Tolgahan Tarıoğlu… Aforizmadam grubu ve özellikle “Bu Kalp” şarkısı ile dikkat çelen Tarıoğlu, belli bir zaman sonra kendi solo kariyerine yönelerek art arda yeni çalımalar yayınlamaya başladı. En son Aforizmadam döneminde yaptığı ve ilk defa bir formatta yayınladığı “Yerinde Say”ı GROW etiketiyle dinleyicilerle buluşturan Tarıoğlu ile Bi’Kuble için; müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle Aforizmadam grubuna kadar olan müzik yolcuğunuzda neler yaptınız? Grup olarak yollarınız nasıl kesişti ve grup deneyimi size müziksel anlamda neler kattı?
-Müziğe ilk olarak davul ile başladım. Kendi kurduğum birkaç grup dışında başka gruplara da girdim. Metal müzik özel ilgi alanımdı. Daha sonra burada söyleyemeyeceğim bir olay sebebiyle davulu bırakıp müziğe ara verdim. Dört ay boyunca odamdan çıkmayıp gitar çalmayı öğrendim. Bundan sonrasında Aforizmadam’ın ilk temelleri atılmaya başladı. Grup deneyimi benim hayatımdaki en önemli tecrübeler oldu iyisi ve kötüsüyle birlikte.
Profesyonel bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve bu bağlamda ilk tekliniz Unutmak İstiyorum’un sahibi Cafer Esmer ile yollarınız nasıl kesişti? Unutmak İstiyorum ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Gecenin bir vakti öylece internette gezinirken bir otobüste söylendiği telefon kaydını dinledim ve çok etkilendim. Ardından gitarda çalmayı denedim ve düzenlemesine giriştim. O kayıt yarımdı, aynı zamanda bu yüzden biraz söz de ekledim ve tam bir şarkı haline getirdim. Başta Cafer Ağabey’e ulaşamadığım için karşılaşmamız biraz aksiyonlu oldu. Lakin daha sonra telefonda konuşup bu konuda güzelce anlaştık. Unutmak İstiyorum gerçekten çok güzel tepkilerle döndü bana. Bana olduğu gibi sanırım çoğu insana da besteler ayrı bir hissiyat veriyor. Bunu benim neslimin iyi bildiği alternatif ile birleştirince, her yaştan insanın duygularına hitap edebilen bir şarkı ortaya çıktı.
2020 ortasında “Bu*” isimli albümü yayınladınız. Albümün oluşum süreci nasıl gelişti ve nasıl geri dönüşler aldınız?
-Bu* albümü benim için üzerine çalışılıp planlanmış bir albümden ziyade bir külliyattır. Kayıtları özellikle ham halde, yanlışlarla dolu bir şekilde bıraktım. İçindeki şarkıların yazılma tarih aralığı 6 yıla kadar uzanıyor. Bir şarkı ile diğeri arasında böyle yıllar var. Bu yüzden hepsini ilk kaydedildiği halleriyle bıraktım. Bana her daim nasıl ve nereden başladığımı hatırlatması için yayınlanmış bir albümdür. Aynı zamanda Bu Kalp’in Spotify’a gelmesi gerekiyordu artık! (gülüyor)
2021 başında “Nefesini Tut”i yayınladınız. Teklinin oluşum süreci nasıl gelişti? Bu bağlamda Avrupa Müzik ile yollarınız nasıl kesişti? Nefesini Tut ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Kaderin bir cilvesi olarak görebiliriz bu süreci aslında. Çünkü bu şarkının yayınlanmasında etkin rol oynayan her bir durum birbirinden bağımsız ve alakasız olarak gelişti. Bu* albümünün ve Bu Kalp şarkısının sanki hiç eskimemiş gibi yeniden ilgi görüp dinlenmeye başlaması içimdeki müzik aşkını yeniden alevlendirmeye başladı. Üstüne Nefesini Tut şarkısının kayıt ve mixini üstlenen Cem Baran Başaran ile tesadüfi bir şekilde tanıştık ve bir şarkı yapabileceğimize karar verdik. Tüm bunlardan bağımsız yeni yükselen sanatçılara destek vermeyi düstur edinmiş Avrupa Müzik beni takibine almıştı ve bana ulaştılar. Tüm bunlar olurken uzun zamandır şarkı yazmıyordum ve aslında eski yazdığım şarkılardan birini kullanmayı planlıyordum ki, bir gece Nefesini Tut şarkısı çıkıverdi öylece. Böylelikle hepsi birleşti ve tam manasıyla profesyonel yolculuğum için kendi adıma çok güzel bir başlangıç oldu.
Eylül ayında ilk önce Canlı Akustik @Ankara Jam Session (Live) albümünü yayınladınız. Kayıtların oluşumu süreci nasıl gelişti ve albüm ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Efekan Levent uzun zamandır arkadaşım ve Aforizmadam oluşmadan önceki son grubumun davulcusudur. Yıllarca uzak kalsak da bağları koparmamıştık. Onun projesi olan Ankara Jam Session’a beni de davet etti ve güzel bir canlı yayın oldu. Oradaki kesitleri bir Live albüme dönüştürmem kaçınılmazdı elbette.
Ayrıca Aforizmadam olarak yaptığınız “Göremem” dijitalde yayınlandı. Şarkının oluşum süreci nasıl gelişti ve şarkı ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Doğrusu Aforizmadam dağılalı yıllar oldu ve ben anısına ihanet etmeden insanların akıllarında gerçekten bir anıya dönüşmesini istiyorum artık bu ismin. Kendi ismimle kendi başıma ilerliyorum, bu yüzden eski zamanları pek konuşma taraftarı değilim.
Ardından, bu sefer GROW etiketiyle “İstemem”i dinleyicilerle buluşturdunuz. İstemem’in oluşum süreci nasıl gelişti? Bu teklide yeniden Avrupa / GROW ile çalışmaya nasıl karar verdiniz? İstemem ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Tıpkı Nefesini Tut gibi gecenin bir yarısı bir anda ortaya çıkan bir şarkı. Şarkı çıkar çıkmaz Avrupa Müzik temsilcim Erdinç Tanrıverdi’ye ulaşıp bu şarkıyı yayınlamak istediğimi söyledim. Sağ olsun bir an önce yayınlanabilmesi için elinden gelen her şeyi yaptı. Kayıtlarında çok sevdiğim gitarist Berk Özcivelek büyük katkılarda bulundu. Mix ve masteringini de değerli arkadaşım Efekan Levent üstlendi. Bana ilk ulaştıklarından itibaren temsilcim Erdinç ile aramızda sağlam bir arkadaşlık kuruldu. Şirket-Müşteri kalıbını kendi aramızda kırdık diyebilirim. İnsanın derdini bile anlatabildiği bir şirket bulması bu dönemde bulması çok zordur. Bana çok güzel bir özgürlük sağlıyorlar. Kısıtlamaları yok, istediğim şarkıyı istediğim zaman kendim de yayınlayabiliyorum ve bu konuda oldukça destekleyiciler. Geri dönüşlere geldiğimizde ise, daha arabesk tınılarda ilerleyen bir şarkı olduğu için eski nesilden insanların daha çok sevdiğini söyleyebilirim. Yine de aşk acısının nesli olmaz, bu yüzden biraz olsun kendinden parça bulan her yaştan insanın sevdiğini söyleyebilirim.
Sonra, kendi prodüksiyonunuzla “Yanar”ı yayınladınız. Yanar’ın oluşumu nasıl gelişti ve tekliyle ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Oyuncaklarım dediğim yeni ekipmanlarımla klavye çalma konusunda kendimi geliştirirken karşılaştığım bir akor dizisi aklımda şimşekler çaktırdı ve her daim olduğu gibi gecenin bir vakti Yanar’ın ilk temelleri atıldı. Bir süre içimde gelişip büyümesini bekledim ve sonunda tam olarak olgunlaştığında kaydettim. Bu şarkının en önemli özelliği benim için baştan sona her şeyiyle kendim tasarlayıp yapmış olmamdır. Geri dönüşler için henüz erken olduğu için sağlıklı bir yorum yapamıyorum fakat yakın çevremde hem beste ve güfte olarak hem de kayıt kalitesi olarak gayet olumlu yorumlar aldım.
Sıradaki tekliniz “Yalnız Ben” oldu. Yalnız Ben’in oluşumu nasıl gelişti ve tekliyle ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Yalnız Ben şarkısı yazım olarak yıllar öncesine dayansa da, yakın zamanda gözüme yeniden çarpan ve özellikle yakın arkadaşım ve müstakbel yönetmenim Sergen Tezel’in ağır ısrarları sonucu kaydetmeye karar verdiğim bir şarkıdır. Yanar’da olduğu gibi yine tüm aşamalarını tek başıma hallettim. Yanar’da aldığım küçük ölçekli geri dönüşlerin de yardımıyla kayıt aşamasını bir adım daha ileri taşıyabildiğimi düşünüyorum.
En son GROW etiketiyle “Yerinde Say”ı yayınladınız. Yerinde Say’ın oluşumu nasıl gelişti ve tekliyle ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Yerinde Say eski grubum Aforizmadam döneminde yazdığım bir şarkıdır. Uzun yıllar boyunca yalnızca bazı canlı yayınlar ve verdiğim ufak çaplı konserlerde dinlenilen bu şarkıyı eski hayranlarım ve yine yakın arkadaşım Sergen’in ısrarları sonucu yayımlamaya karar verdim. Eskiden beri bilinen bir şarkı olduğu için de ruhunu bozmamak adına canlı ve tek akustik vokal olarak kayıtlarını aldım. Geri dönüşler güzel, özellikle şarkıyı bilenler tarafından…
Bununla birlikte düzenlemelerinizi de kendiniz üstleniyorsunuz. Bu durum size yapmak istedikleriniz konusunda özgür bir alan sağlıyor mu?
-Müziğe ve onu anlamaya başladığım günden beri hayalim buydu. İnsan demek sorun demektir derler ve ben bunu çok erken yaşlarda tecrübe ettim. Hiçbir sorun çıkmasa bile kafamdakileri asla tam anlamıyla karşıya yansıtamayacağımı biliyordum. Bu yüzden hep kendimi geliştirerek aşamaların her birini kendi başıma yapabilecek konuma gelmek için çalıştım. Şimdi mix-mastering aşamasını da üstlenmeye başlıyorum. 12 Kasım, doğum günümde çıkardığım Yanar adlı şarkımın tüm aşamasını tek başıma yaptım ve bu bağlamda tam anlamıyla benim olan ilk teklim oldu diyebilirim. Bu özgürlüğü seviyorum.
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
-Henüz bunun için çok erken bana göre çünkü hala evrimleşiyor ve gelişiyor. Yeni ekipmanlar ve yeni bilgilerle kendimi donatarak tam manasıyla içimi yansıtabileceğim tarza git gide daha da yaklaşıyorum. Yine de söyleyebileceğim birkaç şey var; Her şeyden önce şunu biliyorum ki, her şarkım yazıldığı zamanın ruh halini ve duygularını yansıtıyor. Hiçbir zaman dinleyicimi küçümseyip de onlara olmayan şeyleri aktarmaya cüret etmedim. Belki de bu şekilde bir tiyatroya girmediğim için az ama beni anlayan, duygularımı paylaşan insanlar beni dinliyor.
Yerinde Say’dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-2021 bakımından yeterince şarkı çıkardığımı düşünüyorum. Ama tabii ki 2022’ye dair güzel planlar da yapıyorum. Her gün düzenlemelerle, kayıtlarla ilgileniyorum ve bir yandan da mix-mastering konusunda kendimi geliştirmeye ve üretmeye devam ediyorum. Küçük bir ipucu vereyim; “Geri Dönmedin” adlı bir düet şarkı da kayıt aşamasında ve yakında yayınlanacak. Aynı zamanda ‘madB’ adlı sevdiğim bir rap sanatçısının prodüktörlüğünü yaptığım “Taklamakan” adlı ilk şarkısını da kanalımdan yayınlayacağım.
Tolgahan Tarıoğlu’na bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Yerinde Say”ı tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Yorum Ekle