Röportajlar

İlk teklisi “Yağmur Misali”ni dinleyicilerle buluşturan Canan Hazal Erkek ile bir röportaj…

Canan Hazal Erkek… Çocukluğundan beri müzikle iç içe olan, müziğin eğitiminden ve Karadeniz müziksel kültürünün bir bireyi olmasıyla birlikte Karadeniz Müzikleri Festivali’ndeki yarışmadaki birinciliğiyle de dikkat çeken Erkek, babası Nihat Erkek’in sözlerine bestelediği “Yağmur Misali”ni ilk teklisi olarak kendi prodüksiyonuyla dinleyicilerle buluşturdu. Erkek ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle Yağmur Misali’ne kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda konservatuvar eğitiminiz size müziksel anlamda neler kattı?

-Müzik yolculuğum babamın bağlama çalmasıyla birlikte 8 yaşında başladı. Babamla birlikte Yenimahalle Halk Eğitim Merkezi Türk Halk Müziği Korosu etkinliklerine katıldım. İlk olarak orada hocam Hüseyin Düzgün’ün elime küçük bir bendir vermesi ve yönlendirmesiyle ritim çalmaya başladım. Daha sonrasında kulağımın ezgilerle dolmasıyla birlikte türkü söylemeye başladım. Özel bir müzik dershanesinde yan flüt dersleri aldım. Akabinde Güzel Sanatlar Lisesi müzik bölümüne girdim. Bu yıllarda değerli hocam İhsan Öztürk ile tanışarak, Türk Halk Müziği repertuvar dersleri almaya başladım.2014 yılında mezun olup, aynı yıl Gazi Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarı Ses Eğitimi Bölümü’nü kazandım. 2018 yılında mezun olup, aynı yıl Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Lisansüstü Eğitim Enstitüsü Türk Müziği Anabilim Dalı Yüksek Lisans programını kazandım. 2010 yılında Ankara Güzel Sanatlar Lisesi’ne başlamam ile birlikte aslen Trabzon Çaykaralı olduğum için Karadeniz Müziği’ni daha yakından tanımaya başladım ve bu ilgimi Yüksek Lisans tezim olan “Doğu Trabzon Yöresi Müzik Kültürü ve Kemençe Sanatçısı Bahattin Çamurali” başlıklı çalışmamla tamamladım. Halen araştırmalarıma devam ediyorum. Piyano, yan flüt ve kemençe çalıyorum. Konservatuvar eğitimim öncesinde Ankara Güzel Sanatlar Lisesi’nde ağırlıklı bir şekilde batı müziği eğitimi almam, piyanoya lisede başlayıp çok sevmem, bunun yanında 8 yaşından itibaren kulağımın türkülerle dolmuş olması müziğe çok yönlü bakmamı sağladı. Batı müziği ve Türk müziğini ayırmadım ancak Türk müziği elbette her zaman ağır bastı. Ki bu bence genetik bir şey. O yüzden yoluma Türk Müziği Konservatuvarı ile devam etme kararı aldım. Türk müziğinin içerisinde yerel müziğe daha yakın olmak, farklı yöreleri keşfetmek, her yöreye özgü gırtlağı, ağzı keşfetmek benim için bambaşka bir dünya oldu. E tabii Karadeniz müziğini keşfetmem içerisine girmem ağzı, gırtlağı bildiğim için daha kolay oldu.

Ayrıca, 2017’de birincilik kazandığınız Karadeniz Müzikleri Festivali kapsamında yapılan Karadeniz Müziği Ses Yarışması’na katılmaya nasıl karar verdiniz? Sizin için nasıl bir deneyim oldu ve nasıl geri dönüşler aldınız?

-Konservatuvarda değerli hocam Barış Gürkan’ın haber vermesiyle yarışmadan haberdar oldum. Çok mutlu oldum tabii hem böyle bir yarışma hem de Trabzon’da olması ayrı bir güzellikti. Yarışma öncesinde sanatçı Resul Dindar ile tanıştık, diğer yarışmacılarla çok güzel arkadaşlıklar edindim asla rekabet ortamı oluşmamıştı bu da güzel bir şey tabii. 1.liğim açıklandıktan sonra Resul Dindar ile düet yapma fırsatımız oldu, o da unutamayacağım anlardan birisi oldu. Sonrasında çevremden güzel dönüşler aldım.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve bu bağlamda babanız Nihat Erkek’in sözlerini yazdığı sizin bestelediğiniz “Yağmur Misali”nin oluşum süreci nasıl gelişti?

-Babam yıllardır şiir yazıyor. Yani yaklaşık 50’ye yakın şiiri var tahmin ediyorum. Bu şiirlerinden biri olan Yağmur Misali’ni ben okuyunca nasıl benimsemişim ki kemençeyle meşk ederken bir anda bu ezgi geldi aklıma. Sonrasında sözlerle birleştirerek böyle bir eser oluşmuş oldu. Yağmur Misali’ni ilk teklim, yani aslında ilk göz ağrım olarak yayınlamaya karar verdim. Ben icra ederken çok da keyif alıyorum açıkçası.

Yağmur Misali ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Yağmur Misali ile ilgili olumlu geri dönüşler aldım. Bu da beni üretmeye teşvik etti aslında. Bunun sonucunda da yine sözleri babama ait olan başka bestelerim de var.

Bununla birlikte kendi prodüksiyonunuzu kendiniz üstlendiniz. Bu durum size yapmak istediklerimiz açısından özgür bir alan sağlıyor mu?

-Elbette sağlıyor ancak daha gelişmiş bir prodüksiyon, bir aranje ile daha geniş kitlelere ulaşacağını düşünüyorum.

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Yukarıda da bahsettiğim gibi Batı Müziği ve Türk Müziği’nin içerisinde olmak müziğe çok yönlü bakmamı sağladı. Bu nedenle kalıplaşmış bir müziğin içinde olmadığımı düşünüyorum. Yerel müziğe daha yakın, daha serbest ve yöresel kalıpları bozmamaya çalışarak kendi müziğimi üretmeye çalışıyorum ve çalışacağım diyeyim.

Yağmur Misali’nden sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Evet var. Onları da hayalimdeki müziğin kültürün sanatın şehri İstanbul’da gerçekleştirmek istiyorum. O şekilde diğer bestelerimizin de daha geniş kitlelere ulaşacağını düşünüyorum.

Canan Hazal Erkek’e bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Yağmur Misali”ni tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.