Röportajlar

Yeni teklisi “Yalvarır Gibi”yi dinleyicilerle buluşturan Rana Gökçen ile bir röportaj…

Rana Gökçen… Çocukluğundan beri müziğe olan tutkusunu taze tutan Gökçen, Eldose ve Yitodem ile ortak çalışması “Umutlar” ile dikkat çekmiş ve ilk teklisi “Zor Geliyor” ile de dinleyicilerin beğenisini kazanmıştı. Şimdi ise alternatif tınılı yeni teklisi “Yalvarır Gibi”yi eternalSOUND etiketiyle dinleyicilerle buluşturan Gökçen ile Bi’Kuble için; müzik yolculuğunu, teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle düet olarak yer aldığınız tekli “Umutlar”a kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda Eldose ve Yitodem ile yollarınız nasıl kesişti? “Umutlar”daki performansınız ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Müziğe gitar ve org çalarak kendi kendime başladım. Daha sonra MAGMA Korosuna girdim ve orada gelişimimin hızlandığını söyleyebilirim. “Umutlar”a gelecek olursak, Yitodem ve Eldose ile ortak arkadaşlarımız vasıtasıyla tanıştık. Arkadaş olduk ve beni “Umutlar” şarkısının kaydı için stüdyolarına davet ettiler. Yayınlandıktan sonra gelen olumlu tepkiler, kendi şarkımın yapım sürecine yansıyarak daha motive olmamı sağladı diyebilirim.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz? Bu bağlamda “Zor Geliyor”un oluşum süreci nasıl gelişti? Düzenlemeyi üstlenen Serkan Çakmak ve prodüksiyonu üstlenen eternalSOUND ile yollarınız nasıl kesişti? “Zor Geliyor” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Bu soruya hikayenin başlangıcı olan eternalSOUND yani Enis Emre Yavaş ile tanışmamla başlamam gerek. Bundan yaklaşık 2 sene önce bir müzik platformunda tanıştık. Bir gün Emre’ye şarkılarımdan birini attım ve gitar kaydını yapıp yapamayacağını sordum. Aklımdaki sadece gitar-vokal amatör bir kayıt almak ve paylaşmaktı. Şarkıyı ona attıktan kısa bir süre sonra bana beraber çalışmayı teklif etti ve her şey böyle başladı. Sonrasında beni Serkan Çakmak’la tanıştırdı, kendisi çok iyi bir müzisyen ve prodüktör. Böylece üçümüz “Zor Geliyor” parçasını kaydettik. Yayınladığım ilk şarkıydı ve aldığım geri dönüşler beni daha da motive etti. Not : Emre’ye attığım o ilk şarkı üzerine hala çalışıyoruz! 

En son yeni tekliniz akustik “Yalvarır Gibi”yi dinleyicilerle buluşturdunuz. “Yalvarır Gibi”nin oluşum süreci nasıl gelişti? Akustik gitarıyla size eşlik eden M. Şükrü Kırmızı ile yollarınız nasıl kesişti?

-“Zor Geliyor” dan sonra akustik bir şarkı yapmak Emre ile en başta planladığımız bir fikirdi. “Yalvarır Gibi” sadece 2 akorla ilerleyen bir parça. Bütün dinamikleri benim sesim üzerine kurguladık, böylece duygularımı dinleyiciye en yalın şekilde hissettirmeyi amaçladık.Unutmadan şarkıda bir de gök gürültüsü var, dikkatli dinleyenler fark etmiştir. Şarkının kayıtları, mix ve mastering Riff’n Night Records’da sevgili Burak Tanyolaç tarafından yapıldı. Akustik gitarları Salt Band’in gitaristi Şükrü Kırmızı tarafından kaydedildi. Aklımızdaki akustik soundu oluşturabilmemiz için defalarca kaydı baştan sona çalmak zorunda kaldı. Farklı penalar, mikrofon pozisyonları, analog kompresörler… Kendisine bir kez daha teşekkür ediyorum.

Yalvarır Gibi ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-“Yalvarır Gibi” için aldığım genel yorum tekrar dinlenebilirliğinin yüksek olduğu ve bu beni çok mutlu ediyor. İnsanların çalma listelerine eklemeleri, tekrar tekrar dinleyip bana kendi hikayelerini anlatmaları iyi hissettiriyor.

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Şu an yolun çok başındayım ve sound konusunda denemek istediğim çok şey var. Genel olarak yazdığım şarkı sözleri hakkında konuşmam gerekirse rengarenk bir kişiliğin arkasındaki gerçek duyguları ortaya koyan tarzda. 

Yalvarır Gibi’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Elimde yazılmış çok beste var, bu yıl olabildiğince çok parçayı bitirip yayınlamak istiyorum.

Rana Gökçen’e bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Yalvarır Gibi”yi tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.