Bağımsız Sahne köşesinin yirminci konuğu, müziğin eğitiminden gelen ve İBB Kent Orkestrası ile de hatırlanan, ilk önce YouTube’da yayınladığı kendi eserlerini art arda iki albüm olarak (“Tek Başıma” ve “Yağmur”) dinleyicilerle buluşturan Hatice Bircan Akbulut… Akbulut ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, albümlerini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle Tek Başıma albümüne kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda konservatuvar eğitiminiz size müziksel anlamda neler kattı?
-Albümlerde yer alan her bestem, yoğun duygular içeren ekstra bir çalışma süreci zaten. Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı mezunuyum ve temelim olmasaydı hiç bir şey inşa edemezdim. Okuluma ve hocalarıma minnettarım… Bununla birlikte İBB Kent Orkestrası’nda solistim. Aklımdaki melodileri yıllardır hayata geçirmek için sürekli çalışıyorum.
İBB Kent Orkestrası ile yollarınız nasıl kesişti ve sizin için nasıl bir deneyim oldu?
-14 yıl önce bir giriş sınavıyla kesişti yollarımız. İşimi seviyor ve çok önem veriyorum. Sanatçı arkadaşlarımı ve orkestra bünyesinde çalışan herkesi seviyorum. Kent Orkestrası’nda çalışmamın, bestelerimi hayata geçirebilmemde büyük etkisi oldu. Önce okul sonra orkestra hayatımda önemli yer tutuyor ve hamdolsun ki yararlı deneyimlerim oldu. Çok güzel konserlere imza attık. İnşallah saygı ve sevgi çerçevesinde nice güzel konserlerimiz olur…
Bir albüm yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve Tek Başıma’nın oluşum süreci nasıl gelişti? Nasıl geri dönüşler aldınız?
-Niyetim albüm yapmak değildi. Hep yazarım, müzik çalışmalarım hayatta bir yudum tebessüm için… Yaptığım besteleri dinletebilmek, dinleyicilerle ortak hissiyatı yakalayabilmekti. Farklı gibi görünse de çoğu zaman yaşanılanlar hepimiz için. Uzun süredir çeşitli sosyal ağlarda paylaşım yapıyordum. Geri dönüşlerden çok memnunum. İnşallah zamanla kat kat artar.
En son Yağmur albümünü yayınladınız. Albümün oluşum süreci nasıl gelişti? Nasıl geri dönüşler aldınız?
-Albümlerin içindeki besteler takipçilerimize sunulmuştu, biz sadece dijital platforma taşıdık. Kalıcılık sağlasın, kolay erişilsin diye.
Düzenlemelerinizi üstlenen Volkan Gümüşlü, Zafer Karayazgan ve Uğur Yıldız ile yollarınız nasıl kesişti?
-Volkan Gümüşlü, İBB Kent Orkestrası’nda mesai arkadaşımdı. Sayesinde Zafer Karayazgan ve Uğur Yıldız ile tanıştım.
Bununla birlikte iki albümünüzü de bağımsız olarak yayınladınız. Bu bağlamda bu durum size özgür bir alan sağlıyor mu?
-Sadece uzun süredir yapılan çalışmaları albüm adedini az tutarak, toplamda 32 parça ile dijital ortamda erişim alanını genişlettik…
Müziğinizi bağımsız olarak dinleyicilerle buluşturmanın sizce bir müzik firması aracılığıyla buluşturmak arasındaki fark nedir? Artıları, eksileri nelerdir?
-Niyet dinleyiciyle buluşabilmek ise, dijital platformdan da ulaştırabilmek güzel. Müzik, süreklilik içeren bir çalışma gerektirir. İlerde yapacağımız çalışmalar bizi hangi çalışma yönüne çevirir, bilemeyiz… Kısmet!
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
-Ne hissediyorsam onu yapmaya özen gösteriyorum. Yaşam yolculuğumda hissiyatım devam ettiği sürece bestelerimi ve müziği bir türle sınırlayıp alanını daraltmak istemiyorum.
Yağmur albümünden sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-Her zaman üretmeye devam. Ortak yaşanmışlıkları ve duyguları yakalayabilmek için dinleyicilerimizin takdirine daha çok çalışma sunacağız…
Hatice Bircan Akbulut’a bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Yağmur”u tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Yorum Ekle