Sibel Can ilk albümünü yayınlayalı 33 yıl oldu. Zaman içinde Can, hem başarılı müzisyenlerin desteği hem de her zaman öğrenmeye açık bakış açısıyla her albümde kararlı ilerleyişini sürdürdü. En son 2018’de “Yeni Aşkım” albümüyle dinlediğimiz Can, bu albümüyle de yine akla gelecek yorumlara imza attı. 2019 yılını da “Yeni Aşkım”ın başarısıyla sürdüren Can, 2020 Şubat’ında ise Sinan Akçıl’ın proje albümünde yer alarak “Arada Sırada”yı seslendirdi ve güzel geri dönüşler aldı, pandemi dönemi devam ederken ise kendi evine kurdurduğu stüdyoda yeni albümünün kayıtlarına başlayan Can, albümünü tamamladı, Sony Müzik Türkiye’ye geçti (Can’ın kariyerinde Kervan, Raks, Emre ve DMC sonrası beşinci firması oldu) ve albüm Ağustos ayında dinleyicilerle buluştu : Hayat…
Albüm, art arda iki Sinan Akçıl eseri ve Mustafa Ceceli düzenlemesi ile açılıyor. İlk önce “En Büyük Aşkım” geliyor. Samet Çelikel’in kanunu ve Ali Yılmaz’ın udunun uyumuyla başlayan eserde Doğukan Aydın’ın gitarı da Ceceli’nin piyanosu ile dahil olurken New World Strings’in yaylıları da eserin duygusunu destekliyor ve Onur Nar’ın perküsyonlarıyla dengeleniyor. Orta kısımdaki aranağme başarılı. Akordeon-klavye tınıları ve Birkan Şener’in bası eseri tamamlıyor. Ardından albüme ismini veren “Hayat” geliyor. Aydın’ın gitarı ve New World Strings’in yaylı uyumunun devam ederek başladığı eserde elektronik ritmler ve Erdem Dalkıran’ın perküsyonları öne çıkıyor ve yaylılarla dengeleniyor. Ceceli ve Akçıl da geri vokallerle eseri canlı tutuyor. Şener’in bası eseri tamamlıyor.
Sırada, Murat Sağır eseri ve Emre Moğulkoç düzenlemesi “Ah Be Yarim” var. Selahattin Güzelel’in gitarı ve Bekir Sakarya’nın akordeonu ile başlayan eserde Bülent Ay’ın davulu ve Kemal Büyük’ün bası da yer yer öne çıkarak eserin duygulu yapısını destekliyor. Ardından bir diğer Akçıl bestesi ve Ceceli düzenlemesi “Takiptesin” geliyor. Ceceli’nin elektronik ritm ve klavyesinin öne çıktığı eserde Ceceli aynı zamanda gitarı ve cajon eşliğiyle de eseri canlı tutuyor ve Erdem Dalkıran’ın perküsyonuyla dengeleniyor. Ceceli ve Koray Püskül de geri vokallerle eseri destekliyor.
Sıradaki eser, Nurullah Genç & Kenan Çallı sözlerine Çallı bestesi ve Moğulkoç düzenlemesi (daha önce Çallı’dan da dinlediğimiz) “İstanbul Sensiz” dalga-martı seslerinin Baki Kemancı’nın kemanı ve Güzelel’in gitarıyla dengelenerek başladığı eserde Yıldan Ergüzel’in kanunu ve Özdemir Güz’ün udu da Kadir Göksu’nun perküsyonlarıyla öne çıkarak eseri destekliyor. Bülent Altınbaş’ın klarneti de eserin duygusunu destekleyerek Şenol Güney ve Moğulkoç’un geri vokallerlyle dengeleniyor. Büyük’ün bası da eseri tamamlıyor. Finalde klavye fon da eseri tamamlıyor. Can’ın 2000’lerde seslendirdiği eserler tadında bir eser. Ardından İsra Gülümser’in Waleed Saad & Ayman Bahgat Amar bestesine yazdığı sözlere Moğulkoç düzenlemesi “Bil Diye Söylüyorum” elektronikler ve Göksu’nun perküsyonları New World Strings’in yaylılarıyla dengelenirken Salih Yurttaş’ın neyi öne çıkıyor. Güzelel’in gitarı ve Ergüzel’in kanunu da eseri canlı tutuyor. Güney ve Moğulkoç’un vokalleri de eseri güçlendiriyor. Orta kısımda Yurttaş’ın ney solosu başarılı ve eserin Arap tınısını ortaya çıkartıyor ve Gülümser de yine (Güzel ve Tamam O Zaman gibi) Arap asıllı bir eserde başarılı sözleriyle dikkat çekiyor.
Albüm, Oktay Baykal eseri ve Moğulkoç düzenlemesi “Yalnız Beni Sev” ile devam ediyor. Elektronik ritmler ve klavyenin Yurttaş’ın neyiyle uyumuyla başlayan eserde Güzelel’in gitarı da öne çıkıp eserin duygulu yapısını destekliyor. Orta kısımda Yurttaş’ın ney solosu başarılı. Albümden öne çıkan bir diğer eser. Ardından Yazgın Kaçak sözlerine İrfan Özata bestesi ve Ceceli düzenlemesi “Gösteri” geliyor. Elektronik ritm-klavye uyumuyla başlayan ve Dalkıran’ın perküsyonunun da öne çıktığı eserde Ceceli’nin gitarı da eserin canlı havasını destekliyor. Ceceli ve Püskül de geri vokalleriyle eseri destekliyor. Aranağmesiyle de akılda kalan bir eser.
Son iki eserden ilki, Volkan Bekçi sözlerine Beytullah Kılıç bestesi ve Sezgin Gezgin düzenlemesi “Hüznün Gemileri” Gezgin’in piyanosu ve Cafer Nazlıbaş’ın kemançasıyla başlayan eserde Güzelel’in gitarı da öne çıkıyor ve New World Strings’in yaylıları da Arda Aygün’ün ritm sazlarıyla eklenerek eserin duygusunu destekliyor. Orta kısımda özellikle Nazlıbaş’ın kemançası öne çıkıyor. Son eser ise, Ergün Efe sözlerine Çallı bestesi ve Moğulkoç düzenlemesi (daha önce Xece Herdem ve Kenan Coşkun’dan da dinlediğimiz) “Yine Sen” Güzelel’in gitarı ve klavye fon ile başlayan eserde Ay’ın davulu da Mustafa İpekçioğlu’nun bağlamasıyla öne çıkarak Nazlıbaş’ın kemanesiyle dengeleniyor. Orta kısımda Nazlıbaş’ın kemane solosu başarılı. Kemal Büyük’ün bası da eseri tamamlıyor. Can da bu esere kendine özgü başarılı bir yorum getirerek albümü sonlandırıyor.
Can, hem yeni şarkılar hem de daha önceden farklı yorumculardan dinlediğimiz şarkıları bir araya getirerek bu bağlamda yeni albümüyle her zamanki gibi şarkılara yorumuyla hayat katmayı sürdürerek, başarılı bir albüme daha imza atıyor.
Yorum Ekle