Röportajlar

Yeni teklisi “İnsan”ı dinleyicilerle buluşturan Barbaros Alimert ile bir röportaj…

Barbaros Alimert… Dinleyicilerin hem sahne performansları hem de kendi yazıp-düzenlediği, art arda yayınladığı EP-tekli çalışmalarıyla tanıdığı ve bu bağlamda alternatif bağlamda günümüzün başarılı isimlerinden olan Alimert, en son yeni teklisi “İnsan”ı geçtiğimiz haftalarda Avrupa Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu. Alimert ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.

Öncelikle Güzel Kadın’a kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız?

-Lise zamanında rock ve metal çalan gruplarda gitaristlik ve vokallik yaptım. Üniversitede blues müzikten Türk Halk Müziği’ne kadar birçok tarzdan beslenmeye devam ettim. Sonrasında vokal ve gitarist olarak bulunduğum kendi grubumu kurdum o sıralar cover çalıyorduk ama Yerle Bir Edersin EP’sinde olan “Bir Ben” şarkısını o sıralar yazmıştım.

Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve Güzel Kadın’ın oluşum süreci nasıl gelişti? Yüzdeyüz Müzik ile yollarınız nasıl kesişti? Şarkı ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız? 

-Sözleri daha önceden hazırdı, sonrasında akustik gitarımla bir gün takılırken bestesi oluşuverdi. ilerleyen günlerde de aklıma yerleşti ve uyum sağladığını düşündüm sonrasında da kaydettim. Şarkılar biriktikçe insanlarla paylaşmam gerektiğini düşündüm. Demoyu Yüzde Yüz Müzik’e gönderdim ve anlaştık. Reklam yapılmamasına rağmen az sayıda olan dinleyicilerin tepkisi hep olumlu yönde oldu. Bu da tabii bir EP yayınlamama beni teşvik etti.

İkinci olarak “Yerle Bir Edersin” EP’sini yayınladınız. EP’nin oluşum süreci nasıl gelişti ve şarkılar ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Amerika dönüşü İstanbul’a taşındım. Haftada 45 saat bunaltıcı bir işte çalışırken geri kalan kısıtlı zamanımda tamamen bestelerime odaklandım. O zamanda yaşadığım ruh hallerimi de bu şekilde yansıtmış oldum. Yoğun bir çalışma sonrasında evde kayıtları tamamladım ve inanlara sundum. Beni tanımayan insanlara da yavaş yavaş ulaştığımı fark ettim. EP’deki her parça farklı duyguları anlattığı için bunları karşı tarafa hissetirebilmek beni tabi ki daha da motive etti.

Üçüncü çalışmanız “Sonbaharlar” oldu. Şarkının oluşum süreci nasıl gelişti? Avrupa Müzik ile yollarınız nasıl kesişti? Şarkı ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Aslında Sonbaharlar’ı yayınlamak planımda yoktu. Diğer şarkılarımın düzenlenmesi ve kayıt aşamasına yoğunlaşmıştım. Albüm planım yavaş yavaş oluşurken içime sinmeyen nedenlerden dolayı biraz erteleme kararı aldım. Bu arada önüme uzun süreli bir Asya seyahati fırsatı çıktı, ben de düzenlenmesi zaten hazır olan Sonbaharlar’ı kaydedip yola çıktım. Sufle grubundan Mustafa (Atik) yakın arkadaşım. Onun sayesinde Avrupa Müzik ile yollarımız kesişti.

 Dördüncü çalışmanız “Dedim ki” oldu. Şarkının oluşum süreci nasıl gelişti? Şarkı ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-Tarımla uğraşmak için İstanbul’dan Ayvalık’a taşındıktan bir süre sonra yine başka bir şarkı ile ilgilenirken o anda çok nadiren kar yağan bölgeye kar yağmaya başladı. Sanki daha önceden bildiğim bir şarkıyı çalıyormuşum gibi sözleri de bestesi de kendi kendine zamana dökülüverdi. Biraz tarzım dışı farkındayım ama evrene göndermekten başka elimden bir şey gelmez! (gülüyor) Geri dönüşler de yine güzeldi, herkese teşekkür etmek isterim bu sayede.

En son, “İnsan”ı yayınladınız. Şarkının oluşum süreci nasıl gelişti? Şarkı ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?

-İnsan son yaptığım şarkılardan. Akustik olarak çıktı blues ve funk motifleri işlendi ve son halini aldı. Kapağını tasarlayan Ege Özbarutçu’ya da selamlarımı yolluyorum. Kendisi 10 yaşında ve resimle yakından ilgileniyor.

Bununla birlikte bütün çalışmalarınızda düzenlemenizi kendiniz üstlendiniz. Kendi düzenlemenizi yapıyor olmak, yapmak istedikleriniz bakımından özgür bir alan sağlıyor mu?

-Fazlasıyla özgürlük sağlıyor ama yeterli bakış açısı sağlıyor mu ondan emin değilim. Sonuç olarak tek kişiyim.

Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?

-Belirli bir tanıma sokmak zor olsa da folk, blues, progresif rock ögeleri barındıran akustik tınıların ağırlıklı olduğu ve sınırlamalar olmadan iyi olan müziğin peşine düştüğüm bir tarz olarak yorumlayabilirim.

İnsan’dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?

-Uzun zamandır aklımda albüm planı var çalışmalarım hep bu yönde haliyle sözler ve besteler de birikmiş durumda. Ama tüketim çağı her şeyde olduğu gibi müzikte de bazen bizleri kötü etkiliyor. Biraz daha zamana ihtiyacım olduğunu düşünerek bir süre daha tekli olarak veya iki, üç şarkıdan oluşan projeler yapacağım.

Barbaros Alimert’e bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “İnsan”ı tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.