Müzik kariyerinde uzun yılları geride bırakmış isimlerden biri olan Sema Moritz, son zamanlarda hem Murathan Mungan 2020 Model albümünde seslendirdiği Selim Atakan eseri Kahramanlık Tangosu ile hem de bu yorumuyla eşzamanlı yayınlanan yeni albümüyle gündemde. Moritz, 13. albümünü profesyonel müzik kariyerine başladığı firma ile; kendisini Sema & Taksim olarak tanıdığımız albümlerini çıkarttığı Kalan Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu : Vazgeçmem…
Albüm, İzmir’de usta müzisyen Cumhur Bakışkan’ın stüdyosu StüdyoCu’da kaydedilmiş. (Kahramanlık Tangosu’nun da düzenlemesi Bakışkan’a ait.) Ayrıca albümde Bakışkan’ın da düzenleme-besteleri ağırlıkta.
Albüm, Moritz’in Eric Satie’nin ünlü ‘Gnossienne No 1’ine yazdığı Türkçe sözlerin Cumhur Bakışkan düzenlemesiyle açılıyor. Gülin Erdeviren’in yaylıları-yaylı solosu ve Yavuz Deniz Darıdere’nin trompeti ve flugelhornunun öne çıkarak başladığı eserde Bakışkan’ın piyanosu da vokalle birlikte öne çıkıyor ve üflemelilerle dengeleniyor. Elektronik ritm-davul ve klavye-bas eklemeleri de eseri güçlendiriyor. Geri vokallerde Beril Yürekli El ve Bakışkan, eseri tamamlıyor. Moritz’in sözleri, eserin duygusuyla çok güzel örtüşüyor. Ardından Nazım Hikmet’in şiirinden Cem Karaca’nın bestelediği (Çok Yorgunum olarak bilinen) ‘Mavi Liman’ geliyor. Özgür Ulusoy’un düzenlediği ve Ulusoy ile Öncü’nün kemanlarıyla başlayan eserde Öncü aynı zamanda viyolasıyla eseri desteklerken Ulusoy’un bağlaması da yer yer öne çıkarak Darıdere’nin üflemelileriyle dengeleniyor. Ulusoy’un piyano, (akordeon eklemesi) ve bası da Şenol Arkun’un viyolonseli ile altyapıyı tamamlıyor. Moritz de özellikle tiz tınılarıyla eserin duygusunu başarılı bir şekilde yansıtıyor ve üflemeliler esere yer yer caz tınısı katıyor.
Sırada art arda iki Türk Sanat Müziği eserinin Moritz’ce yorumu var, ilk önce Cansın Erol’un sözlerine Prof. Dr. Selâhattin İçli bestesi ‘Hüzün Zaman Zaman Deli Dalgalarla Gelir’ Ulusoy düzenlemesi olan ve Ulusoy’un piyanosu ile Altuğ Öncü’nün udunun ön planda başlayıp Öncü’nün yaylıları (keman-viyola) ve Arkun’un viyolonseliyle dengelenen eserde Abbas Karacan’ın perküsyonları da eserin sakin tınısını destekliyor. Ulusoy’un bası da eseri tamamlıyor. Eserin bildiğimiz versiyonlarından daha yavaş ilerlemesi piyano-yaylı-ud uyumuyla birlikte esere senfonik bir tat katıyor ve albümün öne çıkan yorumlarından biri oluyor. Ardından Neveser Kökdeş eseri ‘Kuş Olup Uçsam’ Bakışkan düzenlemesiyle geliyor. Bakışkan’ın piyano solosuyla açılan eserde piyano solo esere güzel bir tını katıyor ve Moritz ile birlikte Erol Gönüldaş da kanunuyla dahil olarak eserin duygusunu destekliyor. Orta kısımda klavye-akordeon solo başarılı ve elektronik bas-davul ile birlikte kanun ile dengeleniyor. Bir önceki eserdeki gibi senfonik yapıyı devam ettiriyor.
Sıradaki eser, Sezen Aksu’nun ‘Sorma’sının Sunay Özgür düzenlemesi oluyor. Klavye fon ile başlayan ve Ulusoy’un gitar-basının öne çıktığı eserde Ulusoy, piyanoyla da (doğaçlama geçişler başarılı) eseri destekliyor ve Gencay Kıymaz’ın davuluyla dengeleniyor. Orta kısımda Darıdere’nin trompet solosu başarılı. Piyano-trompet-davul eseri caz bir tınıya getiriyor. Son kısımda trompet-vokal uyumu başarılı. Moritz’in de özellikle yeniden yorumlamalarda esere kattığı ruhla ne kadar başarılı olduğunun bir kanıtı oluyor.
Albüm art arda iki Cumhur Bakışkan eseri-düzenlemesiyle devam ediyor; ilk önce ‘Nasıl Oldu’ Bakıştan’ın piyanosu ve Serkan Serpen’in perdesiz gitarıyla başlayan eserde Serpen’in klasik gitarı da eseri elektronik bas-davul ile dengeliyor. Orta kısımda perdesiz gitar-davul uyumu başarılı ve son kısma doğru Moritz’in geri vokalleri esere güzel bir tını katıyor. Bu albümle birlikte sevilecek ve repertuvarlara yerleşeceğini düşündüğüm başarılı bir yeni eser. Ardından ‘İzler’ piyano-perdesiz gitar uyumunun devam ettiği eserde elektronik davul-bas da yer yer öne çıkarak eseri canlı tutuyor. Klasik gitar da Moritz’in geri vokaliyle birlikte eseri tamamlıyor. Özellikle sözlerindeki duyguyla dikkat çeken bir eser.
Sırada, Ekrem Yeşilada eseri ‘Bir Mendil Aldım’ Bakışkan düzenlemesi ile geliyor. Piyano-perdesiz gitar birlikteliğiyle açılan eserde Onur Tuzlacı’nın kemençesi öne çıkıyor ve elektronik davul-bas ile dengeleniyor. Serpen’in klasik gitarı da eseri güçlendiriyor. Davul-bas uyumu, piyano ile birlikte esere caz tınılar katıyor. Ardından Sema Moritz’in anonim bir Laterna eserine Türkçe sözler yazdığı ‘Gel Gel’ Bakışkan düzenlemesiyle geliyor. Piyano-perdesiz gitarla başlayan eserde elektronik davul-bas da yer yer öne çıkarak bir önceki eserdeki caz tınısını sürdürüyor. Klasik gitar da eseri dengeliyor. Orta kısımda Erdeviren’in çello solosu ve yaylıları başarılı.
Son eser ise, Didem Çapa sözlerine Bakışkan beste-düzenlemesi ‘Körlük’ Bakışkan’ın piyano solosu ve Darıdere’nin flugelhornunun Moritz’in geri vokalliyle dengelenmesiyle başlayan eserde elektronik davul-bas altyapıyı güçlendiriyor.
Moritz’in yeni albümü, hem yeni bestelerle hem de önceki Moritz yorumları doğrultusunda ilerleyen başarılı yeniden yorumlamalarla; yer yer hüzün, yer yer umut dolu mavi bir liman gibi dinleyicilerin ruhuna dokunmayı bekliyor ve Moritz şimdiden kendi alanında yılın en başarılı albümlerinden birine imza atıyor.
Yorum Ekle