Röportajlar

Yeni albümü “Kızıl Dünya”yı dinleyicilerle buluşturan Can Göksel ile bir röportaj…

Son dönemin üretken Rap sanatçılarından birisi de, 15 yılı aşkındır piyasada olan Can Göksel oldu. Sene başında Müzikonair & DMC etiketiyle yayınladığı “Banliyo” ve teklileri, yer aldığı projeler, düetler ile dinleyicilerin beğenisini kazanmaya devam eden Göksel, en son 2021 içinde hazırladığı ikinci albüm olan DMC etiketli “Kızıl Dünya”yı dinleyicilerle buluşturdu. Göksel ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, yeni albümünü, aldığı geri dönüşleri ve yeni çalışmalarını konuştuk.

Rap kariyerinizde 15 yılı geride bıraktınız. Bu 15 yılı kendi çalışmalarınız üzerinden ve Rap müzikteki müziksel anlamdaki değişimler, görülen ilgi bakımından nasıl yorumluyorsunuz?

-İşlerin bu kadar ilerleyeceğini tahmin etmedim. Açıkçası yıllardır düşündüğüm ve tasarladığım yolu izledim. Bu süre içerisinde Türkçe Rap çok yol katetti ve bu yolculukta piyasayı analiz etmek özenli çalışmak gerek. Müzik, benim hayatımın her yerinde bulundu. 8 yaşlarımdan bu yana müzik ile ilgileniyorum. Açıkçası Rap müzik icra etmeye de ufak yaşlarda başladım bu da beni genç yaşımda bir tecrübe sahibi etti. Bana göre Rap müzik icra eden sanatçıların müziksel anlamdaki değişimleri çok analiz ettiklerine inanmıyorum çünkü her birimiz tam bir yetenek makinasıyız, müzik piyasasında en çok kendi söz müzik ve düzenlemelerini yapan Rap müzik icra edenlerdir, herkesin 10 parmağında 10 marifet! Kendi çalışmalarım ise 15 sene içerisinde büyük değişimlerle ilerledi. Şu anki konumum çok iyi diyemem. Zira müzik alternatiftir her an her saniye ilerleyen bu dalda insanların “Ben bir numarayım!” demesini anlamam açıkçası onları sanatçı olarak da görmem. Görülen ilgiden çok memnunum beni dinleyen dinlemeyen seven sevmeyen herkese ne kadar teşekkür etsem az sonuçta yıllardır bir beklenti içerisindeydim şu anda bunun meyvelerini yeme arifesindeyim.

Çalışmalarınızı bir süredir Müzikonair & DMC ortaklığında yürütüyorsunuz. Müzikonair ve DMC ile yollarınız nasıl kesişti?

-Evet, “Banliyo” Müzik Onair ve DMC ortaklığında çıktı. Kardeşim gibi sevdiğim, müzik yayın direktörü Mehmet Çelik’in koordinatörlüğü eşliğinde kesişimimiz oldu diyebilirim.

2021’e üçüncü albümünüz “Banliyo” ile giriş yaptınız. Albümün oluşum süreci nasıl gelişti ve albüm ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Banliyo albümü emeklerimizin bir eseri niteliğinde. Bu albümde bana destek olan herkese ilk önce teşekkür etmek istiyorum. 7 aylık bir sürecimizi aldığını söyleyebilirim. Altyapılarını oluşturmak ve bu altyapıların üstüne okuyacak olan sanatçılarımıza göre aranje süreci gelen kayıtların düzenlemeleri ve kendi sözlerimi yazıp düzenlemem gibi durumlar toplamda 7 ayımızı buldu ama değdiğini düşünüyorum. Çok keyif aldığım bir proje oldu ve memnun kaldım geri dönüşleri de çok olumlu oldu mutluluk duydum. Banliyo ile bundan yıllar sonra dönüp arkama baktığımda güzel bir albüm bıraktığımı düşüneceğim.

Banliyo albümünden “Harp” klibini yöneten Barış Şimşek ile yollarınız nasıl kesişti? Klibin oluşum süreci nasıl gelişti ve klip ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Barış Şimşek, tecrübesi ve olgunluğu olan bir kardeşim. Olayında başarılı ve geleceği olan profesyonel düşünebilen bir kardeşimdir. Kendisi bizim semtimizde oturmaktadır. Sadece klip veya görsel anlamda değil hayatımın her noktasında desteğini ve inancını sürekli yanımda hissettiğim bir karakter. Harp’in her kesim tarafından çok beğenildiğini görüyoruz ve bu şarkıdaki yaş ortalamasının da istatiksel olarak üstte olduğunun farkına vardık. Her kesimin bizi dinlemesi çok hoş ve onur verici.

En son, Toprak Kardeşler’in de desteğiyle “Kızıl Dünya” albümünü yayınladınız. Albümün oluşum süreci nasıl gelişti? Bu bağlamda Mehmet Çelik’in Yol ve Kuzen şarkısında da bir arada olduğunuz Toprak Kardeşler ile yollarınız nasıl kesişti? 

-Evet, Toprak Kardeşler grubundan sevgili Erdal Toprak ağabeyimin bendeki desteği ve emeği çok büyüktür. Kendilerinin şirketinin sanatçısı olmam ile birlikte kendisi DMC’nin resmi prodüktörlerindendir. Bu bağlamda bana yol gösterici ve samimiyeti ile kalbimden söylebildiğim abi sıfatını taşıyan insanlardandır. Çünkü özellikle şu dönemde müzik piyasasında samimiyeti ve desteğini esirgemeyen çok nadir insanlar olduğunun herkes tarafından bildiği aşikar. Özellikle her anı müzik ile geçiren bir sanatçı benim de bu yolda olduğumu düşünürsek kendimi şanslı hissediyorum. Akabinde ise Kızıl Dünya projesinden kendisine bahsettiğimde olumlu mesaj vermiş ve hızlı bir şekilde dijital mecrada hayata geçirmiş bulunduk, kendisine saygılarımı iletiyorum. Kızıl Dünya albümünün teması uzun süredir aklımda geçirdiğim değişik tarzları barından bir fikirdi Banliyo’daki olumlu tepkiler sonrasında hayata geçirmek istedim elimden gelenin en iyisini yaptığımı düşünüyorum bu yıl kısmet olur ise bir albüm daha sunmayı planlıyorum.Toprak Kardeşler grubundan Bruda ile bildiğiniz üzere Banliyo albümünde “Kuzen” isimli şarkıda da eşlik etti ses uyumu ve yeteneği ortada ve müziği kadar karakteri ve duruşu ile de sevdiğim bir insan kendisi. Bu tarz projelerde onunla bulunmaktan onur duyuyorum Mehmet Çelik’in Yol şarkısında da Kuzen şarkısında da güzel uyum sağladık hatta Yol şarkısının anısı hepimiz için güzel dostluğumuzun birer simgesi olarak kalacaktır.

Albümün ilk klibi, Şerif Malkoç yönetmenliğinde “Kızıl Dünya”ya çekildi. Malkoç ile yollarınız nasıl kesişti, klibin oluşumu nasıl gelişti?

-Şerif kardeşimiz de aynı şekilde semtimizde bulunan yetenekli kardeşlerimizdendir. Yaşına göre duruşu ve yeteneği olan biridir. Kendisi ilk ulaşımı sağladı görüşme sağladık ve akabinde herşey bir anda gelişti. Banliyo ve Kızıl Dünya albümümün kapakları da kendisine aittir görsel anlamda çok yönlü yeteneği olan bir kardeşimdir.

”Kızıl Dünya” albümü ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Kızıl Dünya albümü sadece Rap kitlesinden değil 90’lar müziği, elektronik müziği takip eden dinleyiciler ve müzisyenlerden de olumlu mesajlar çok aldık. Kimisine bu tarzları yaptığım için enteresan gelse de sonuç olarak kendimi ifade her zaman şu şekilde ediyorum; Rap, Pop, Jazz… artık her ne müzik dalı ise bunlar gruplaşmanın simgesi olmamalı. Müzisyen kavramı tektir ve alternatiftir. Dolayısı ile kendi icra ettiğimiz müzik dalında ufak konsept değişimleri farklılıklar her zaman güzeldir ve olumlu geri döner. Bu bağlamda çok memnunum geri dönüşlerden.

Bununla birlikte çeşitli Rap sanatçılarıyla ortak projeler yapmaya devam ediyorsunuz. En son bu konuda hangi projelerde yer aldınız ve bu projelerle ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Tsunami ve Karambol projelerinde yer aldım açıkçası çok onur duyduğum bir proje mantığı baktığımızda belirli bir grup kişi bir mesaj için toplanıyorsunuz ve bu her MC’de farklı teknikler ile dile geliyor ve dinleyicinin de epey tepkisini çeken bir mantık oluyor. Geri dönüşler olarak ise çok olumlu şeyler ortaya çıktı ve çok memnun kaldım.

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Alternatif ve çok yönlü; her telden çaldığımız, gerçeklerden bahseden, bazı projelerde ince mesaj ileten her gün üstüne koyarak daha iyisini ve mükemmelliği kovalayan…

Kızıl Dünya’dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Şu anda bu yıl içindeki son albümümü yapıyorum. Evet, Esaret isimli albümümün çalışmalarına ve klip çekimlerine başladım. Kısaca bahsetmem gerekirse de featuring bir albüm ve çok değişik çalışmalar bizleri bekliyor.

Can Göksel’e bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Kızıl Dünya”yı tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.