Edebiyat Kitap

İlk Öykü Kitapları #1: Gamze Efe – Yine de Bir Şansımız Olmalı…

Everest Yayınları, 2022’in ilk yarısını Türkçe Edebiyat alanındaki öykü kitapları bakımından daha ziyade Vüs’at O. Bener ve Yiğit Bener’in yeni baskı öykü kitaplarının yanı sıra Everest Açıkhava için düzenlediği öykü kitaplarıyla geçirirken, yeni öykü kitapları bağlamında Faruk Turinay’ın Dipsiz Göl kitabı sonrasında bir süre yeni bir öykü kitabı yayınlamamıştı. Mayıs ile birlikte Murat Uğurlu’nun uzun bir aradan sonra yazdığı yeni öykü kitabı “Aydınlıkta Saklanıyorum” ve Murat Çelik’in “Kışın Herkes Dürüsttür”ü ile bu alanda yine başarılı eserler vermeye devam eden Everest Yayınları’nın 2022’de Dipsiz Göl’den sonraki yayınlamış olduğu yeni öykü kitabı ise bir ilk öykü kitabıydı; Gamze Efe’nin ilk öykü kitabı “Yine de Bir Şansımız Olmalı”… 

1986 Ankara doğumlu olan ve akademik eğitimini Hukuk alanında tamamlayan Efe, Notos, Ecinniler gibi sevilen pek çok dergide öykülerini yayınladı. Bununla birlikte Edebiyat Haber sitesinde beş yıl köşe yazarlığı yapmış olan Efe, 2020’de Karşıyaka Belediyesi Homeros Edebiyat Ödülleri kapsamında düzenlenmiş olan Tarık Dursun K. Hikaye Yarışması’nda “Ray Tıkırtıları” öyküsüyle üçüncülük ödülünü aldı. 

Devrim Çakır editörlüğünde hazırlanan, Kardelen Akçam’ın tasarımı, Gelengül Erkara’nın sayfa tasarımıyla ve Ergül Karakaya düzeltmenliğiyle okuyucularla buluşan kitapta 16 öykü yer alıyor. Kitap, çeşitli epigraflarla bölümlere ayrılıyor. Kitabın açılışını yapan “Babamın Tarafında” habersizce anne ve babasını ziyarete gelen bir adamın babasıyla olan mesafeli ilişkisinin annesinin hastalığına paralel olarak çözülmesine değinirken “Ödünç Mutluluk” bir eski arkadaşın gözünden bir kadının evlilik bağlamında değişirken eski tanıdığı haliyle yaşadığı çelişkiyi akılda kalıcı diyaloglarla anlatıyor. “Rüzgar” annesinin yetiştirirken ılımlı yaklaştığı ama babasının toplumsal normları göz ettiği dokuz yaşında bir çocuğun yaşadığı çatışmayı anlatırken “Fırsatçı” içindeki diyalogla kitaba adını veren; bir arada büyümeyen ve bir tarafın yeni öğrendiği iki üvey kız kardeşin yüzleşmesinin kısa ve çarpıcı metni oluyor, aslında biraz daha uzun olabilecek bir arkaplan barındırmasına rağmen öz ve etkili cümlelerle dikkat çekiyor. 

“Alışmışız” bir terk edişin alışkanlıkla dönüşe dönüşmesinin terk edilenin gözünden tasviri oluyor. 2020 Tarık Dursun K. Hikaye Yarışması üçüncüsü “Ray Tıkırtıları” zaman içinde umutsuzluğa kapılan bir çifti anlatırken “Rene ve Kedi” ise aslında hiç adı konamayan bir ilişkiyi anlatıyor. Art arda gelen bu iki öykünün bu bakımdan birbirine referans verildiği söylenebilir. 

Sırada yine bir çift öyküsü olan “Kovan”da bu sefer giderek tek taraflı bir hale gelen köklü bir evliliğin çözülmesine şahit oluyoruz. Ardından tırnak içinde verilen “Yerleşik Yabancı” kitabın dikkat çeken öykülerinden biri olarak mültecilerin oralardan biri olsalar bile buraların sahibi olamadığına vurgu yapıyor:

Firas başını çeviriyor, alaycı bir gülüşle, “Sen burayı hâlâ tanıyamamamışsın anlaşılan.” diyor.

“Sen çok mu iyi tanıyorsun?”

“On yıldır buradayım.”

(…)

“Benim de sekiz yılı geçti.”

Omuzlarını indirip kaldırıyor: “Gördün mü, hâlâ buraların sahibi değilsin.”

Sesimin tonu değişiyor, “Kimse hiçbir yerin sahibi değil.” diyorum. (s.98-99)

Sıradaki öykü “Limansız”da yaşlı bir kadının gözünden bir şeylerin yoksunluğu anlatılırken “Üç Adam”da bir üçlü arkadaş grubunun baskın olan üyesinin ardında bıraktıkları kısa bir arka plan ile çarpıcı bir hale geliyor. “Çocukluğumun Son Günü”nde küçük bir çocuğun ailesel faktörler nedeniyle yaşadıkları çocuğun gözünden anlatılıyor. Her iki öyküde de “Öykü” isminde birer karakter var.

Epigraf ile ayrılan son bölümün üç öyküsü; “Yükler”de yaşlı bir kadın, kızı ve umutla beklenen bir erkek kardeş anlatılırken “Ayrı Zamanlar”da da bu sefer yaşlı bir adam ve genç bir kadının aynı kaygılarda birleşmesi anlatılıyor, her iki öyküdeki karakterlerin yaşlılık tasvirleri de ayrı başarılı bir şekilde yaratılmış. “Gölgeler Arasında”da yine kısa ve derin anlatımlarla bir arka plan verilerek bir adam ve baldızı olamamış müstakbel baldızının karşılaşması var. Son öykü “Sessiz Mesafe” ise beşinci öykü “Alışmışız”daki Yine bir adamın gözünden anlatım, yine terk eden bir kadın tasvirine sahipken kadın bu sefer habersiz ve iptal edilen bir terk ediş planı içinde olmadan adamı terk ediyor. 

Gamze Efe, ilk öykü kitabında kadın-erkek ve aile ilişkilerini, gençlik ve yaşlılık kavramlarının yansımasını ilk kitaba göre başarılı, olgun ve çarpıcı anlatımlarla harmanlıyor.

*Yine de Bir Şansımız Olmalı, yazı yayınlanmadan bir süre önce ikinci baskısıyla yeniden okuyucularla buluştu.