Müzik

Şarkı da, türkü de Ertem’in yorumuyla ayrı bir içtenlik kazanıyor : Ceylan Ertem – Cahille Sohbeti Kestim…

Ceylan Ertem, bir önceki albümü “Seni Senin Gibiler Sevsin”i 2018’in sonunda yayınladığında, pek çok saygı albümünde başarılı yorumlarıyla (Yıldız Tilbe; İlan-ı Aşk, Ve Nazan Öncel Şarkıları; Sokak Kızı, İlhan Şeşen; Aşık Oluyorum Eyvah) albüm öncesi bir tekli “Mavi Çocuklar” ve Cihan Mürtezaoğlu ile “Bana Sor” düetiyle yılı verimli bir şekilde tamamlamıştı. Ertem, 2019 yılını daha ziyade konserler ile geçirdi ve 2019’un sonuna doğru Ertem, yeni albümünün sinyallerini verdi; albüm, sevilen eserlerin yeni yorumları olması bağlamında “Yuh!”un bir devamı olarak gözükse de, Ertem bu sefer biraz daha türküler üzerinden bir repertuvarı bir araya getirmişti ve albüm; müzik endüstrimizin; zaman içinde kendi müziğini yapan müzisyenlere verdiği destekle ölümsüzleşen (zaten manevi olarak bir arada olan) iki önemli firması Kalan Müzik ve Ada Müzik’in ilk ortak yapımı olarak da tarihe geçecekti : Cahille Sohbeti Kestim…

Müzik direktörlüğünü Ertem’in üstlendiği albümde Cenk Erdoğan, Can Güngör ve Çağrı Sertel, düzenlemeleri ile yer alıyor. 2019 Ekim ayında İstanbul’da Beykoz ve Kadıköy semtlerinde Blue Kite ve Şen Bakkal Stüdyoları’nda tamamlanan albümde Berkant Kılıçkap, Can Güngör, Baran Göksu ve Mahmut Albayrak kayıt aşamasında çalışırken, Berk Kula ve Başar Yurtçu’nun mix çalışması Ahmet Gökhan Coşkun tarafından mastering edilmiş. Bu arada Melek Boçoğlu’nun grafik uygulaması, Ertem’in son iki albümdür bir tarzı haline gelirken bu albümde de aynı tarzı devam ettiriyor.

Albüm, iki Cenk Erdoğan düzenlemesiyle; Emirdağ (Afyon) türküsü “Al Fadimem” ile açılıyor. Nedim Ruacan’ın davulunun önde başlayıp Adem Gülşen’in klavyesiyle dengelendiği eserde ritmik düzen eseri canlı tutuyor ve Cenk Erdoğan’ın gitarları da eseri Ertem’in çift ses vokali ve geri vokaller ile (Duygu Soylu ve Alican Demirtaş) dengeliyor. Orta kısımda Coşkun Karademir’in bağlamaları başarılı. Mustafa İşleyen’in perküsyonları ve Buğra Kılıçak’ın bası eseri tamamlıyor. Son kısımdaki ritmik değişime Ertem’in vokal uyumu da başarılı. Ardından bir düet geliyor; Gökhan Türkmen ile Fikret Kızılok sözlerine Özkan Samioğlu bestesi “Gönül” Erdoğan’ın gitarlarının (özellikle perdesiz gitarının) önde başladığı eser ilk önce Türkmen ile başlıyor ve Ertem de dahil oluyor. Erdoğan’ın yaylı tanburu da eserin duygusunu destekliyor. Son kısımda Ertem’in geri vokalleri başarılı ve Erdoğan’ın perdesiz gitar solosu-yaylı tanburu ile birlikte eseri sonlandırıyor.

Sırada, Aşık Mahzuni Şerif eseri, Can Güngör düzenlemesi (çoğu dinleyicinin “Darıldım Darıldım” ismiyle bildiği) “Dargın Mahkum” var. Ahmet Gökhan Coşkun’un bağlamalarıyla (kopuz, cura, abdal) başlayan ve Can Güngör’ün davul-klavye uyumuyla dengelenen eserde Burak Irmak da klavyesiyle eseri destekliyor. Elektronik hand-clap ritmi esere 1980’ler tınıları katıyor ve diğer ritmler de eseri canlı tutuyor. Güngör’ün zilleri ve bası da eseri tamamlıyor. Orta kısımda bağlama-klavye uyumu başarılı. Geri vokal de eseri tamamlıyor. Ardından Ahmet Kaya’nın “Herkes Kendi İşine”si Erdoğan düzenlemesiyle geliyor. Karademir’in bağlaması ve Erdoğan’ın perdesiz gitarının uyumuyla başlayan eser, Kılıçak’ın bası ve Gülşen’in piyano-klavyesi de eseri güçlendirirken geri vokallerle dengeleniyor. Ruacan’ın davulu da eseri canlı tutuyor. Son kısımda Erdoğan’ın elektro solosu başarılı. 

Sıradaki eser Coşkun Karademir’in katılımıyla Harabi dizelerine Yüksel Yıldız bestesi, Erdoğan düzenlemesi “Ey Zahit Şaraba Eyle İhtiram” Karademir’in bağlama solosuyla başlayan eserde Karademir’in kopuz ve curası da öne çıkarak Erdoğan’ın akustik gitarıyla dengeleniyor ve Karademir vokaliyle de esere dahil olarak eserin duygusunu güçlendiriyor. Son kısımda bas da öne çıkarak eseri tamamlıyor. 

Albüm, Davut Sulari eseri “Yaktın Yandırdın Beni”nin Erdoğan düzenlemesi ile devam ediyor. Barış Doğukan Yazıcı’nın trompeti ve Taşkın Akarsu’nun trombonunun Serhan Erkol’un alto saksafonuyla dengelendiği ve Murat Çopur’un basıyla ilerlediği eserde Gülşen’in klavyesi ve piyanosu da öne çıkarken Ruacan’ın davuluyla dengeleniyor. Ertem, hem çift ses vokal hem de geri vokallerin (Soylu ve Demirtaş) desteğiyle eseri canlı tutuyor. Karademir’in bağlamaları da Erdoğan’ın gitarlarıyla birlikte eseri tamamlıyor. Ardından (düzenlemeyi de üstlenen) Can Güngör ile düet; Fikret Kızılok eseri “Farketmeden” geliyor. Güngör’ün klavye fonu ve beat programlamasıyla başlayan eserde klavye fon esere 1980’ler tınıları katıyor. Orta kısımda Güngör de vokaliyle dahil oluyor. Ertem ve Güngör’ün vokal uyumu ile son kısımdaki klavye-elektronik solo başarılı, bu unsurlar eseri albümün özel buluşmalarından biri haline geliyor. 

Sıradaki eser, oğul Neşet Ertaş dizelerine baba Muharrem Ertaş bestesi “Bahçe Duvarından Aştım” Güngör düzenlemesiyle geliyor. Gökhan’ın bağlamaları ve Güngör’ün davul- zil ve perküsyonlarıyla başlayan eserde Burak Irmak’ın klavyesi de öne çıkarak eseri canlı tutuyor ve geri vokallerle dengeleniyor. Ardından Yusuf Taşkın ile düet; Zeki Duyguluer eseri “Fosforlu Cevriye” Erdoğan düzenlemesi ile geliyor. Erdoğan’ın gitarları ve Gülşen’in klavyesini takip eden Kılıçak’ın bası ve Ruacan’ın davuluyla başlayan eserde İşleyen’in perküsyonu da eseri canlı tutuyor. Orta kısımda Taşkın, geri vokaliyle esere dahil olarak eserin duygulu yapısını destekliyor ve Ertem’in geri vokalleriyle dengeleniyor.

Sırada, Adana türküsü “Gide Gide Bir Söğüde Dayandım” Çağrı Sertel düzenlemesiyle geliyor. Sertel’in klavyesi ve Volkan Öktem’in davuluyla başlayan eserde Erdoğan’ın elektrosu öne çıkıyor ve Sertel’in piyanosuyla dengeleniyor ve piyano, esere davul ile birlikte caz tınıları katıyor. Kılıçak’ın bası da eseri güçlendiriyor. Ertem, geri vokallerin desteğiyle de eseri farklı bir tınıya getiriyor; bu bağlamda daha hızlı bilinen eser daha duygulu bir hale geliyor. Orta kısımda Erdoğan’ın perdesiz gitar solosu başarılı. Son kısımda Sertel’in klavyeleri davul ve geri vokal ile dengeleniyor.

Son iki eser, Neşet Ertaş’ın unutulmaz eserlerinden seçilmiş. İlk önce, Ertaş dizelerine Tahsin İncirci bestesi, Erdoğan düzenlemesi “Yolcu” geliyor. Karademir’in bağlamaları ve Erdoğan’ın gitarlarıyla-elektronikleriyle başlayan eserde Gülşen de klavyesiyle yer yer öne çıkarak bas-perküsyon uyumuyla dengeleniyor ve Demirtaş’ın geri vokali de Ertem’i destekliyor. Ruacan’ın davulu da eseri tamamlıyor. Son eser; tekli olarak da yayınlanan (ilk önce Neşet Ertaş’a saygı albümü için düşünülen) Ertaş eseri, Güngör düzenlemesi “Gel Sevelim” oluyor. Koray Üsgülen’in klavye fonuyla başlayan eserde Güngör’ün elektro solosu dahil oluyor ve Güngör’ün davul-perküsyon-zil uyumuyla dengelenirken basıyla da eseri canlı tutuyor. Özgülen’in klavyesi de eseri tamamlıyor.

Ertem, önceki çalışmalarında da bir arada olduğu başarılı müzisyen kadrosuyla bu uyumu hala devam ettiriyor ve şarkı da, türkü de Ertem’in yorumuyla ayrı bir içtenlik kazanarak, yılın başarılı albümlerinden biri oluyor.