Röportajlar

Yeni teklisi “Barbie”yi dinleyicilerle buluşturan KAYA ile bir röportaj…

KAYA ismini çoğu dinleyici, Famille Venzdei, Vol. 1 albümündeki “Vınvın” ve Senza prodüksiyonu “Obsesif” ile duydu. 2021 ile birlikte zaman içinde biriktirdiği şarkılarını dinleyicilerle buluşturmaya başlayan ve Rap müziğin başarılı genç isimlerinden birisi olan KAYA, en son Venzdei Music etiketli yeni teklisi “Barbie”yi dinleyicilerle buluşturdu. KAYA (Kaya Tomak) ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle Famille Venzdei, Vol. 1 albümünde yer almanıza kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Venzdei Music ile yollarınız nasıl kesişti?

-Famille Venzdei Vol.1 albümünün çıkış tarihinden önce zaten Venzdei Music bünyesindeydim ve sürekli olarak stüdyoda üretim aşamasındaydım. Venzdei’den önceki sürece bakacak olursak yaptığım parçaların hiçbirini yayınlamamıştım sadece demo olarak bende duruyordu. Açıkçası bu işe profesyonel olarak bakmamı Venzdei Music sağladı, Venzdei Music bana vizyon kattı. Ondan önce dediğim gibi sadece kendime müzik yapıyordum.

Famille Venzdei, Vol.1’de Vınvın ve Obsesif şarkısında yer almanız nasıl gelişti? Bütün prodüksiyonlarınızı üstlenen Rexart ve şarkıda eşlik ettiğiniz Todorov ile yollarınız nasıl kesişti?

-Albüm çıkmadan birkaç gün önce Naskas beni aradı. Bana toplu albümden ve çıkışımın bu albümde planlandığından bahsetti. Ben de bunun üzerinde stüdyoya girip parçayı hazırladım. Öyle yani, özel ayrı bir hikayesi yok benim için. Her zaman yaptığım işi yaptım! (gülüyor) Rexart’la da Todorov’la da yollarımız Venzdei sayesinde kesişti ve çalışmalarımıza bu şekilde başladık.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve Es’in oluşum süreci nasıl gelişti? 

-Famille Venzdei, Vol.1 albümünden sonra yeni bir tekli yapmamın daha mantıklı olduğunu, kendimi bu şekilde göstermem gerektiğini düşündüm. Zaten “Es” yayınlanmadan 2-3 ay öncesinde demo olarak hazır duruyordu sadece yayınlamakta kararsızdım. Yapım aşaması da şöyle gelişti. Bir gün evde otururken kulaklıkla beat dinliyordum sonra Es’in beati denk geldiğinde aklımda flow’u oluşmuştu. Stüdyoya gidip demo bir kayıt aldım sonra Instagram’a demoyla bir hikaye attım. Naskas da hikayeyi görüp çok beğendiğini söyleyince net karar verdim ve hazırlamaya başladık.

Ardından bir EP yayınladınız “TAŞ” EP’nin oluşum süreci nasıl gelişti?

TAŞ EP oluşum sürecinde hiç zorlanmadım. Genel olarak eğlenceli bir çalışma oldu. Şarkıların hazırlanma süreleri çok kısaydı, yani çalıştığım insanlarla yannyana olamamamdan kaynaklı tabii ki 2-3 gün sürüyordu fakat benim şarkıların sözlerini yazmam ve kaydını almam ortalama yarım saat-bir saat falandı. Benim için çok fazla özenilmemiş sadece o sıra yapmak istediğim müzik tarzını yaptığım 4 şarkıdan ibaret.

İkinci tekliniz “Uçuyorum” oldu. Teklinin oluşum süreci nasıl gelişti ve Uçuyorum ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Uçuyorum benim için devrim niteliğindeki şarkım çünkü “Es” ve “TAŞ” insanlara asıl “ben”i değil sadece o dönemde olduğum ve olmak istediğim “ben”i göstermiştim. “Uçuyorum”u yaptığım sıra kendime gelmiştim…

Ayrıca, Uçuyorum’a bir Deniz Samuk yönetmenliğinde bir klip çektiniz. Kendisiyle yollarınız nasıl kesişti? Klibin oluşum süreci nasıl gelişti ve klip ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Deniz ile haliyle Venzdei Music’e katılınca orada yer aldığı için yollarımız kesişti ve “Uçuyorum”a klip yapabileceğimizi söyledi. Ben de bunun üzerine videoyu çekmeye Bursa’ya gittim ve ortaya kendi imkanlarımızla güzel bir iş çıkardık. 

En son, “Barbie”yi yayınladınız. Teklinin oluşum süreci nasıl gelişti ve Barbie ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız? 

-Barbie’nin oluşum süreci biraz özel! (gülüyor) Ama kısaca bahsetmem gerekirse hayatımdaki bir insanla aramızda geçen olaylardan sonra stüdyoya kapanıp yaptığım benim için oldukça özel bir şarkı diyebilirim.

Çalışmalarınızla ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Geri dönüşlere gelecek olursak henüz beni çok fazla insan tanımadığı için genel olarak yakın çevremin geri dönüşleri etkili oldu. Onlar da çalışmalarımı gayet beğendiklerini dile getirdiler.

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Kendi müziğime kesin bir tanım koyamam ama genel olarak o dönem ne yaşıyorsam ya da ne yaşamak istiyorsam; neyi hayal ediyorsam onu yazıyorum.

Barbie’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı? 

-Barbie’den sonra yayınlanacak çok fazla proje var ekip olarak her an üretim aşamasındayız ama genel olarak “Barbie” soundunda işlerle yoluma devam edeceğimi söyleyebilirim.

KAYA’ya bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Barbie”yi tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.