Müzik

Bir başkadır ustaların kelamı : Kelam…

Türk Halk Müziği adına başarılı çalışmalara imza atan Akkiraz Müzik, bu sefer de hem ustaları hem de genç yaşta ustalık derecesine yaklaşmış yorumcu-icracıları bir araya toplayan bir albüme imza attı : Kelam…

Kemal Akkiraz yapımcılığında, Hasan Akkiraz ile Tayyar Erdem koordinatörlüğünde hazırlanan albümün kapak fotoğrafı Hasan Akkiraz’a ait ve görsel temalarda Hacı Bektaş-ı Veli Dergahı kullanılmış. Arda Müzik’in dağıtımını üstlendiği albümde 16 eser yer alıyor. 

İlk eser, Tunceli Hozat Sarısaltuk Cemi’nden, Sarısaltuklu Ali Dede-Hozatlı Ahmet Dede’nin Karaca köyündeki 1968 tarihli kaydından Sabahat Akkiraz’ın derleyip-düzenleyip-yorumladığı ‘Gaflet Uykusunda’ Volkan Kaplan’ın bağlama, şelpe, divan eşliklerinin ön planda olduğu, aynı zamanda arpej ile de yer aldığı ve bas gitar ile özellikle başlangıç kısmında altyapıyı tamamlayıp öne çıktığı, arka vokalin de katkıda bulunduğu, Akkiraz’ın yorumuyla devleşen başarılı bir yorum, ardından 1986 yılında Şah Plak döneminde kaydedilip yayınlanmamış bir Arif Sağ yorumu, Karacoğlan sözlerinden Mahmut Erdal kaynak kişiliğinde Sivas Divriği Çamşıh’ın bilinen bir klasiği ‘Yine Dertli Dertli / Semah’ Sağ’ın bağlama ve divanıyla yorumladığı ve dönemin Muhabbet albümlerinin kaydedildiği Stüdyo Arı’da, aramızdan ayrılan tonmaister Cüneyt Sarvazlar tarafından yapılan temiz kaydıyla o zamandan günümüze ışık tutuyor.

Sırada Sümmani dizelerine bir anonim eser ‘Ben Razı Değilem’ Hüseyin Turan yorumu ile yer alıyor. Kaplan’ın bağlama ve divanı ile başlayan, şelpenin de arpej ile birlikte dengelediği ve bas gitarın da tamamlayıcı olduğu eserde Turan’ın çift ses eklemeleri eseri güçlendiriyor. Özellikle orta kısımda Kaplan’ın enstrümanları uyumlu bir müziksel birliktelik sağlıyor. Ardından, yine 1986 yılından kaydedilip yayınlanmamış bir eser Musa Eroğlu yorumuyla geliyor; Muharrem Ertaş’ın kaynaklık ettiği anonim eser ‘Dinek Dağı’ eser Eroğlu ve Sağ’ın bağlama solosuyla başlıyor, iki usta da kendilerine özgü çalış üsluplarını ortaya koyuyorlar ve Eroğlu’nun da yorumu, Muhabbet dönemlerindeki akustik anlayışı anımsatıyor.

Albüm, art arda iki düet ile devam ediyor; ilk önce Erdal Erzincan’ın bir eseri-düzenlemesi-yorumu; Mercan Erzincan ile birlikte düeti geliyor ‘Süremez Dostun İzini’ Uğur Önür’ün kabak kemanesinin ön planda başladığı eserde basın Ufuk Şimşek’in kavalı ile dengeli birlikteliğine, Erdal Erzincan’ın bağlama ve perküsyonu da ekleniyor, ilk kısımda Mercan Erzincan esere başlıyor, orta kısımda Şimşek’in kavalı başarılı bir şekilde ön plana çıkıyor. İkinci kısımda Erdal Erzincan esere dahil oluyor ve son kısımda birlikte yorumları ile başarılı bir uyumla eseri tamamlıyorlar. Ardından Mahzuni Şerif klasiği ‘Gel Gizli Gizli’ Hüseyin Uğurlu & Sabahat Akkiraz düeti ile geliyor. Kaplan’ın bağlama ve arpejinin ön planda olduğu ve yorumların dahil olduğu kısımda şelpe ve divanın da eklendiği, bas gitarın da altyapıyı tamamladığı, Uğurlu ve Akkiraz’ın bir önceki eserdeki gibi başarılı bir uyuma imza attığı bu eser de albümün öne çıkan eserlerinden biri oluyor.

Yedinci eser ise Yılmaz Çelik yorumu-derleme-düzenlemesi ‘Geyik (Tunceli Ovacık Kırklar Gözesi Semahı / Kedek)’ Kaplan’ın enstrümanlarının (bağlama-şelpe-arpej-divan-bas gitar) diğer eserlerdeki gibi başarılı uyumu icradaki güncel anlayışı ile ön plana çıkıyor, Çelik’in kendine özgü yorumu da eseri güçlendiriyor, ardından Pir Sultan Abdal eseri ‘Güzel Aşık’ Filiz Bozdağ yorumu ile geliyor. Kaplan’ın bağlama ve divanı ile başlayan, alt kısımda basın ve arpejin de desteklediği, şelpenin de altyapıyı tamamladığı eser, Bozdağ’ın başarılı yorumu ile albümün öne çıkan bir başka eseri.

Sıradaki eser, Dertli dizelerine Gani Pekşen’in müzik kurgusuyla bir eser ‘Anasır Gömleğin Giymezden Evvel / Devriye’, Özgür Yurteri’nin dede sazının önde olduğu, curanın da bağlama ve divan ile birlikte dengeli olduğu, akustik anlayışa sahip bir yorum, ardından Alişer Efendi dizelerine anonim eser, bir başka düet ‘Aşkın Şarabını’ Özgür Polat & Umut Özkan yorumu ile yer alıyor. Polat ile Özkan’ın bağlamalarının dengesi ile başlayan eserde Ahmet Gökhan Coşkun’un bası altyapıyı tamamlıyor, orta kısımda Burak Çakır’ın perküsyonu da dahil oluyor ve Polat ile Özkan’ın birlikte vokali eseri güçlendiriyor. Son kısma doğru Çakır’ın perküsyonu güncel bir icra anlayışıyla birlikte bağlamaların da eşliği ile ön plana çıkıyor.

Albümün belki de en özel çalışmaları, 1986 yılında kaydedilip yayınlanmayan Sağ & Eroğlu kayıtları. Affan Tarlan’ın kaliteli aktarım ve mastering çalışması ile günümüzde yapılan kayıtların yanında ‘yeni’ kalabilen eserlerden bir diğeri Çekiç Ali kaynaklığındaki anonim eserin Musa Eroğlu yorumu ‘Doğar Yaz Ayları Da / Bozlak’ Eroğlu ve Sağ’ın bağlamaları ile başlıyor ve Eroğlu’nun yorumu eseri devleştiriyor. Orta kısımdaki bağlama sololar iki ustanın da icra yeteceğini bir kez daha kanıtlıyor, ardından Hüseyin Aslan eseri-yorumu ‘Deli Gönül’ Aslan’ın bağlamaları ile seslendirdiği, bas ile kuvvetlendirdiği ve bunun yanı sıra çift ses vokaliyle başarılı bir çalışma. 

Ardından, Hüseyin Poyraz dizelerine Cemal Akkiraz bestesi-yorumu ‘Sana Da Var Bana Da Var’ Kaplan’ın bağlamaları ve bası ile dengelediği bir icraya sahip, Cemal Akkiraz’ın yorumunun yanı sıra çift ses vokalin de etki ettiği eser, albümden sevilen eserlerden biri olacaktır. Sıradaki eser anonim ‘Ali’yi Gördüm Ali’yi’ Tayyar Erdem yorumu ile yer alıyor. Erdem’in divan solosuyla başlayan esere Kaplan’ın şelpe-arpej ve bası da ekleniyor ve Erdem, bağlaması ile de ön plana çıkıyor. 

Son iki eser, ilk önce Emekçi’nin dizelerine Erdal Erzincan bestesi ve Can Kalaycıoğlu yorumu ‘Nasıl Yaşarız’ Erzincan’ın bağlama ve perküsyonları ile başlıyor ve enstrümanlarla perküsyonun uyumu, Kalaycıoğlu’nun başarılı yorumu ile birleşince eseri albümün sevilecek bir başka eseri haline getiriyor, son eser ise albümün büyük kısmında hem enstrümanı hem de stüdyo kayıt çalışmaları ile yer alan Volkan Kaplan yorumu ile Pir Sultan Abdal dizelerine bir Musa Eroğlu bestesi ‘Bana Medet Senden Olur’ diğer eserlerdeki gibi Kaplan’ın enstrümanlarının denge içinde olduğu (bağlama-şelpe-arpej-divan-bas) ve Kaplan’ın kendine özgü başarılı yorumu ile güçleniyor ve albüme güzel bir final oluyor.

Başta da söylediğim gibi, Türk Halk Müziği’ne hem yıllarını vermiş hem de uzun yıllar içinde başarıya ulaşacağını kanıtlamış müzisyenler bir arada, arşivlerde yer almayı hak eden bir albümle ’kelam’larını dinleyici ile paylaşıyorlar.