Bir yanda başarılı DJ Doğukan Güler, diğer yanda müziğin eğitiminden gelen ve orkestra tecrübelerinden sonra sahne önünde de var olan Ebru Duygu Akyol… İkisi de farklı isimlerle yaptıkları ortak çalışmalardan sonra bir araya gelerek ilk ortak teklileri “Gizli Gizli”yi PDND Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu. Güler ve Akyol ile Bi’Kuble için müzik yolculuklarını, kendi projelerini, ilk ortak teklilerini, aldıkları geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle ikinizin bireysel olarak müzik yolculuğu nasıl başladı?
Ebru Duygu Akyol : Aslına bakarsanız hayat yolculuğum müzik üzerine kurulu. Küçük yaşlarda annemin yönlendirmeleriyle keşfedilen bu yeteneğim yolumu bulmamı sağladı ve her zaman beni bir adım öteye taşıdı. Profesyonel müzik yaşantım ilk okul sürecimde TRT Ankara Radyosu Çocuk Korosu’na korist olarak kabul edilmemle başladı. Orta öğretim sürecimde Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı’na kabul edildim, enstrümanımla tanıştım ve o günden beri ayrılmaz bir ikiliyiz. Üniversite sürecimde Müzik eğitimi alanına yöneldim ve akademik çalışmalarımı Uludağ Üniversitesi’nde yüksek lisans programı kapsamında sürdürüyorum. Klasik Batı Müziği ile başlayan müzik serüvenim diğer müzik türlerine olan ilgimle birlikte çeşitlendi. Eğitim hayatımdan bağımsız bir şekilde, vokal ve viyolist olarak sahne performansları sergiledim ve farklı müzik tarzlarında da kendimi geliştirdim. Bunun yanı sıra yıllarca orkestraların bir parçası olma tecrübesini edindikten sonra müzik prodüksiyonu ile tanışarak bir bütünün yaratıcısı olma fikri beni çok cezbetti ve aynı şevkle çalışmalarıma devam ediyorum.
Doğukan Güler: Müzik yolculuğum lise yıllarında farklı gruplara DJ’lik yapmam ile başladı. Repertuvarımı genişletmek adına farklı tarzdan parçalarla setler yaparak dinleyicilerle paylaştım. Aldığım geri dönüşler devam etmem konusunda beni yüreklendirdi. Üniversite sürecimi geçirdiğim Eskişehir’de ilk profesyonel sahne performansımı gerçekleştirmemle birlikte mesleğimde benim için yeni bir dönem başladı ve farklı performanslarda sıklıkla yer alarak hayalini kurduğum bu meslekte profesyonelleştim. Mesleğim sayesinde birçok ünlü DJ ve prodüktörle tanışma fırsatı buldum, onların bilgi ve tecrübelerinin ışığında müzik prodüksiyonu hayatıma girdi diyebilirim.
İkinizin yolları nasıl kesişti?
Ebru Duygu Akyol: Doğu ile onun bir önceki teklisi olan “Yardım Et”in yapım sürecinde, müziğin buluşturucu gücü sayesinde bir araya geldik. Farklı bilgi birikimlere sahip olmamız sebebiyle birbirimizin yolculuğuna yenilikler kazandırdık, bu durum aramızda müzikal bir uyum yarattı.
Doğukan Güler: Duygu ile “Yardım Et” isimli teklimde yollarımız kesişti. Bu süreçte birbirimizi tanıma fırsatı bulduk ve müzikal anlamda iyi bir uyum yakaladık. Birbirimizin fikirlerinden, bilgi birikimlerinden yararlandığımızı ve iyi bir iletişim kurduğumuzu düşünüyorum. İkimizin de hayatının merkezinde müziğin olması bizi ortak noktada buluşturuyor.
Doğukan bey, ilk olarak Ege Peşkircioğlu ile “Close To The Sun” teklinizi ve ardından Remixes EP’sini yayınlamıştınız. Kendisiyle yollarınız nasıl kesişti, teklinin ve remix versiyonların oluşumu nasıl gelişti, Cayman Records ile yollarınız nasıl kesişti ve bu proje hakkında nasıl geri dönüşler aldınız?
-Yayınladığım ilk resmi şarkı olması sebebiyle “Close To The Sun” bende yeri ayrı olan bir parça ve aldığım olumlu geri dönüşler müzik kariyerimde atacağım sonraki adımlar için bana büyük bir motivasyon kaynağı oldu. Bu şarkıyı bestelerken hayal ettiğim vokal tınısı, Ege ile yollarımızın kesişmesiyle tamamlandı ve onun sözleriyle buluştuğunda ortaya bizi tatmin eden bir şarkı çıktı. Şarkının çeşitli ülkelerde ilgi görmesi ve gelen çeşitli teklifler bu remix albümünün oluşumuna altyapı sağladı. Müziklerini sevdiğim DJ ve prodüktör dostlarım Batıkan Gülyağcı, Yiğit Koç, Onuray Bal birbirinden güzel remixleriyle albümün oluşumuna katkı sağladılar. Mesleki gelişimime katkısı bulunan Cayman Records’un kurucusu Serdar Ayyıldız hem teklinin hem de remix albümünün yayıncılığını üstlendi.
Doğukan bey, bununla birlikte Güldeniz ile art arda iki tekliniz yayınlandı “Anlat” ve “Yardım Et”… Güldeniz ile yollarınız nasıl kesişti? Şarkıların oluşum süreçleri nasıl gelişti? Kare Müzik ile yollarınız nasıl kesişti ve bu iki tekli hakkında nasıl geri dönüşler aldınız?
-Güldeniz ile yollarımız “Adam” isimli cover projesiyle kesişti. Daha sonra söz ve bestesi Güldeniz’e ait olan “Anlat” parçasının prodüktörlüğünü üstlendim. “Anlat” parçasında yaylı orkestrasının akustik tınılarını, elektronik müzik ile sentezledik. Gündem yaylı orkestrasının da emekleriyle birlikte ortaya hisli bir iş çıktı. “Yardım Et” ise tarz olarak kendimi yakın hissettiğim, performanslarımda kullanabileceğim bir projeydi. Çeşitli platformlarda editör listelerinde yer almasıyla daha geniş bir kitleye ulaştım ve olumlu dönüşler aldım.
Ebru hanım, bu arada müziğin eğitiminden geliyorsunuz. Konservatuvar eğitiminiz size müziksel anlamda neler kattı?
-Bana hayalini bile kuramayacağım bir hayat kazandırmış olabilir. İlerlemek için içimde inanılmaz bir güç bulduğum bu yolun temel taşlarını oluşturuyor ve müziği eğitim sürecim sayesinde öğrendim diyebilirim. Hissettiğim ve ilham aldığım şeyleri müzik bilgim sayesinde diğer insanlara ulaştırıp onlarda nasıl hisler yarattığını izleme fırsatı buluyorum. Eğitim sürecimi devam ettirerek akademik anlamda uzmanlaşmak müzik eğitimim alanındaki hedefim.
Ebru hanım, sizi ilk olarak Efşan Kasavet ile art arda yayınladığınız iki tekli ile dinledik “Yok Hiç Kural” ve “Doğru Yok”… Efşan Kasavet ile yollarınız nasıl kesişti? Şarkıların oluşum süreçleri nasıl gelişti ve bu iki tekli hakkında nasıl geri dönüşler aldınız?
-Müzik prodüksiyonu ile tanışıp bu işe hatrı sayılır bir mesai harcadıktan sonra denemelerimi en azından yakın çevremle paylaşmaya karar verdiğim sırada Efşan ile yollarımız kesişti. Müzikal yolculuğumuz farklı olsa da Efşan ile bir uyum yakaladık. Efşan denemekten korkmayan ve emek veren biri olduğu için müziğini samimi buldum. “Yok Hiç Kural” isimli şarkımızın yapım sürecinde ortak bir sound yakalamaya çalıştık ve şarkımıza gelen geri dönüşler bizi ikinci bir projeye başlamak için cesaretlendirdi. “Doğru Yok” prodüktörlüğünü üstlendiğim yayınlanmış ilk şarkım, bu sebeple benim için anlamı büyük. Bu müzik tarzında bir iş yapmak ikimizi de keyiflendiren bir süreci beraberinde getirdi. Oluşturduğum bu müzikle dinleyicilerden güzel yorumlar aldım.
En son, ikili olarak “Gizli Gizli”yi yayınladınız. Şarkının oluşum süreci nasıl gelişti?
Ebru Duygu Akyol: Şarkının öncelikle sözleri canlandı benim için, Doğu ile bu fikri paylaştığımda onu da çok heyecanlandırdı. Bestenin aranje aşamasında şarkının duygusunu en iyi şekilde yansıtacak güncel bir tarzın keyifli arayışında bulduk kendimizi. Sonrasında stüdyoda aranje üzerine tartışıp duran iki prodüktör hayal edilebilir. Çalışma prensibi ve müziğe karşı bakış açısıyla Doğu, bende bir meslektaşım olarak hayranlık uyandırdı. Bu proje için çalışma sürecimiz paylaşım ve deneyim dolu geçti diyebilirim. Ortaya koyduğumuz bu müzikten keyif alıyorum.
Doğukan Güler: Duygu’nun bestesini dinlediğimde gerçekten heyecanlandığımı söylemeliyim. Başından beri inandığım bir proje oldu. Yaz ritmine uygun insanların eğleneceği, keyif alacağı ve dans edeceği bir sound yaratmak istedik. Daha önce gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla ortak bir müzik dili yakalamamız, “Gizli Gizli” projesinde ortak bir paydada buluşmamızı sağladı. Bu süreçte tüm sesler üzerine tek tek tartıştığımızı söylemeliyim, bu tartışmaların müziğimi ve beni geliştirdiğine inanıyorum. Duygu’nun yeni fikirlere açık olması ve mükemmeliyetçiliği, gelişime açık bir prodüktör olarak beni motive etti. Biz çalışırken çok eğlendik, eğlenme sırası dinleyicilerimizde.
PDND Müzik ile yollarınız nasıl kesişti?
Doğukan Güler: Prodüktörlük kariyerim süresince PDND, çalışmalarını her zaman takip ettiğim ve beğendiğim şirketlerden biri olmuştur. Ortaya koyduğumuz şarkımızın tarzı ve enerjisini PDND Müzik şirketinin ruhuna yakın bulduk. Bu süreçte bir araya gelmekten mutluluk duyuyoruz.
Gizli Gizli ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
Ebru Duygu Akyol: Yakın çevremin en sevdiği şarkı şu an Gizli Gizli, bu mutluluk verici. Şarkımız daha çok yeni ama şimdiden beğenildiğini hissediyorum ve bazı müzik platformlarında belirli editör listelerinde yer almaya başladı. Daha geniş bir kitleye ulaşmak ve müziğimizi sevdiklerine dair mesajlar almak mutluluk verici.
Doğukan Güler: Yakın çevrem müziğime her zaman objektif bakmıştır. Hatta bazen çok sert eleştirilere bile maruz kaldığım oluyor, onların yorumları benim için gerçekten önemli. “Gizli Gizli”, dinleyicilerin yanı sıra yakın çevremden de fazlasıyla olumlu geri dönüş aldı. Şu an tatlı bir heyecan yaşıyorum.
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
Ebru Duygu Akyol: Müziğim için “özgür” diyebilirim. Stüdyoda kendimi özgür hissediyorum ve sınırlarımın her geçen gün genişlediğini görüyorum. İçinde bulunduğum ruh halinden beslenerek elimdeki materyalleri farklı enstrüman tınılarıyla çeşitlendirmek bana keyif veriyor ve gelişimim için her seferinde yeni bir kapı aralıyor. Anlatmak istediğim çok şey olsa da söz yazım sürecinde müziğimde olduğum kadar özgür hissedemiyorum, bu alanda henüz yeniyim. Yine de yazdığım sözlerde insanların ruhuna dokunabilecek bir şeyler olduğunu hissedebiliyorum çünkü içtenlikle yazıyorum.
Doğukan Güler: Bu işi sevdiğim için yapıyorum. Ortak noktada buluşabileceğimize inandığım müzisyenlerle birlikte çalışmaya öncelik veriyorum ve onlarla yakaladığımız bilgi paylaşımı beni besleyen unsurlardan biri oluyor. Proje sürecinde keyif alıyorsam ortaya çıkan müziğin de dinleyiciye bir o kadar etkili aktarılacağını düşünüyorum. Hayatın olağan akışı içinde gerçekleşen olaylardan besleniyorum ve ilham alıyorum. Samimi müzikler yaptığıma inanıyorum.
Gizli Gizli’den sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
Ebru Duygu Akyol: Bireysel çalışmalarım devam ediyor ve dinleyicilerimle aynı frekansta kalacağımız yaklaşık o 3 dakikayı sabırsızlıkla bekliyorum. Bunun yanı sıra Doğu ile birlikte çalışmayı çok sevdim, o kendini müzikal anlamda her gün geliştiren ve paylaşımı seven titiz bir prodüktör. Sizlerle paylaşacağımız yeni müziklerimiz için şimdiden heyecanlıyım.
Doğukan Güler: Evet, yine prodüksiyonunu Duygu ile beraber yaptığımız İngilizce bir çalışmamız var sırada. Vokal olarak yine çok yetenekli bir müzisyeni, taze bir kanı aramıza aldık, bu çalışmamızın da dinleyici tarafından takdir görecek bir iş olacağına inanıyorum. Her yeni çalışmamda, bir önceki çalışmalarımdan sonra kat ettiğim yolun farkına varıyorum ve bir sonraki adımım için cesaret buluyorum. Bu sebeple müzikal çalışmalarımın her zaman devam edeceğine inanıyorum.
Doğukan Güler ve Ebru Duygu Akyol’a bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Gizli Gizli”yi tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Yorum Ekle