Bağımsız Sahne köşesinin yüz otuz dokuzuncu konuğu, çocuk yaştan beri müzik eğitimleri alan ve kendi şarkılarını yapmaya başlayan, lisans anlamında Sinema-Televizyon alanından gelen ve müziğe olan tutkusuyla yaptığı ilk EP çalışmasıyla dinleyicilerin beğenisini kazanan ve geçtiğimiz aylarda yine kendi eseri yeni teklisi “Eski Benlere”yi dinleyicilerle buluşturan Sıla Sarı oldu. Sarı ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle “Dünya Kafası”na kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız?
-Çocukluğumda ailemin sağladığı destekle güzel bir müzik eğitimi almıştım. Bu eğitim, müzik yolculuğumun temeli oldu. Orada öğrendiklerimin kazandırdığı özgüvenle güzel bir ilerleme kaydettim. Lise yıllarım boyunca gitar ve ukulele ile şarkılar yazdım. Yaptıklarımı kimseyle paylaşmıyordum; bu, sadece kendimce zevk aldığım bir şeydi. 11. sınıftayken şarkılarımdan birini arkadaşlarıma dinlettim. Benim gibi şarkı yapan bir arkadaşım, bunu kayıt almamızı önerdi. Onun bu önerisiyle 16 yaşımda, ikimizin uğraşı sonucunda, ilk şarkımı yayınlamıştım. Yeni şarkılarımı hep paylaşmak istiyordum ama güzel bir şey olmasını istediğim için bekledim. İki yıl boyunca sadece şarkı yazdım. Bu iki yılın sonunda ise “Dünya Kafası” ortaya çıktı.
Bir EP yayınlamaya nasıl karar verdiniz? Bu bağlamda “Dünya Kafası”ndaki şarkıların oluşum süreci nasıl gelişti? “Dünya Kafası”ndaki şarkılarla ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Şarkı yazdığım iki yıl, benim için bir geçiş süreciydi. Bu yüzden EP’deki şarkıları, o dönemin hissettirdiklerini anlattıkları için birbirinden ayırmak istemedim. O yaşlarımın bir kaydı oldu. Şarkıların kaydını ve düzenlemelerini kendim yaptım. Her aşamasında özgürce hareket edebilmek, içime sinen işler çıkarmamı sağladı. Şarkılar arasından en çok beğenilen “Soyut Bir Tablo” oldu. Bu, EP’de sözlerini en beğendiğim şarkı. Yazarken her detayı kafamda görselleştirerek yazmıştım; ileride müzik videosunu çekmeyi planlıyorum. Çünkü aynı zamanda görüntü işleriyle uğraşıyorum. “Zamansız,” diğer en çok sevilen şarkı oldu ve benim favorim. Bu şarkıyı, sadece rüyalarda gördüğümüz kişiler için yazdım. “Duy Beni,” ilişkilerde aradığını bulamayan ve gelgitlerden yorulan kişiler için yazılmış bir şarkı. “Say,” beni güvende hissettiren bir şarkı çünkü tarzımı hatırlatıyor. Hayatımıza giren ve çıkan kişilerin olmasının normal olduğunu ve bunun yaşamın bir parçası olduğunu anlatıyor. Aynı zamanda etrafımızdaki değer verdiğimiz insanlara şöyle bir bakmamız gerektiğini hatırlatıyor. Bu dört şarkıyla “Dünya Kafası” oluşmuş oldu. Genel olarak EP’den güzel bir geri dönüş aldım. EP’yi yatmadan önce açıp sonuna kadar dinlediklerini söylediler. EP’nin genel olarak sunduğu huzur ortamını çok sevdiklerini belirttiler hep.
Yeni tekliniz “Eski Benlere”nin oluşum süreci nasıl gelişti ve “Eski Benlere” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-”Eski Benlere” şarkısını, herhangi bir geçiş veya değişim döneminden geçenler için yazdım. Bu tarz zamanlarda genellikle güvenli alanımızdan çıkar ve yeni şeylere adapte olmaya çalışırız. Tabii bu durum, eski benliğimizle yeni benliğimiz arasında bir içsel çatışmaya yol açabiliyor. Bu süreçten geçmiş ya da geçmekte olan kişilerden, aynı duyguları paylaştıklarına dair geri dönüşler aldım. Bu yüzden şarkıyı çok sevdiklerini söylediler. Böyle zamanlarda yalnız olmadığını bilmek, bence çok güzel bir his.
Bütün çalışmalarınızın düzenlemesini de kendiniz üstlendiniz. Bu bakımdan kendi düzenlemenizi yapmak müziğinizi oluştururken yapmak istedikleriniz anlamında size özgür bir alan sağlıyor mu?
-Tabii ki her şeyle kendim ilgilenmek biraz zor, ama ortaya çıkan işte sadece senin emeğinin olması bence onu daha değerli kılıyor. Ancak ileride kesinlikle sevdiğim insanlarla da şarkılar yaparım, çünkü bu tür etkileşimler de çok kıymetli.
Öte yandan müziğinizi bağımsız olarak dinleyicilerle buluşturuyorsunuz. Müziğinizi bağımsız olarak dinleyicilerle buluşturmak size müziğinizi sunmak adına özgür bir alan sağlıyor mu?
-Bu konu hakkında etrafımdaki insanlardan çok fazla yorum aldım. Ben şöyle düşünüyorum: Müziğimi bağımsız bir şekilde paylaşmaktan hiç çekinmedim. Çünkü ortaya çıkardığım ürünlere güveniyor ve onları beğeniyorum. Bu yüzden bu konuda herhangi bir kaygım yok. Kendi bildiğim ve sevdiğim şeyleri yapıyorum, bundan da büyük bir mutluluk duyuyorum.
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
-Kendi müziğimi, bu dünyadan bir kaçış olarak görüyorum. Şarkılarımın genel olarak dinlendirici ve rahatlatıcı bir havası olduğu için dinlerken bir noktaya dalıp gidebilir, gözlerinizi kapatıp hayal kurabilirsiniz. Müziğimi, hayatın yorucu temposundan sıkıldığınızda açıp dinleyebileceğiniz bir tür olarak görüyorum.
Eski Benlere’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-Evet, şu anda sevdiğim insanlarla birlikte çalıştığımız bir proje var. Umarım en kısa zamanda beni dinleyenlerle buluşturacağım. Çok güzel bir etkileşim oldu ve umarım dinleyenler de beğenir. Desteğiniz için teşekkür ederim.
Sıla Sarı’ya bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Eski Benlere”yi tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Yorum Ekle