Röportajlar

İlk teklisi “Biz Olduk”u dinleyicilerle buluşturan Rabia Kara ile bir röportaj…

Mayıs bitmeden dinleyicilerle buluşan ilk teklilerden birisi de, çocukluğundan beri müziğe ilgi duyan ve mesleki anlamda Bilişim Teknolojileri Öğretmenliği alanında ilerlese de müzik tutkusunu taze tutan Rabia Kara’nın Kuzey Yapım etiketli ilk teklisi “Biz Olduk” oldu. Rabia Kara (Rabia Karataş) ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle “Biz Olduk”a kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız?

-Çocukluk yıllarımın farkında olmadığım o dönemlerinde müzik yolculuğum çoktan başlamış. Belki her çocuğun klasikleri arasındadır o tarak alıp şarkı söylemeler, işte benzer sahneler benimle de yaşanmış! (gülüyor) Derken kendi ilgi ve yeteneklerimizin fark edildiği o okul dönemlerinde ise okulumun müzik çalışmalarına katılmak isteğimle müzik tutkumu fark etmeye başlamıştım. Yeri geldi içinde müzik var diye kendimi tören hazırlıklarının dans etkinliklerinde buldum! Lisede gitar çalan arkadaşlarımın sesimin güzel olduğunu düşünüp bana hep şarkı söyletmesiyle devam eden yolculuğum, üniversitede gitar çalmayı öğrenmek isteğimle devam etti. Çanakkale’de Bilişim Teknolojileri Öğretmenliği eğitimimi tamamlarken bir yandan da müzik kursuna tutkuyla gidişlerim devam etti. Müzik kursunda dünya tatlısı bir hocam vardı, şarkı söylemeye aşık olmamda etkisi büyüktür. Belki ikinci okulum da o müzik kursuydu. Hocam, her mikrofonu elime uzattığında; “Haydi şu şarkıya da bakalım!” dediğinde kendimi hep müziğe ait hissetmiştim. İstanbul’a dönüşümde öğretmenlik mesleğimi farklı bir alandan devam ettirsem de müzik hep bir parçam oldu ve kendimi müzik alanında geliştirmeye devam edeceğimin sözünü kendime çoktan vermiştim.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve bu bağlamda “Biz Olduk”un sahibi-düzenlemesini üstlenen Emre Çiçek ve prodüksiyonu Kuzey Yapım olarak üstlenen Candar Köker ile yollarınız nasıl kesişti?

-Söylenen şarkıları kendi tarzınızla söylemek ayrı bir haz fakat sizinle tanınan bir şarkının verdiği duygu bambaşka. Candar Köker ile önceki yıllarda öğretmenlik yaptığım bir okulun tören programına katkıda bulunmak amacıyla gittiğimiz stüdyoda tanıştık. O gün sesimi çok beğenmesiyle başlayan yolculuğumuz bu noktalara geldi. Kendisi bir tekli çıkarma konusunda da beni oldukça teşvik etti. Söz-besteleriyle yeri ayrı olan müzik öğretmeni aynı zamanda arkadaşım Emre Çiçek’e tekli çıkarma fikrimden bahsettiğimde, seve seve büyük yüreklilikle kendisini bu çalışmanın içine dahil etti. Biz Olduk’u, Emre bizimle paylaştığı andan itibaren enerjimiz yükseldi. Şarkının bestelenme hikayesi, duygusu bizi etkileyince hemen çalışmalarımız başladı. Çekmek istediğimiz kliple ilgili bile sahneler çoktan oluşmaya başlamıştı. Geriye duyguyu doğru aktarmak, şarkıyı yaşatmak, şarkıyla bütünleşmek kalmıştı. Bunu da çalıştığım değerli isimlerle başardığımızı düşünüyorum.

Biz Olduk ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Öncelikle o kadar titizlikle çalıştık ki; ne üzerinde çalışırsanız çalışın bütün sevginizi, enerjinizi, inancınızı o işe katmıyorsanız o iş tam değildir. Biz Olduk ile ilgili ilk güzel dönüşler, dokunuşlarıyla harikalar yaratan değerli isimlerden geldi: Selim Çaldıran, Sendur Güzelel, Selahattin Güzelel, Eralp Görgün, Gencay Kıymaz, Tamer Özkan şarkımızın oluşum sürecinde usta elleriyle birbirinden olumlu geri dönüşlerimize büyük katkı sağladılar. Biz Olduk, güzel kalplerle oluşan bir şarkı, yayınlandığı günden itibaren bütün yorumlar o kadar içten, samimi ve müthiş ki iyi ki şarkı söylüyorum ve bunu paylaşıyorum dedirtiyor. Dünyanın en güzel hislerinden biri olmalı; farklı tarzlarda müzik dinleyen kitlelere hitap edebilmek. Herkesle paylaşılan bir çalışma olunca, herkesin yorumuna açık oluyorsunuz. Müzik dünyasında ilk adımlarım dolayısıyla eleştiriler benim için çok önemli. Dönütlere dayanarak söyleyebilirim ki; biz çok güzel iş çıkarmışız ve bu yolda yürümeye devam diyorum.

Köker yönetmenliğindeki klibin oluşum süreci nasıl gelişti ve klip ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Besteyi çok beğenmemizle klip kafamızda zaten oluşmaya başlamıştı. Candar Köker, klip sahnelerini kafasında kurgulamaya başlamıştı bile. Şarkı enerjik, şarkı aşk dolu, şarkı mutlu bir şarkı dedik ve klibi de ona uygun olmalıydı. Açık hava çekimine karar vermiştik. Candar Köker, şarkıya uygun, izleyen, dinleyen herkesi tebessüm ettirecek içini kıpır kıpır edecek o hayali sahneler için çalışmalarını hızlandırdı. Muhteşem göl manzaralı mekana karar verildi, karavan detayları, şarkıyı daha da samimileştirecek sahneler, kıyafetler, detaylar derken böyle dinlerken izledikçe izleyeceğiniz keyifli, mutlu istediğimiz görüntüler ortaya çıktı. Klip ve şarkı uyumu konusunda aldığımız geri dönüşler bizi yine çok mutlu ediyor. Şarkıya uyumlu, şarkının enerjisine enerji katan bir klip olduğu dönüşlerini almaya devam ediyoruz.

Kendi müzik tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

-Kendi müzik tarzımı sınırlandırmış olursam pop tarzında diyebilirim. Ama o kadar güzel çeşitlerle dolu bir dünya ki hepsinin tadı o kadar ayrı ki… “Ben sadece bu tarz söylerim!” diyebileceğimi sanmıyorum. Sesimdeki o tınıyı hissettirebileceğim, duyguyu yansıttığımı düşündüğüm her tarzda şarkıyı söylemeye devam edeceğim. 

Biz Olduk’tan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Elbette var, yolun başındayım. İlk teklim öncesinde temelimi sağlam oluşturmak istedim, uzun çalışmalarımızın ardından Biz Olduk’u herkesle paylaştık; işte Rabia Kara dedik. Bu güzel dönütlerden de beslenerek, gelecek çalışmaların heyecanına girdik bile.

Rabia Kara’ya bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Biz Olduk”u tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.