Son zamanlarda Türk Halk Müziği alanında yapılan enstrümantal albüm çalışmaları diğer senelere göre azalmışken -ki bu konuda başarılı bir albüm olan Cihangir Terzi – Tar-ı Yar albümünü de unutmamak gerekir- geçen seneden beri çalışmaları devam eden; albümlerde hem enstrüman eşlikleriyle hem de kendi solo çalışmalarıyla kendine özgü bir üslup yakalayan (az önce sözünü ettiğimiz Tar-ı Yar albümünde de yer alan) Sinan Cem Eroğlu ve yine aynı şekilde internette bağlamasıyla birçok başarılı performansa imza atan 22 yaşındaki Muhlis Berberoğlu’nun birlikte hazırladığı ‘Hemdem’ albümü, Ahenk Müzik etiketi ile dinleyiciyle buluştu.
Albümde Sinan Cem Eroğlu; albümde Perdesiz Gitar, Elektrik Gitar, E-Bow ve Kaval çalarken, Muhlis Berberoğlu ise Tanbura, Divan, Elektro Bağlama çalıyor. Geçen yıl yine Ahenk Müzik etiketiyle ve Sinan Cem Eroğlu aranjörlüğünde çıkan Üryan Geldim albümüyle dinleyiciyle buluşan Gürkan Ortakale’nin stüdyosunda ve tonmaisterliğinde (Sinan Cem Eroğlu ile) 15-17 Ekim 2017 arası canlı kaydedilen albümde, 12 enstrümantal, 1 sözlü eser yer alıyor. Albüm, Neşet Ertaş’ın ‘Zülüf Dökülmüş Yüze’siyle açılıyor (Neşet Ertaş’a ithaf ediliyor), Cihangir Cihangirov’un ‘Aygız’ eseri ile devam ederken, Albümün prodüktörlerinden Sercan Yılmaz’a ithaf edilen Adanalı Ali Osman Feymani’nin ‘Ahu Gözlüm Tut Elimden’ ile Eroğlu ve Berberoğlu, icrada olduğu kadar vokalde de başarılı olduklarını kanıtlayan bir çalışmaya imza atıyor.
Tatyos Efendi’nin Gamzedeyim Deva Bulmam’ı, özellikle Berberoğlu’nun başarılı elektro bağlama solosu ve eserin ortalarında Sinan Cem Eroğlu’nun elektro gitar eşliği ile esere bambaşka bir renk katıyor. Ardından, bir dönem başarılı çalışmalara imza atan ve geçtiğimiz yıl yurtdışında piyasaya sunulan Uzelli Psychedelic Anadolu albümünde ‘Bu Ellerden Göçüp’ eseriyle yer alan Aşık Emrah’ın (Hamza Başyurt) Erzurumlu Emrah’ın dizelerine bestelediği ‘Felek Çakmağını Üstüme Çaktı’ eseri de özellikle bu değerli sanatçımızın eserlerinden birini yeniden gündeme getirdiği için çok güzel düşünülmüş. Eserde özellikle Eroğlu’nun kaval eşliği esere harika bir renk katıyor. Bu vesile ile bir süre önce bazı sağlık sorunları yaşayan Hamza Başyurt’a da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.
Sıradaki eser ise bir yeni çalışma; Berberoğlu ve Eroğlu’nun ortak çalışması olan Berb’eroğlu, özellikle Eroğlu’nun elektro gitar eşliği ile başka bir boyut kazanmış, ilgi göreceğini düşündüğüm çalışmalardan biri olmuş.
Sonrasında, Ahenk Müzik’in kurucusu ve prodüktörler Sercan ve İsmail Yılmaz’ın babaları olan Ali Yılmaz’a ithaf edilen; Kul Himmet’in ‘Ali’yi Gördüm Ali’yi eseri de, Berberoğlu’nun başarılı bağlama eşliğinin yanında, Eroğlu’nun e-bow kullanımı ile harika bir çalışma olmuş.
Berberoğlu’nun kedisi Jazz’a ithaf ettiği ve internette de o doğrultuda başarılı çalışmalara imza attığı Bozlak Açış ile görülebilir ki, Berberoğlu şimdiden kendine özgü bir üslup yakalayan ve özellikle bağlama alanında ismini anacağımız müzisyenlerden olacağını kanıtlıyor.
Ardından, ‘Sözleri ve kökleri değiştirilen bütün eserlere’ ithaf edilen bir eser geliyor; bu eseri çoğumuz Celal Güzelses’in derlemesi ile ‘Ağlama Yar Ağlama’ olarak bildik ancak burada eseri orijinal ismi olan ‘Nesrin’ ve bestecisi Tahir Tewfiq belirtilerek yer alması, özellikle bu eser gibi zaman içinde kaynağı değiştirilen eserlerin varlığını bir kez daha gösteriyor, bu konuda gösterdikleri hassasiyet özellikle albüme başka bir önem katıyor.
İhsan Öztürk derlemesi olan Sivas/Şarkışla türküsü Hacel Obası ile devam eden albüm -ki uzun zamandır bir albümde dinlememiştik-, Nazmi Zülfikar derlemesi Bitlis’de Beş Minare ve Mustafa Kızı Sündüz kaynaklı, Elazığ türküsü Kar Yağdı Eriyecek (Fide Türküsü) ile devam ederken, başta olduğu gibi bir Neşet Ertaş eseri ‘Cahildim Dünya’nın Rengine Kandım’ eseri ile sonlanıyor.
Bununla birlikte, albüm kartonetinde bu eserleri derleyenlerin de yazılması da çok güzel düşünülmüş.
Sonuç olarak, hem müzikalite hem de repertuvar bakımından arşivlerde yer almayı hak eden bu başarılı çalışmayı tüm müzikseverlere tavsiye ediyorum.
Yorum Ekle