almaya karar verdiğimde amaçladığım şey; kendimi müzikal anlamda daha iyi hâlime evirmekti.  Batı müziği odağında aldığım eğitim, öğrendiklerimin yanı sıra; sanata dair farkındalığımı artırıp bana yepyeni bir bakış açısı kazandırdı. Öğrendiklerimden cesaretle, bugün; müziğim yenilendikçe, yazdığım sözleri daha da geliştirmek istediğim; sözlerimi geliştirdikçe, sesimle, anlatımımla daha etkileyici olanı aramaya devam ettiğim bu yola, en başta ışık tutarak yön vermiş oldu diyebilirim. Üniversite yıllarımda, Oyun İstasyonu isimli bir tiyatro ekibinin çıkardığı çocuk oyunu için, söz ve beste revizasyonu sağlayıp şarkılarını seslendirmiştim. Kısacası; müziksiz bir ânımı hatırlamıyorum, diyebilirim.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz? Bu bağlamda “Herkes Kadar”ın oluşum süreci nasıl gelişti? Eseri birlikte bestelediğiniz-düzenlemeyi üstlenen Deniz Arslan ve Trio Yapım ile yollarınız nasıl kesişti? “Herkes Kadar” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Çok küçük yaşlarımdan beri, yazdığım şarkıları duyurmak en büyük hayalimdi. Deniz’le, üniversite yıllarımdan tanışıyoruz. O yıllardan beri, sahne çalışmalarımızın yanı sıra beste ve stüdyo çalışmalarımız da devam etmekteydi. Herkes Kadar ile, tıpkı dinleyenler gibi biz de çok kısa süre önce tanışmıştık. Sözlerinin ve müziğinin ilk hali, bir akşamüstü, iki saat içerisinde çıkıverdi. Hemen Deniz’le paylaştım ve onun da beğenisini görünce hiç vakit kaybetmeden stüdyonun yolunu tuttuk. Trio Yapım’ın kurucusu S.Uğur Özcan ile tanışmamız, Deniz’in vasıtasıyla olmuştu. Bu süreçte, onun desteği ile büyüyen heyecanımız, Deniz’in titiz çalışması ve benim de kılı kırk yarışımla birleşince; ne yalan söyleyeyim, oldukça yoğun, uykusuz; ama bir o kadar da kıymetli günler geçirmiştik. Hatta şarkımızla ilgili şöyle küçük bir anımız var; bir akşam Deniz ile stüdyoda çalışırken, birden Uğur Özcan ve değerli eşi çıkageldiler. Herkes Kadar’ın final bölümüne doğru harika bir fikir verdiler ve o anda, dört kişilik mini bir koro olmuş halde kendimizi kayıt odasında bulduk! (gülüyor) Şarkımızın finaline doğru, koro halinde aldığımız bu sürpriz kayıttan sonra, şarkı artık hepimiz için tamamlanmıştı. Özetle “Herkes Kadar” daha ilk başta, bize güzelce bir ayna tutmuştu! Şarkımıza, ud sanatçısı Prof. Enver Mete Aslan, mix ve mastering’de ise Ferhat Uçar gibi çok değerli insanlar katkıda bulundu. Böylelikle 8 Nisan 2022 tarihinde, ilk teklimi Trio Yapım etiketiyle yayınlamış oldum. Herkes Kadar yayınlandıktan hemen sonra, geri dönüşler oldukça memnun ediciydi. Hiçbir reklam paylaşımında bulunmadığımız halde, tanımadığımız birçok kişiden de yorum ve mesajlar almak, bizleri çok mutlu etti. Bugün dahi en çok dinlenen şarkım “Herkes Kadar”. Hâlâ, ulaşabildiği herkesin kalbine ayna tutmaya devam ediyor ve bu bizim için tarif edilemeyen bir mutluluk.

İkinci tekliniz Arslan düzenlemesi “Nefes Ver”in oluşum süreci nasıl gelişti? “Nefes Ver” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Nefes Ver’i, çok daha önceki zamanlarda yazmıştım. Farklı olmasını istediğim bir şarkıydı. Bunun üzerine Deniz’e, “Bu şarkıyı tek söyleyen ben olmamalıyım.” dedim! Bu, anlaşılması zor bir cümleydi; ama beni anlayıp, hayal ettiğimden çok daha iyisini sağladığı için çok şanslıyım. Sonrasında ise Deniz’in büyülü piyanosuyla, sevgili Uğur Özcan’ın yüreklere dokunan İstanbul kemençesi buluştu. İlk dinlediğimde, şarkıdaki her şey beni çok etkiledi; sanki söz tükendiğinde, piyano devam etti anlatmaya; o durulduğunda, klasik kemençe döktü içini. Tam olarak istediğimiz anlatıma ulaşmıştık. Nefes Ver’in yayınlanmasına yakın bir tarihte, ülkemizde hepimizi yasa boğan bir felaket yaşandı. 6 Şubat… Bu sebeple yayınlanma tarihini erteledik. Ama bir şekilde toparlamak lazımdı ve 31 Mart 2023 tarihinde Nefes Ver’i yayınladık. Şarkımızı paylaştıktan sonra bizi mutlu edecek yorumların yanı sıra, birçok kişiden de, yaşanan bu felaketi anlattığımız hissine kapıldıkları ve çok etkilendiklerini belirttikleri; bizleri de bir hayli duygulandıran yorumlar aldık. “Nefes Ver” başta yalnızca benim için özel bir şarkı iken; sonrasında ulaştığı, dokunabildiği birçok kişi için de, özel kalarak yolculuğunu sürdürüyor.

Yeni tekliniz Arslan ile ortak eseriniz “Meçhul”ün oluşum süreci nasıl gelişti? “Meçhul” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Önce Deniz’in, müziğini oluşturması ile başladı bu süreç. Diğer iki şarkımdan farklı ve yakın geçmişimizin müzik akımını üreten (retro) bir tarz oluşu, beni çok heyecanlandırdı. Böyle durumlarda; müziği içselleştirmek, içinde gizlenmiş olanları bulup ivedilikle deşifre etmek isterim. Sadece birkaç saat sonrasında, dökülüvermişti Meçhul’ün sözleri. Sözlerini yazdığım esnada, müziğine de ufak dokunuşlar yaptım. Şarkının gitarlarını, sevgili Koray Kaptanoğlu çaldı. Meçhul için; şu âna kadar en hızlı ürettiğimiz şarkı oldu, diyebilirim. Yine Trio Yapım etiketiyle, 20 Ekim 2023 tarihinde yayınlandıktan hemen sonra, yakın çevremiz ve tanımadığımız birçok kişiden de çok olumlu yorumlar aldık. Meçhul de yolculuğuna, uğradığı başka başka limanlarda devam ediyor.

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Bizler, vâroluşumuzdan bu yana; hissettiğimiz, yaşadığımız her şeyde anlam arayışımızı her zaman sürdürmüşüz. Müzik ise küçücük bir boşluktan ruhumuza ışık tutan, dokunabilen, hatta onu özgürleştirebilecek güce sahip, büyük mucizelerden biri. Belki de bir enerji biçimi. Başta, kendimizden bir parça olarak gördüğümüz sözün, müziğin; hiç bilmediğimiz, bambaşka hayatları olan insanlara ulaşması, onları etkilemesi; yaşadığımız bu illüzyon dünyasında, inkar edilemez ölçülerde birbirimizin yansıması olduğumuz gerçeğine tekrar tekrar yaklaştırıyor beni. Yazdıklarımla, söylediklerimle, müziğimle insanları da kendi ruhlarına bir nebze yaklaştırabilmeye aracı olmak, benim için paha biçilemez bir doyum aynı zamanda da vâr olduğum sürece sonlanmayacak bir yolculuk… Tabii, şu âna kadar olan yolculuğumu, tek başıma bu kadar iyi hissederek gerçekleştiremezdim. Bu sebeple, sizlerin nezdinde; bana inanarak, Stüdyo Trio ve Trio Yapım’ın kapılarını sonuna kadar açan S.Uğur Özcan’a ve Stüdyo Trio ailesine bir kez daha teşekkürlerimi sunmak isterim.

Meçhul’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Elbette var… Bu, vâr olduğum sürece sonlanmayacak bir yolculuk… Bu yolculukta, benim için kesinliği olan en önemli şey ise; şu âna kadar yaptığım çalışmalarım gibi, bundan sonrakilerde de hissettiğim her şeyi samimiyetle anlatmaya devam edeceğimdir. Uzunca yılların kendimizi keşfetmekle, kabul etmeye çalışmakla geçeceğini düşünüyorum. Bu sürece sizlerin de şahit ve dahil olacağını hayal etmek, şimdiden bile oldukça heyecan ve mutluluk verici.

Melis’e bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Meçhul”ü tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.