Müzik

Serenad Bağcan, umut dolu sesiyle yine dinleyicileri hayata bağlıyor : Serenad Bağcan – Serenad…

Serenad Bağcan ismini çoğu dinleyici, Fazıl Say’ın İlk Şarkılar ve Yeni Şarkılar albümündeki başarılı yorumlarıyla duydu. Müzisyen bir aileden gelen; kardeşleri Sonat Bağcan ve Seda Bağcan ile de sahne almaya devam eden Serenad Bağcan, dinleyicilerin uzun zamandır beklediği ilk solo albümünü, Selda Bağcan yapımcılığında ve Majör Müzik etiketiyle dinleyicilerle buluşturdu : Serenad…

Serenad Bağcan annesi Süheyla Bağcan ve babası Savaş Bağcan’a adıyor.Kayıt, mix ve mastering çalışmaları Ada Stüdyo’da İhsan Apça ve Özgür Özkan Mete tarafından üstlenildiği albümde belirtilen eserler dışındaki tüm aranjeler, albümün müzik yönetmenliğini de üstlenen müzisyen Ekin Eti imzası taşıyor. Bununla birlikte albümün kreatif direktörlüğü Eren Yağmuroğlu’na ait iken, kreatif ekipte Beybin Başerdem ve Hale Demirci yer alıyor. Demirci, aynı zamanda albümün grafik tasarımı ve sanat yönetmenliğini üstleniyor.

Albüm, Serenad Bağcan’ın amcası olan duayen müzisyen Serter Bağcan’ın, babası Savaş Bağcan’ın ‘Otel’ long playinde ve Serter Bağcan’ın ise ‘Elele Verelim’ kasetinde seslendirdiği eseri ‘Pamuk İpliği’ ile açılıyor. Ece Torun Ölçer’in akordeonunun ön planda başladığı eserde Ekin Eti’nin klavyesi ve gitarları da dengelenirken Çağlar Haznedaroğlu da yaylı düzenlemeleriyle eseri güçlendiriyor; kendisi ve Kerem Berkalp kemanıyla dahil olurken, Öykü Koçoğlu viyolasıyla, Erman İmayhan ise çellosuyla eserin altyapısını tamamlıyor. Türker Çolak’ın perküsyonu da yer yer öne çıkarak esere Latin tınıları katıyor. Bağcan’ın çift ses vokali de başarılı. Ardından albüm için özel bir eser, babası Savaş Bağcan’ın Selda Bağcan’a ithaf ettiği eseri ‘Bülbül’ Salih Korkut Peker’in çağlamasının ön planda başladığı, Eti’nin perdesiz elektrosu ve Serkan Ölçer’in klasik gitarıyla dengelendiği eserde yaylılar da aynı uyumu sürdürüyor ve eserin duygulu yapısını destekliyor. Eti’nin klavyesi, bası ve Çolak’ın perküsyonu altyapıyı tamamlıyor. Orta kısımda Selda Bağcan’ın ‘Mapushanelere Güneş Doğmuyor’ yorumunun da kesit olarak alınması da eserin anlamını daha da arttırıyor. Albümden öne çıkan eserlerden biri. 

Sırada, Fazıl Say’ın Ahmed Arif dizelerinden bestelediği ve Güz Şarkıları albümünde Güvenç Dağüstün yorumuyla dinlediğimiz ‘Hasreti Uykularda’ var. Ekin Eti’nin piyanosuyla başlayan ve yaylıların Gürkan Çakmak’ın meyiyle dengelendiği eserde Serenad Bağcan’ın geri vokali eseri güçlendiriyor. Orta kısımda Çakmak’ın mey solosu başarılı. Say’ın pek çok eserini seslendiren Serenad Bağcan’ın yorumu özellikle İlk Şarkılar ve Yeni Şarkılar albümlerini bilen dinleyiciler tarafından büyük beğeni kazanacaktır. 

Albüm, art arda iki Savaş Bağcan eseri ile devam ediyor; ilk olarak ‘Annem’ Çakmak’ın meyinin ön planda başladığı ve Ölçer’in klasik gitarıyla dengelendiği eserde Çolak’ın perküsyonu da aynı uyumu sürdürüyor. Orta kısımda Çakmak’ın meyi eserin duygusunu destekliyor ve Serenad Bağcan da özellikle tiz tınılardaki yorumuyla aynı duyguyu güçlendiriyor. Yaylılar da altyapıyı tamamlıyor. Ardından ‘Al Yüreğim Sende Kalsın’ Hakan Güngör’ün kanunu ve Eti’nin klavye fonuyla başlayan eserde Altuğ Öncü de buzukisiyle kanun ile dengeleniyor. Eti’nin gitarlarının da desteklediği eserde Öncü’nün buzukisi esere Akdeniz tınıları katıyor. Perküsyon eşliği de eseri tamamlıyor. Orta kısımda Öncü’nün buzuki solosu başarılı. Albümden öne çıkan eserlerden biri.

Son iki eserden ilki, bir konser kaydı; Fazıl Say’ın Opus 51 Sait Faik Sahne Eseri’nin konserinden Özen Yula sözlerine Say bestesi ‘Burgaz Adayım Ben’ Say’ın piyanosuyla ve dalga sesleriyle başlayan eserde Derya Türkan’ın kemençesi ve Güngör’ün kanunu yer yer öne çıkarken Borusan Yaylı Sazlar Dörtlüsü de orta kısımda (Esen Kıvrak, Olgu Kızılay, Efdal Altun ve Çağ Erçağ) orta kısımda kemençe-kanun ve piyano ile dengeleniyor ve son kısma doğru öne çıkıyor; eser Serenad Bağcan’ın kendine özgü yorumuyla bütünleşerek albümün başarılı eserlerinden biri oluyor. Son eser ise Murat Usanmaz aranjesiyle, anonim ‘Mağusa Türküsü’ Usanmaz’ın perdesiz ve flemenko gitarlarıyla akustik bir anlayışla düzenlenmiş bir şekilde yer alırken Bağcan’ın duygulu yorumuyla bütünleşiyor ve son kısımda Usanmaz’ın eseri hareketlendiren başarılı flemenko gitar eşliğiyle de albüme güzel bir kapanış oluyor.

Serenad Bağcan, Fazıl Say ile yaptığı iki albüm çalışmasının ardından gelen ilk solo albümüyle, dinleyicilerde yer eden umut dolu sesiyle yine dinleyicileri hayata bağlayan ve kariyeri için özel bir adım olacak bir ilk albüme imza atıyor.