Röportajlar

Bağımsız Sahne #128: İlk teklisi “Divane”yi dinleyicilerle buluşturan Simge Şahin ile bir röportaj…

Bağımsız Sahne köşesinin yüz yirmi sekizinci konuğu müziğin eğitiminden gelen ve çeşitli müziksel tecrübeler edinmeye başlayan, şimdi ise ilk teklisi “Divane”yi dinleyicilerle buluşturan Simge Şahin oldu. Müzik öğretmenliğine devam eden Şahin ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle “Divane”ye kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda konservatuvar eğitiminiz size müziksel anlamda neler kattı?

-Müzik her zaman hayatımın bir parçasıydı fakat lisedeyken bu yolda profesyonel olarak ilerlemem gerektiğine karar verdim. Önce üniversitede bambaşka bir bölüm okuyup mezun oldum ve baktım ki müziğin içinde olmak ve profesyonel olarak bu işi yapmak her daim içimde kalacak gibi, ben de bir kere daha şansımı denedim ve Müzik Eğitimi bölümü okudum. Şu an aynı zamanda öğretmenim. Müziği çocuklarımızla paylaşıyorum. Eğitimden önce sadece müzik kulağım ve yorumculuğumun yettiğince şarkılar söylerdim durmadan. Tabii ki üniversite eğitiminden sonra bu yeteneğimi geliştirdim ve müziği daha da tanımlayarak, anlayabildiğim bir yerden yaşayıp icra etmeye başladım. 

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz? Bu bağlamda “Divane”nin sahibi Ahmet Günaşan, düzenlemeyi üstlenen Gürkan Er ve Ses Mühendisi Özgür Yurtoğlu ile yollarınız nasıl kesişti?

-Divane’den önce dahil olduğum ilk kayıt projesi Erzincanlı Türküler 100. Yıl adında bir geleneksel Türk Halk Müziği albümüydü. Davut Sulari’den Yar Senin Derdinden isimli eseri yorumlamıştım. Kendimi bildim bileli bir albüm çıkarmak tek hayalimdi. Kıymetli bestecim Ahmet Günaşan ile de üniversitede bir araya gelince önce dostluğumuzda sonra müzik yoldaşlığımızda birbirimizi her daim destekleyerek ortak hayalimizi günün birinde mutlaka gerçekleştireceğimizi biliyorduk ve şimdi “Divane” ile karşınızdayız. Gürkan Er ise çok başarılı bir müzisyen ve aranjör aynı zamanda kendisi de müzik öğretmeni. Ortak arkadaşlarımızın olması bizi bu projede araya getirdi. ve “Divane”nin mix-masteringini yıllardır müzik piyasasında ciddi bir yeri olan birçok başarılı sanatçıyla çalışmış ses mühendisi Özgür Yurtoğlu yaptı. Hepsine bu projede bana da eşlik ettikleri için ayrı ayrı çok teşekkür ediyorum.

Divane ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-“Divane” henüz çok yeni fakat dinleyicelerden genel olarak çok beğendiklerini, tam bir yaz şarkısı olduğunu, sözlerinin de anlamlı ve akılda kalıcı olduğunu duyuyorum. 

Bununla birlikte müziğinizi bağımsız olarak yayınlıyorsunuz. Müziğinizi bağımsız olarak yayınlamak size müziğiniz adına yapmak istedikleriniz anlamında özgür bir alan sağlıyor mu?

-Aslında özgür bir alan sağlıyor evet. Sadece şirketler bünyesinde çıkış yapan meslektaşlarıma nazaran ilk etapta geniş bir dinleyici kitlesine ulaşabilmek için daha çok efor sarfetmem gerekiyor sanırım ama olsun bu yol keyifli bir yol ben de tadını çıkarıyorum!

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Müziğim bu hayatta keyifle yürüdüğüm yol arkadaşım. Duygusal ve ruhsal olarak beslendiğim, özgürce içimi açabildiğim ve dinleyicilerle en güzel iletişimi kurabildiğim özel alanım. Paylaştıkça da etkisi büyüyor ve bu bana yaşadığımı hissettiriyor.

Divane’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Tabii ki! “Divane”nin biraz tadını çıkardıktan hemen sonra bir sonbahar şarkısıyla sizlerle bir araya gelmeyi umuyorum.

Simge Şahin’e bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Divane”yi tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.