Şair ve besteci Burhan İşiyok’un hem kendi şiirlerini seslendirdiği hem de bestelerinin çeşitli yorumcularca seslendirildiği proje albümü ‘Öteki Şarkılar’ geçtiğimiz günlerde, 2018’in ilk albümü olarak GAR Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluştu.
Önceki proje albümleri Düşlerin Adası 1 ve 2 albümlerinde, her kültürden, her yöreden bir sanatçıya yer veren ve projelerinde bütün kültürleri bir araya getirmeyi amaçlayan İşiyok, bu albümde de aynı şekilde bir kültür mozaiğine imza atıyor. İlk başta ‘Düşlerin Adası 3’ olarak düşünülen ancak her iki albümün de yapımcısı olan Engin Aksu’nun önerisiyle ‘Öteki Şarkılar’ olarak çıkan albümde 14 eser ve İşiyok’un sesinden 5 tane şiir yer alıyor; bununla birlikte şiirlerdeki besteler de İşiyok’a ait. Ayrıca albümde İşiyok’un oğulları Serhat ve Özgür İşiyok da besteleri ile yer alıyorlar. Özgür İşiyok’un sözü ve bestesi olan bir eser haricindeki sözler de Burhan İşiyok’a ait.
Albüm, Karadeniz’in Pavarotti’si olarak anılan Rize’li Erdal Bayrakoğlu’nun ‘Gülümse’ yorumuyla açılıyor, ardından, aynı zamanda müzik öğretmeni olan ve Zazaca eserleri başarıyla seslendiren Hasan Ali’nin ‘Birina Rewina’ yorumu sonrasında İşiyok’un daha önce de çalıştığı Pınar Aydınlar’dan ‘Verin Bana Annemi’, Kürt müziğinin Tarkan’ı olarak anılan ve Düşlerin Adası 1’de de yer alan Erol Berxwedan’dan ‘Tijira’ isimli bir zazaca eser geliyor : Bu eseri, Kadıköy’de iskelede gördüğü ve çok güzel gülen, kendi deyimiyle ‘hasta bir insanı bile iyileştirebilecek’ bir pozitif enerji yayan bir kızdan ilham alarak yazan İşiyok, zazaca ‘güneş’ anlamında kullanılan ‘Tiji’ kelimesine -ten eki (zazaca -ra) ekleyerek ‘Tijira’, yani ‘Güneşten’ (Güneş gibi, kaliteli bir gülüş) olarak bir kullanım gerçekleştirerek bu vesile ile zazacaya bir terim kazandırıyor.
İşiyok’un ‘Aşk Ayrılık ve Zindan’ şiiriyle devam eden albüm, Düşlerin Adası 1’de de yer alan Giresun Görele’li sanatçı Ayla Yılmaz’ın ‘Suçun Var’ yorumunun ardından, Kars’lı Uğur Karataş’ın aynı zamanda kendi bestesi olan ‘Tahir Gibi’ yorumuyla sürüyor, Dersimli Şivan (Hasdemir)’in ‘Dildir’ yorumundan sonra ise 400’e yakın albümde bağlamasıyla yer alan ve İşiyok’un ‘bağlamanın tezenesi’ olarak nitelendirdiği ve bu nitelendirmeyi doğrulayan bir eseri kendisine verdiği Binali İlgün’ün ‘Bir Tezene Olsam’ yorumundan sonra İşiyok, ‘Kardeşlik’ isimli şiiriyle albüme bir şiir arası veriyor.
35 yılı aşkındır çeşitli çalışmalara imza atan Fırat Başkale’nin Mala Dil yorumuyla devam eden albüm, albümün aynı zamanda 7 eserine aranjör ve 1 eserine (Verin Bana Annemi) besteci ve vokal olarak imza atan İbrahim Akkaya’nın ‘Nazom’ yorumu ve ardından Serhat İşiyok’un bir bestesi geliyor; Fidan Gül Belen’in yorumu ile Canoy. Bu çalışmadan sonra albüm, İşiyok’un özellikle üniversite gençliğinin kendini bulacağını düşündüğü, ‘sevilen kişiye açılamama durumu’nu anlattığı ‘Cesaretim Yok’ şiiriyle devam ediyor ve sonrasında İşiyok, her proje albümünde yaptığı gibi bu albümde de bir genç yorumcuya destek veriyor; dinleyiciler hatırlayacaktır; Düşlerin Adası 1’de Önder Karataş, Düşlerin Adası 2’de ise Nuray Balık ve Öteki Şarkılar albümünde de Aram Başkale’yi dinleyiciyle buluşturuyor. Şevin (Hasdemir)’in İşiyok’a önerisi ile projeye dahil olan Aram Başkale, folklorik eserlerdeki başarısından dolayı bu albümde de folklorik bir İşiyok çalışmasıyla yer alıyor : Gul u Sinc. İşiyok, Gül ve Diken anlamına gelen bu eserde, ‘Gül ve Diken bile birbirine zıt iken bir arada yaşıyorlar da, bu insanlar neden bir arada yaşamalarına rağmen birbirini çekemiyorlar?’ sorusunu dinleyiciye soruyor.
Serhat İşiyok’un bir başka bestesi olan, Elif Biyani’nin Cana Min yorumuyla devam eden albüm, Burhan İşiyok’un Amed Gibisin şiiri ve ardından sözü ve müziği Özgür İşiyok’a ait olan bir eser geliyor; çeşitli albümleri ile tanınan Tunceli’li Helin’in yorumu ile Xalo ve ardından albüm İşiyok’un Dünyaya Gelene Öğütler şiiri ile sonlanıyor.
Albümdeki eserlerde genellikle hep aşk temasını kullanan, dinleyicinin artık politik eserlerden sıkıldığını belirten İşiyok, albüm boyunca; özellikle son şiirde, kardeşlik ve insanlığın nasıl olması gerektiğini anlatıyor ve bu eser için ‘Yanımızdaki 10 insan yararlı olursa, 11.insan bizi örnek alıp yararlı olacaktır.’ diyor.
Albüm kapağındaki ‘nar’ görselinin yer almasını ise şu şekilde açıklıyor İşiyok :
‘Hepimiz bu nar gibi bir dünyanın insanlarıyız. Kimisi esmer, kimisi beyaz. Ancak gövdesi tek bir yerde. Nar taneleri de öyle. Kimisi solgun, kimisi al, kimisi de şişman veya zayıf. Ancak hiçbiri sormuyor birbirine ‘Senin kimliğin ne?’ diye. Aynı dünya içinde yaşıyorlar.’
Birçok kültürü bir araya toplayan bu albüm, gelecek nesillere de miras kalacak başarılı bir kültür mozaiği.
Yorum Ekle