Müzik

Saray musikisi tınılarına caz dokunuşlarla dolu başarılı bir iç kelam : Levent Soyer – Serai Jazz…

Levent Soyer… Aynı zamanda Kardiyoloji hekimi olan Kıbrıslı caz piyanisti Soyer, Osmanlı Musikisi örneklerine ve bir eserine yer verdiği ilk albümünü 2019’un son haftalarında Kalan Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu : Serai Jazz…

Albümün mastering çalışması, Vault Studios’dan Nathan James ve Cahit Kutrafalı tarafından yapılmış. Kartonetteki özgün çizimler ise Veysi Soyer imzası taşıyor.

Albüm, III. Selim’in ‘Buselik Şarkı’sı ile açılıyor. Soyer’in doğaçlama tabla-synthbass solonun ardından Atakan Sarı’nın kemençesi öne çıkıyor ve Soyer de piyanosuyla yer yer öne çıkıyor; perküsyon-synth ve beatbox ile altyapıyı güçlendiriyor; synth-piyano birlikteliği zıt gibi gözükse de, birbiri içine geçiyor. Orta kısma doğru piyano solo esere jazz tınılar katıyor. Son kısımda ritm-kemençe uyumu eseri desteklerken gitar da eseri tamamlıyor. Ardından, II. Mahmud’un ‘Hicaz Kalender’i geliyor. Piyano-synthbass ile Hasan Özgür Tuna’nın davullarının dengelendiği eserde piyano-davul uyumu eserin jazz tınısını sağlarken, synth eşliği ise esere 1980’ler tınıları katıyor ve Soyer aynı zamanda eseri vokalleriyle de destekliyor. Orta kısımda davul-piyano-synth solo uyumu başarılı. Son kısma doğru synth-davul sololar öne çıkıyor ve eser tam bir synthjazz örneğine dönüşüyor.

Sırada, bir Soyer eseri ‘İç Kelam’ var. Gürhan Nuray’ın çellosuyla öne çıkıp Soyer’in piyanosuyla dengelendiği eserde eserin değişken yapısı eseri canlı tutuyor. Çello da esere makamsal dokunuşlar katıyor. Başarılı bir beste çalışması olarak albümün öne çıkan eserlerinden oluyor. Ardından, Sultan Abdülaziz’in ‘Hicaz Mandıra’sı geliyor. Soyer’in elektroniklerin deneysel bir başlangıcıyla başlayan eserde piyano ve perküsyon öne çıkarak esere canlı yapılar katmaya devam ediyor ve synth de esere mistik bir hava katıyor. Orta kısımda synthbass yer yer öne çıkarak elektronikler ve piyano ile dengelenirken doğaçlama elektronik sololar dikkat çekiyor. Son kısımda synthbass yürüyüşü, synth solo ile dengelenerek aynı synthjazz tınısını sürdürüyor.

Son iki eserin ikisi de 4. Murad eseri; ilk olarak ‘Uzzal Peşrev – Uzay Peşrevi’ Soyer’in davul programlarının öne çıktığı eserde piyano ve synthbass da altyapıyı güçlendirirken elektronikler eserin ismine de bir gönderme yapar nitelikte tınlıyor ve synth sololar dikkat çekiyor. Orta kısımda piyano da eserin jazz tınısını desteklemeye devam ediyor. Vokal sample eklemeleri de esere farklı bir tını katıyor. Son eser ise ‘Fatihi Bağdat’ Soyer’in vokalinin piyano-synth uyumuyla dengelendiği eserde elektronikler eserin dinamiklerini biraz daha deneysel bir tınıya götürüyor. Piyano solo eseri canlı tutuyor ve son kısımda synth sololar aynı deneysel ve kaotik yapıyı sürdürüyor.

Soyer’in ilk albümü, saray musikisi tınılarına caz dokunuşlarla dolu başarılı bir iç kelam olarak arşivlerde yer almayı hak ediyor.