Bağımsız Sahne köşesinin seksen dördüncü konuğu; müzik tutkusunun peşinden giderek hem teklileri hem de O Ses Rap’teki performansıyla Rap ve Trap alanında kısa sürede kendisini kanıtlayan Kadın MC’lerden biri haline gelen, en son yeni teklisi “Sensiz Olamam”ı dinleyicilerle buluşturan Aleyy (Aleyna Öztürk) oldu. Aleyy ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, yeni teklisini, aldığı geri dönüşleri ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle BRO!’ya kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda O Ses Rap’e katılmaya nasıl karar verdiniz ve buradaki deneyiminiz size neler kattı? Ayrıca Bir tekli yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve bu bağlamda “BRO!”nun oluşum süreci nasıl gelişti? Prodüksiyonu üstlenen Can Göksel ile yollarınız nasıl kesişti? BRO! ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Müziğe başlama serüvenim arkadaşlarım sayesinde gerçekleşti. BRO!’dan önce de profesyonel olmasa da yayınladığım projelerim oldu. Can Göksel yollarımız kesisince işler artık profesyonelliğe doğru taşındı. Müzik artık benim hayalim olmaya başlamıştı. Günümün tamamını müziğe ayırmaya başlamıştım. Söz yazmak, kayıt almak, doğru beat seçimi vs konularla ilgili araştırmalar, metinler, videolar izlemeye başladım. Tüm bunları yaparken “Gerçekten istediğim müzikmiş!” dedim kendime, sonra daha profesyonel platformlarda deneyim kazanmak için O Ses Rap’e başvurdum. Ablam çok ısrar etti katılmam için ve açıkcası ilk önce pek istekli değildim, sonrasında ablam benden habersiz başvuru yapmış. Bana geri dönüş yaptıklarında durumu fark ettim ve o anın heyecanıyla yarışmaya kattılmaya karar verdim. O Ses Rap bana birbirinden güzel dostluklar kazandırdı, her şeyden önemlisi Murda ile tanışmak, çalışmak benim için çok gurur vericiydi. BRO! benim için güzel bir başlangıçtı. Can Göksel ile birllikte yaptığımız ilk çalışmaydı. Altyapısını ve aranjesini Can Göksel üstleniyor. Can Göksel ile şöyle tanıştık, de bir gün stüdyoda otururken bir anda telefon çaldı ve ortak tanıdığımız bir arkadaşımız vardı davet etti. O gün stüdyoda tanışmıştık. O günkü samimiyeti ve sıcakkanlılığı bu projeleri yapmamıza sebep oldu. Müzikal anlamda beraber çalışsak da bir anda abi kardeş gibi olduk ve o samimiyeti kaybetmedik. Projeyi hazırlarken kendisine bir prodüktör olarak çok güveniyordum ve işini en iyi şekilde hazırlayan ve yürüten bir prodüktör olduğu için her şey güzel ve akışında ilerledi. Her şarkımda olduğu gibi bu şarkımda da olumlu ve olumsuz yorumlar aldım. Maalesef her kesime tek bir şarkıda hitap etmek pek mümkün olmuyor. Bazen insanlar saygısızca eleştirirken bazen de verilen emekleri, harcanan zamanı görüp ona göre değerlendirebiliyor.
İkinci tekliniz Göksel prodüksiyonu “Efor”un oluşum süreci nasıl gelişti? “Efor” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Efor aniden yapılan bir projeydi. Açıkcası aklımda pek bu vibelarda şarkı yapmak yoktu. Bir anda stüdyoya girdik ve ortaya böyle bir iş çıktı. Mix-mastering derken bir anda projeyi dijitale verdik ve güzel yorumlar aldık.
Üçüncü tekliniz Aspar ile ortak tekli “Geri Dönme”nin oluşum süreci nasıl gelişti? Aspar ve prodüksiyonu üstlenen Kenan Aliev ile yollarınız nasıl kesişti? “Geri Dönme” ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Aspar çok sevdiğim değer verdiğim bir arkadaşımdı, bir gün birbirimize yaptığımız işleri dinletirken bizim de proje yapmak aklımıza geldi. Kenan abi ile de önceden çalışmışlığımız vardı, altyapı ve aranje için kendisiyle çalışmak istedik. Geri dönme benim Trap’ten dönüşüm oldu. İnsanlar benden afro type’larda işler geleceğini pek beklemiyorlardı.
Dördüncü tekliniz “Fiyaka”nın oluşum süreci nasıl gelişti? Prodüksiyonu üstlenen Segah ve Berkay Duman ile yollarınız nasıl kesişti? Fiyaka ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Fiyaka bu zamana dek üzerinde en çok çalıştığım projemdi. Benim için farklı bir değeri var. Klip ve beraberinde 50 kişilik bir ekiple çalışmak çok yorucu olsa bir o kadar keyif vericiydi. Yönetmenliğini Erdinç Ersoy’un mix-masteringini Berkay Duman’ın aranjesini Segah’ın üstlendiği bu proje artık benim emin adımlarla yürümem gerektiğini profesyonel anlamda çalışmanın hissiyatını yaşattı. Fiyaka birçok kişi tarafından sevilse de bir o kadar da linçlendi. Daha önce de bahsettiğim gibi her kesime hitap etmek mümkün değil. Daha iddialı ve şatafatlı olması bazı insanların hoşuna giderken bazılarının da gitmedi.
En son “Sensiz Olamam”ı dinleyicilerle buluşturdunuz. Teklinin oluşumu nasıl gelişti ve beste-düzenlemeyi üstlenen Furkan Karakılıç ile yollarınız nasıl kesişti?
-Hep aklımda daha tatlı samimi bir şarkı yapmak vardı. Furkan Karakılıç’la beati hazırladıktan sonra sözlerini yazdım ve bir anda böyle bir proje çıktı ortaya. Daha aşktan ve ayrılıktan bahsettiğim bu şarkımda slow bir vibe yerine daha eğlenceli bir şekilde ayrılığı anlatmak istedim.
Sensiz Olamam ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Sensiz Olamam birçok dinleyicinin hoşuna gitti ve gelen tepkiler beni çok mutlu etti. Bu tepkiler bana çok ilham verdi ve buna benzer vibelarda işler çıkarmam için öncü oldu.
Bununla birlikte müziğinizi bağımsız olarak dinleyicilerle buluşturuyorsunuz. Müziğinizi bağımsız olarak dinleyicilerle buluşturmak size yapmak istedikleriniz anlamında özgür bir alan sağlıyor mu?
-Herhangi bir label ile çalışmamam, müzikal anlamda kararları benim vermemi sağlıyor. Altyapıları, sözleri, klipleri istediğim gibi tasarlayıp, insanlara sunuyorum. Bu tabii ki bana özgür bir alan yaratıyor.
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
-Müzik evrenseldir, yaptığım projeleri tanımlayamam. Bazı insanlar işlerimi beğenirken bazı insanlar nefret dolu olabiliyor. Aslında tek isteğim insanlar üzerindeki önyargıları kırmak.
Sensiz Olamam’dan sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
-Kendimi şu anda geliştirmeye odaklıyım. Vokal ve piyano eğitimleri alıyorum. Daha vokal ağırlıklı projeler hazırlamak istiyorum. Üzerinde çalıştığım solo ve featuring şarkılarım var şu anda hazırlık aşamasındalar. Kısa süre içinde de klipleriyle birlikte dijitalde yayınlamayı planlıyoruz.
Aleyy’e bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “Sensiz Olamam”ı tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Yorum Ekle