Eren, serinin üçüncü albümünde bu sefer Selda Bağcan yorumuyla bütünleşen eserlere dokunarak, her müzik türüne yatkın olduğunu bir kez daha kanıtlıyor : Cenk Eren – Repertuvar : Selda Bağcan Şarkıları…

Cenk Eren, Repertuvar adı altında yaptığı Tanju Okan ve Ferdi Özbeğen albümlerinden sonra iki yeni tekli yayınlamıştı ve Eren, yaz aylarında verdiği haberle birlikte bu sefer Repertuvar serisinin üçüncüsünün yaşayan ustalardan Selda Bağcan şarkılarından oluşacağını paylaştı ve albüm, Majör Müzik Yapım etiketiyle dinleyicilerle buluştu : Repertuvar : Selda Bağcan Şarkıları…

Yapım ve prodüksiyonunu Selda Bağcan ve Ferhan Üçoklar’ın üstlendiği albümün düzenlemeleri Sarp Özdemiroğlu ile Berk Eyüpoğulları ortak imzası taşıyor. Cihangir Müzik Evi ve Jingle House’da kaydedilen albümün tonmaisterliği Efe Onat’a, mix-edit çalışmaları Özdemiroğlu’na, mastering çalışması ise Çağlar Türkmen’e ait.

Albüm, Bağcan’ın 1971 tarihli dördüncü plağı olan Ali Ercan eseri ‘Adaletin Bu Mu Dünya’ ile açılıyor. Kemal Esen’in bağlamasının önde başladığı eserde Erdem Sökmen’in klasik gitarı ve Cenk Erdoğan’ın elektrosu dengeleniyor. Eren’in çift ses vokali başarılı. Cengiz Ercümer’in perküsyonları da eseri canlı kılarak tamamlıyor. Ardından Selda Bağcan ile düet, Bağcan’ın 1973 içinde yaptığı son plak olan anonim ‘Gesi Bağları’ Sökmen’in klasik ve akustik gitarlarıyla başlayan eserde Serdar Barçın’ın flütü eserin duygulu yapısını dengeliyor ve İstanbul Strings’in yaylıları ile dengeleniyor. Orta kısma doğru Ercümer de perküsyonlarıyla öne çıkıyor. Orta kısımda Barçın’ın flüt solosu ve yaylıların uyumu başarılı. Bağcan ve Eren de özellikle son kısımdaki birleşimlerinde güzel bir denge yakalayarak uyumlu bir düet performansına imza atıyor. Bitirişteki klavye solo da esere 1980’ler tınıları katıyor.

Sırada, iki anonim eser var; ilk önce Bağcan’ın 1971 tarihli üçüncü plağı ‘Çemberimde Gül Oya’ Sökmen’in gitarları ve Ercümer’in perküsyonlarıyla başlayan eserde Altuğ Öncü’nün buzukisi yer yer öne çıkıyor. Ardından Bağcan’ın da 1971 tarihli ilk plağı olan ‘Sivas Ellerinde Sazım Çalınır’ Sökmen’in gitarlarının öne çıktığı eserde perküsyon-bas da eseri dengeliyor. Klavye fon da yaylılarla birlikte eseri tamamlıyor.

Sıradaki eser, Bağcan’ın ikinci plağı olan; Neşet Ertaş’ın ‘Tatlı Dillim’i oluyor. Sökmen’in gitarı ve Ercümer’in perküsyonları ile başlayan eserde Sökmen’in gitarındaki İspanyol tınılar eserin ilk halini dinleyicilere anımsatıyor. Ardından, Bağcan’ın 1985 yılında iki albüm birlikte çalışacağı Uzelli firmasına geçtiğinde yaptığı ilk kaseti ‘Selda -Dost Merhaba’dan Hasan Hüseyin Korkmazgil dizelerine Ahmet Kaya bestesi ‘Öyle Bir Yerdeyim Ki’ -ki Ahmet Kaya yorumunda da Kaya, Bağcan ile düet yapmıştı. Arp solo ile başlayan eserde Erdoğan’ın perdesiz gitarı öne çıkıyor ve elektrik gitarıyla dengeleniyor; Barçın’ın flütü de Sökmen’in gitarları ve davul-perküsyon uyumuyla eserin duygulu yapısını destekliyor. Bas ve klavye fon da eseri güçlendiriyor. Çift ses vokal de eseri tamamlıyor.

Albüm, Bağcan’ın 2004 yapımı Denizlerin Dalgasıyım albümünün açılışını yapan Tünay Bozyiğit eseri ‘Düşen Hep Yerde Mi Kalır’ gitar-perküsyon-bas uyumuyla başlayan eserde çift ses vokal eserin duygusunu destekliyor ve Esen’in bağlaması öne çıkıyor. Ardından, Bağcan’ın 2009 yapımı Güvercinleri De Vururlar albümünde seslendirdiği anonim eser ‘Mağusa Limanı’ geliyor. Muammer Ketencoğlu’nun akordiyonu ve Öncü’nün mandolininin ön planda çıktığı eserde gitar-perküsyon-bas uyumu da eseri destekliyor. Öncü’nün buzukisi de esere dahil olarak yer yer öne çıkıyor. Orta kısımda akordiyon-flüt solo uyumu başarılı ve klavye yaylılar ile eseri tamamlıyor.

Son iki eserin ikisi de, Bağcan’ın 1992 yapımı Ziller Ve İpler albümünde seslendirdiği eserler oluyor. İlk olarak Ümit Yaşar Oğuzcan dizelerine Bağcan bestesi ‘Beni Unutma’ yaylıların önde başlayıp perküsyon ve klavye ile dengelendiği eserde akordiyon da perdesiz gitar ve bas ile altyapıyı güçlendiriyor. Son kısımda Eren de şiir kısmıyla eseri tamamlıyor. Son eser ise, Aysel Gürel’in anonim besteye yazdığı; albüme adını veren şarkı ‘Ziller Ve İpler’ Öncü’nün buzukisinin öne çıkıp Sökmen’in gitarıyla dengelendiği eserde yaylı ve ritm-bas uyumu da eserin hareketli yapısını destekliyor. Çift ses vokal de eseri güçlendiriyor ve bağlama da yer yer öne çıkıyor. Son kısımda Erdoğan’ın elektro solosu başarılı ve klavye-perküsyon ile eseri tamamlıyor.

Eren, serinin üçüncü albümünde bu sefer Selda Bağcan yorumuyla bütünleşen eserlere dokunarak, her müzik türüne yatkın olduğunu bir kez daha kanıtlayarak 2019’un başarılı albümlerinden birine imza atıyor.