Müzik

Aşk şarkılarının duayen bestecisine yaşarken bir saygı : İlhan Şeşen – Hediyem…

İlhan Şeşen, gerek Grup Gündoğarken’de, gerek kendi solo kariyerinde pek çok başarılı esere imza attı, halen devam ettirdiği müzik kariyeri, bestelerinin kendisiyle daha önce yolu kesişmiş ya da bu albümle kesişen yorumcular tarafından seslendirildiği bir proje ile taçlandı: ‘Hediyem’… 

Sony Müzik Türkiye / Columbia etiketiyle dinleyicilerle buluşan albümün prodüktörlüğünü Erman Aksoylu üstlenmiş. Bununla birlikte yürütücü yapımcılığını aynı zamanda Şeşen’in eserlerini koruyan Median Müzik Edisyon’un kurucusu Ali Coşar’ın üstlendiği albümde Coşar ile birlikte prodüksiyon sorumlusu olarak yine Median’dan Elif Uzun Doğan yer alıyor. Albümün art direktörlüğü ise Melek Boçoğlu’na ait.

İlk eseri Grup Gündoğarken’in üçüncü albümü 1989 yapımı ‘Bir Günlük Aşk’da dinlemiştik. Şimdi ise Alpay yorumu ve Cihan Sezer düzenlemesi ile yer alıyor ‘Hayallerimi Bırak’ Paul Dwyer’in gitarı ve Selin Nardemir’in çellosunun ön planda olduğu eserde, Mehmet Akatay’ın perküsyonu da gitar ve çello ile dengelenirken, Caner Üstündağ’ın bası ve Cihan Sezer’in tuşluları altyapıyı başarılı bir şekilde tamamlıyor. Orta kısımda Nardemir’in çello solosu, eserin duygulu yapısını destekliyor. Alpay’ın yorumu da eseri devleştiriyor ve Alpay’a ikinci ‘Hayal’ temalı yorumunu kazandırıyor. -ilki 1987 yılında yorumladığı ve albümüne isim olan Hayalimdeki Resim olmuştu. Ardından Şeşen’in ikinci solo albümüne isim olan ‘Neler Oluyor Bize’ Ayla Çelik yorumu ve Alper Atakan düzenlemesi ile yer alıyor. Caner Güneysu’nun gitarı ve Akatay’ın perküsyonuyla başlayan eserde Mert Kemancı’nın kemanı öne çıkıyor, Şeşen versiyonuna göre daha hızlı bir şekilde düzenlenen ve bu bağlamda başarılı da olunan eserde Çelik’in çift sesi de güzel bir renk katıyor. Raim Paksoy’un bası da altyapıyı tamamlıyor. 

Sırada, Grup Gündoğarken’in dördüncü albümüne isim olan ‘Ankara’dan Abim Geldi’ Aylin Aslım yorumu ve Övünç Dan düzenlemesi ile yer alıyor. Eserde tüm enstrüman icraları ve programlamalar da Övünç Dan’a ait. Dan’ın klavye ve gitarlarının ön planda olduğu, davul ile bütünleştiği eserde Xaphoon eşliği de esere farklı bir anlayış katıyor; eser Aslım’ın da yorumuyla sanki 1970’lerde düzenlenmişçesine ‘retro’ bir hava içerisinde ve bu da eseri albümün öne çıkan düzenlemelerinden biri haline getiriyor. Orta kısımdaki gitar eşliği de eserin Akdeniz havasını da koruyor. Ardından, Şeşen’in ikinci solo albümünden bir başka klasikleşmiş eser ‘Aşk Layık Olanda Kalmalı’ Atakan düzenlemesiyle yer alıyor. Güneysu’nun gitarı ve Paksoy’un bas gitarıyla başlayan eserde klavye eşliği de naif bir tını katarken Anıl Şallıel, Batu Şallıel ve Hasan Gözetlik’den oluşan brass grubu ön plana çıkıyor ve elektronik ritmler de esere güncel bir anlayış katıyor. Buray’ın bir albümünde de duysak yadırgamayacağımız şekilde Buray ile uyum sağlayan bir yeniden yorumlama oluyor.

Albüm, Cem Yılmaz’ın bir başka Şeşen klasiği ‘Ellerimde Çiçekler’ yorumu-düzenlemesi ile devam ediyor, tüm enstrümanları Yılmaz’ın çaldığı eserde klavye ve elektronik ritmler ön planda. bildiğimiz versiyonlara göre daha yavaş bir şekilde düzenlenen ve bu haliyle de sevileceğini düşündüğüm, Yılmaz’ın çift ses vokalinin de güzel bir renk kattığı, başarılı bir yeniden yorumlama. Ardından, ilk olarak Nükhet Duru’nun seslendirdiği ve Gündoğarken’in dördüncü albümünde de yer alan ‘Aşık Oluyorum Eyvah’ Ceylan Ertem yorumu ve Cem İyibardakçı düzenlemesi ile yer alıyor. üflemelilerin ağırlıklı olduğu, yaylı ve davullarla dengelenen eserde güncel bir anlayış hakim, Ertem’in yeniden yorumlamalarında çalıştığı müzisyenlerden de kaynaklı bir şekilde çeşitli yenilikler katıldıkça anlamlaşan bir yeniden yorumlama serisi oluştuğu söylenebilir; klavye fon da eserin jazz tınılarını destekliyor. Albümün ön plana çıkan bir diğer çalışması.

Sıradaki eser, Şeşen’in aynı zamanda yeğeni olan ve kendi solo kariyeriyle de başarılı çalışmalara imza atan Dilhan Şeşen’den, ‘İstanbul Atina İstanbul’ albümünde yer alan ‘Sıcaklardandır’, Alpay Vural ve Onur Güney Kumaş ortak düzenlemesi olarak yer alıyor. Alpay Vural’ın klavye ve elektronik ritmleriyle başlayan eserde Onur Güney Kumaş da elektrik gitarıyla ve vokaliyle altyapıyı tamamlıyor, elektronik ritmin ön plana çıktığı yorumda Dilhan Şeşen’in canlı yorumu güncel bir aranje anlayışıyla birleşince başarılı bir çalışma ortaya çıkmış. Albümden ilerleyen zamanlarda sevileceğini düşündüğüm yeniden yorumlamalardan. Ardından, Şeşen’in yine çok sevilen bir bestesi, ‘Aliye’ dizisinde birlikte oynadığı Eser Yenenler yorumuyla ve İyibardakçı düzenlemesiyle yer alıyor ‘Gördüğümde Sevindim’ M. Enes Üst’ün tanburunun ön planda başladığı, Birkan Şener’in bası ile dengelendiği eserde Güneysu’nun gitarı da eserin duygulu yapısını güçlendiriyor. Yenenler’in içten ve tiyatral yorumu ilgi çekecektir. Piyano da altyapıyı tamamlıyor.

Sıradaki eserin bir istisnası var; diğer 13 eserin de sözü ve müziği İlhan Şeşen’e ait iken, bu eserin ise sadece sözleri İlhan Şeşen’e, müziği ise Gökhan ve Burhan Şeşen’e ait; Grup Gündoğarken’in 1986 yılında dinleyicilerle buluşturduğu ilk albüme ismini veren ‘Bir Yaz Daha Bitiyor’ Grup Gündoğarken; yani Gökhan ve Burhan Şeşen yorumu-düzenlemesi ile yer alıyor. Burhan Şeşen’in gitarı ile başlayan ve Saygın Yeltan’ın perküsyon ve kahonunun Gökhan Şeşen’in buzukisiyle girişiyle devam eden eserde Burhan ve Gökhan Şeşen, vokallerinin uyumlarıyla da 1986 versiyonundaki gibi eserin duygulu yapısını destekliyor; orta kısımda bir başka usta müzisyen Cengiz Baltepe akordiyonuyla ön plana çıkıyor. Şuayip Yeltan’ın bası da eserin altyapısını tamamlıyor. Albümde Grup Gündoğarken yorumu ile yer alması da ayrı bir anlam taşıyor. Ardından, yine aynı albümden sevilen bir eser, İhtiyaç Molası yorumu-düzenlemesi ile yer alıyor : ‘Sen Benim Şarkılarımsın’; geçtiğimiz aylarda Cem Adrian ve Hande Mehan düetiyle de yeniden anımsanan ve Ajda Pekkan, Ayten Alpman gibi usta yorumculardan da dinlediğimiz eserde Sinan Gürsoy’un bası ve Tolga Çebi’nin klavyesi ön planda, Taner Sarf vokalinin yanı sıra gitarıyla da eseri destekliyor, Murat Güllü de davuluyla eseri tamamlıyor. Eseri Rock standartına başarılı bir şekilde uyarlayan İhtiyaç Molası’nın bu düzenlemesi, eserin armonik zenginliğinin ortaya çıkarılmasıyla bu eserin diğer düzenlemeleri arasında ayrı bir konuma getiriyor. Çift ses vokal de eseri güçlendiriyor.

Sırada, Mehmet Erdem’den bir Şeşen eseri geliyor: ‘Ağlıyor İstanbul’… Atakan düzenlemesi olan eserde Çağlar Haznedaroğlu’nun kemanı ön planda, Güneysu’nun gitarları ve Paksoy’un basının uyumu bu eserde de devam ediyor. Davulun da desteklediği duygulu esere Oğuz Yılmaz da nakarat kısmından itibaren vokaliyle destek oluyor. Ardından, Şeşen’in pek çok yorumcudan dinlediğimiz ‘Sensiz Olmaz’ını Yalın’dan dinliyoruz. Gürkan Kutal, Alp Ersönmez ve Yalın ortak düzenlemesi olan eserde Cenk Erdoğan’ın akustik ve elektrik gitarları ön planda, Gürkan Kutal’ın klavyesi de eserin naif yapısını destekliyor. Ersönmez’in basıyla özellikle orta kısımda tamamladığı ve Volkan Öktem’in davulunun da güçlendirdiği eserin bu yorumu da özellikle orkestranın başarısı dinleyicilere Yalın’ın uyumlu yorumunu ve çift ses vokalini de katarsak unutulmaz bir yeniden yorumlama sunuyor.

1990’larda çocukluğunu yaşayanlara ayrı bir anlam ifade eden bir Şeşen eseriyle devam ediyor albüm, Yaşar yorumu ve Mehmethan Dişbudak düzenlemesiyle, Grup Gündoğarken’in dördüncü albümünün açılış şarkısı ‘Gibi Gibiyim’ Serhan Yadsıman’ın gitarıyla başlayan eserde Mehmet Çelik’in trompeti dengeli bir şekilde ilerleyerek, elektronik ritmin de girmesiyle güncel bir aranje anlayışı hakim. Yaşar’ın kendine özgü tarzıyla da uyum sağladığı eserin sevilen yorumlarından biri olacaktır. Son eser ise böyle bir çalışmada bulunması gereken Şeşen klasiklerinden ‘Rüzgar’ Zeynep Talu yorumu ve Utkan Marangoz düzenlemesi ile yer alıyor. Bununla birlikte kaydın süpervizörlüğü Soner Olgun’a ait. Yusuf Sağlamlar’ın klavyesiyle başlayan eserde Göksun Çavdar’ın klarneti ve Bülent Ay’ın davuluyla perküsyonu da dahil oluyor, Ali Yılmaz’ın udu ve Utkan Marangoz’un gitarı da eserde uyumlu bir şekilde ilerliyor. Eylem Pelit’in bası da eseri tamamlıyor. Orta kısımda Yılmaz’ın udu ve Çavdar’ın klarneti sırayla ön plana çıkıyor. Güncel bir anlayışa sahip ve jazz tınıları da içeren aranje, eserin duygulu yapısını sürdürüyor ve Talu’nun yorumuyla eserin altından başarılı bir şekilden kalkmasıyla birlikte, albüme güzel bir final oluyor.

Halen müzik kariyerine devam eden ve yıllar içinde kendine özgü bir şarkı yazarlığı geliştiren bir sanatçı olan Şeşen’in eserlerinin; Şeşen hayattayken kıymetinin bilinmesi ve böylesine özel bir kadroyu bir araya toplamasıyla yıllar içinde dinlenmeye devam edecek başarılı saygı albümlerinden biri.