Tacınur Kütükoğlu’nu çoğu dinleyici Selami Şahin’in konserlerinde ve yine bu doğrultuda “Seninle Başım Dertte” müzikalinde vokalistliğinden hatırlayacaktır. Şimi ise Tacınur, kendi prodüksiyonunu üstlendiği (TT’s Production) ilk albümü “7’ilk”i dinleyicilerle buluşturdu. Tacınur ile Bi’Kuble için, müzik yolculuğunu, albümünü ve gelecek çalışmalarını konuştuk.
Öncelikle 7’ilk’e kadar olan müzik yolculuğunuzda neler yaptınız? Bu bağlamda konservatuvar eğitiminiz size müziksel anlamda neler kattı?
-Çocukluğumdan beri müzik hep ilgi odağımdı zaten.. Ailem ve öğretmenlerim bu yatkınlığımı fark ettiklerinde ilkokuldaydım. Belediye Konservatuvarı’nın çocuk korosuna katıldığımda müzikten ne kadar çok keyif aldığımın farkına iyice vardım. Ama asıl yolculuk ortaokulda Uludağ Üniveritesi Devlet Konservatuarı Viyola Anasanat Dalı’nı kazandığımda başladı. Enstrümanınla bütünleşmek, müziği benimsemek, öğrenmek ve icra etmek gerçekten uzun ve zorlu bir yol.. İlk konserim Cihat Aşkın ve Küçük Arkadaşları (CAKA) projesi ile oldu. Bu projenin ilk öğrencileriydik. Lisede Mimar Sinan Devlet Konservatuarı Viyola Anasanat Dalı’na geçiş yaptım ve İstanbul’a yerleştim. Fakat ben büyüdükçe kendi müziğimi yapma hevesim de benimle beraber büyüdü… Lise bittikten sonra Popstar Alaturka programında Selçuk Tekay şefliğindeki orkestranın içerisine dahil oldum. Farklı bir sahne ve benim için farklı bir deneyimdi Türk müziğinin içerisine dalmak… Tabi bakış açılarım da değişti. Türk müziğinin de içerisinde olmaktan çok keyif aldım. Daha sonra şimdi menajerliğimi üstlenen Nalan Höke Turan’ın Bursa’da kurmuş olduğu Nev-Eda Bayanlar Türk Müziği grubuna dahil oldum. Çok keyifli yıllar geçirdik, birçok konser verdik ve birçok sanatçı ile aynı sahneyi paylaştık. Bu arada yüksek öğrenimimi de Balıkesir Necatibey Fakültesi Müzik Öğretmenliği bölümünde okudum ve üniversiteyi birincilikle bitirdim. Aslında dönüm noktam Balıkesir’dir. Öğretmen arkadaşlarımızla özel bir gece için kurduğumuz Nüans grubumuzla 5 yıl boyunca müzik yaptık ve ben şarkı söylemeye o sahnede başladım. Hem okudum hem öğretmenlik yaptım hem de şarkılar söyledim ve en güzeli besteler yapmaya başladım, birçok şarkı biriktirdim o yıllarda. Eğitim tabi ki çok önemli; hem icra hem de beste yaparken armoni içerisine dahil olabilmek çok artı bir durum…
Sizi ayrıca Selami Şahin’in vokali olarak da tanıyoruz. Kendisi ile yollarınız nasıl kesişti ve bu deneyim size müziksel anlamda neler kattı?
-Besteler birikince onların en azından birkaçını bir araya getirmek istedim ve bu hayalle menajerim Nalan Höke Turan ile birlikte İstanbul’a şu anki aranjörüm Semih Erdoğan’ın yanına geldik. Şarkılarımı çalıp söylerken birden Selami Şahin içeriye girdi. Biliyorsunuz Semih Erdoğan aynı zamanda Selami Şahin’in orkestra şefidir… Benim için sürpriz oldu Selami Bey… Çok heyecan vericiydi Selami Şahin gibi bir ustanın karşısında şarkı söylemek! Şarkılarım hakkında konuştuk, beğenilerini dile getirdi… Tabi benim için çok güzel bir duyguydu Selami Şahin gibi bir ustadan şarkılarım hakkında güzel cümleler duymak.. Daha sonra ben Semih Erdoğan şefliğindeki o harika orkestranın içerisine dahil oldum… Selami Şahin’in 7 yıldır vokalistliğini yapıyorum aynı zamanda viyola çalıyorum… Halen de devam etmekteyim… Bu 7 yılda tabi ki çok şey öğrendim kendisinden. Hep derim zaten, “Selami Şahin benim için yeni bir okuldur!”
Bir albüm yayınlamaya nasıl karar verdiniz ve bu bağlamda 7’ilk’in oluşum süreci nasıl gelişti?
-Dediğim gibi İstanbul’a geri dönmemin nedenidir şarkılarımı bir albümde toplamak. Uzun yılların emeğidir 7’ilk… Üzerinde çok çalıştık, benim en başından beri hayalim kendi şarkılarımı yapmaktı zaten. Duygularımı müziğime katmak ve kendimi müziğim ile ifade etmek…
Albümdeki düzenlemelerinizi aynı zamanda birlikte çalıştığımız müzisyen Semih Erdoğan üstleniyor. Albüm çalışmasında da kendisi ile çalışma fikri nasıl gelişti?
-Zaten albümü Semih Erdoğan ile yapmak için yola çıktım ben, orkestraya dahil oluşum sonradan oldu. Bir araya geldiğimizde şarkılar için o kadar ortak düşüncelere sahiptik ki; beni çok iyi analiz etti, şarkılarımı benimsedi ve anladı… Kendisiyle aynı fikirde buluşmak benim için de büyük bir şanstı. Harika bir müzik adamı Semih Erdoğan, onunla çalışmaktan büyük bir keyif alıyorum.. Aynı ruh orkestramızda da var, albümümde yol arkadaşlarımın emeği çok büyük… 7 yıldır hep bir aradayız hem Selami Şahin sahnesinde hem de 7’ilk’te…
Bu arada albümün prodüksiyonunu da kendiniz üstlendiniz (TT’s Production) Albümünüzün prodüksiyonunu kendiniz üstlenmek, size yapmak istedikleriniz anlamında özgür bir alan sağlıyor mu?
–Evet albümün prodüktörlüğünü de üstlendim. Bu benim için çok daha önemli bir ayrıntı. Çünkü her aşaması ile ayrı ayrı ilgilendim. Sözleri ve müziği bana ait olan bir albümün prodüktörlüğünü de üstlenmiş olmam bu anlamda duygu ve düşüncelerimi dinleyenlerimle kendim olarak paylaşmış olmak olacaktı...
7’ilk ile ilgili nasıl geri dönüşler aldınız?
-Albüm çıkış süreci içerisinde güzel planlarımız vardı, canlı performanslar için birçok mekanla anlaşma sağlanmıştı aslında… Fakat pandemi bu planları ertelemek zorunda bıraktı bizi, yine de albümü daha fazla bekletmek istemedim… Sadece dijital platformlarda albümü paylaşmamız bile bize bu şartlar altında güzel izlenimler sundu, tepkiler çok olumlu. Özellikle YouTube’da birçok kişiye ulaştık. Gerek kliplerimiz gerekse albümdeki söz ve müzikler için çok olumlu dönüşler aldım.. Çünkü bu albümün bir sıcaklığı ve içtenliği var bununda kemikleşmiş bir aile ortamında doğmuş olmasına bağlıyorum.. İçerisinde annemin Ayşen Kütükoğlu’nun sözleri var, ilk klibim “Acemi Yalnızlığım”ı kardeşim Tansel Kütükoğlu ile çektik. “Gel Yanıma” klibini yıllardır yollarımız bir arada olan ve birçok sahnemizi kameraya almış Güzin Abraş çekti, Menajerim Nalan Höke Turan ile yolculuğumuz çok uzun yıllara dayanıyor, albümün müziksel tarafı aynı sahneyi yıllardır paylaştığım canım müzik ailem… Çok duygu yoğunluğu olan bir albüm 7’ilk…
Bir müzisyen olarak sizi sahne arkasında esere eşlik etmek mi yoksa sahnede önde kendi eserlerinizi seslendirmek mi daha mutlu ediyor?
-Sahnede eserin bir parçası olmak ve müziğin içinde bütünleşmek çok özel bir duygu. 7 yıldan beri bu duyguyu çok ince işledim kendime. Fakat bir de sahne önünde olmak var ki o çok ayrı bir haz hele kendi şarkılarınızı seslendiriyorsanız, umarım uzun yıllar bu duyguyu tatmak bana da nasip olur. Daha yolum uzun biliyorum ama tek bir hayalim var “Bir gün sahneden mikrofonu uzattığımda şarkılarımı tek bir çığlık olarak dinlemek istiyorum…”
Kendi müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
-Eğer bir isim vermek gerekirse “Alternatif Pop-Rock diyebiliriz. Fakat her şarkım kendi içerisinde kendi hikayesini ve soundunu barındırıyor…
Bununla birlikte Acemi Yalnızlığım’ın sözleri anneniz Ayşen Kütükoğlu’na ait. Anneniz ile ortak bir şarkıya imza atma fikri nasıl gelişti ve sizin için nasıl bir duygu oldu?
-Evet annem çok özel bir kadındır, bizde; her zaman anne kızın yanında çok iyi de bir dostuz.. Birçok şiiri var annemin, sözlerini bestelemek zaten çok istediğim bir şeydi.. “Acemi Yalnızlığım”ın sözlerini okuduğumda “Anne kesinlikle buna müzik yazmam lazım!” dedim.. Şimdi şarkıyı her dinlediğimizde ikimizin de gözleri dolar, genzi düğümlenir ve birbirimize bakarak “İyi ki yaptık!” deriz…
“La La La” da rap sanatçısı Biey ile bir düet yaptınız. Kendisi ile böyle bir çalışma yapma fikri nasıl gelişti?
-“La La La” şarkısını yazarken hayır diyememenin bende yarattığı olumsuz duyguları esprili bir dille anlatmaya karar verdim.. Ortaya hep bir ağızdan okunabilecek marş niteliğinde bir şarkı çıktı.. Bu serzenişe rap çok yakışır diye düşündük; Biey benim Balıkesir’den arkadaşım ve hep bir projede buluşma isteğimiz vardı.. Biey’in yaptığı müziği çok iyi bulurum, dalında çok iyidir.. Şarkıyı yolladığımda Biey de keyif aldı ve hemen İstanbul’da buluştuk… İyi ki buluştuk, şarkıya çok güzel bir nefes oldu… Şimdi de klip için bir araya geleceğiz kısa bir süre sonra “La La La”, klibi ile sizlerle olacak…
7’ilk’ten sonra yapmayı düşündüğünüz çalışmalar var mı?
–Var tabi ki, olmaz mı? Cebimde çok şarkım var hepsini teker teker müzik severler ile buluşturmaya can atıyorum.. Bu yüzden tabi ki müzik yapmaya devam.. Yakında yeni tekli için çalışmalara da başlıyoruz…
Tacınur’a bu güzel röportaj için teşekkür ediyorum. “7’ilk”i tüm dijital platformlarda bulabilirsiniz.
Yorum Ekle